23. Hukuk Dairesi 2012/3887 E. , 2012/7342 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ortaklığın tesbiti mümkün olmazsa tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı aidat bedeline ilişkin davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer taleplerin ve davalı kooperatif hakkındaki davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm davalı ... vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmiştir. 5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK"nun 438/I. maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanunun 19. Maddesiyle HUMK’na eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2012 yılı için 17.220,00 TL’dir.
Temyize konu kararda davalı aleyhine hükmedilen tutarın ıslahla birlikte 10.176,00 TL olması nedeniyle, duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken yapılan kur"a çekimi sonucu kendisine B Blok 32 nolu dairenin isabet ettiğini, 17.09.1999 tarihinde noterde müvekkili ile diğer davalı arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereği müvekkilinin daireyi sözleşme ile birlikte fiilen de davalı ..."e teslim ettiğini,davalının bu şekilde dairede oturmaya başladığını, bilahare davalının müvekkiline müracaatla daireyi satın almaktan vazgeçtiğini belirterek ödediği bedeli istediğini, müvekkilinin de bedeli iade ettiğini, ancak davalının kiracı olarak oturmaya devam edeceğini bildirerek taşınmazda oturmaya devam ettiğini, davalıya güvenen müvekkilinin noterden satış vaadi sözleşmesine ilişkin işlem yapmadığını, müvekkilinin üyelik yükümlülüklerini yerine getirmeye devam ettiğini, 2004 yılına gelindiğinde davalı ..."in kötüniyetli olarak satış vaadi sözleşmesine istinaden davalı kooperitif yönetim kurulu ile anlaşarak üyeliği herhangi bir bedel ödemeden devraldığını, bu şekilde davalı ..."in müvekkiline karşı sebepsiz zenginleşmiş olduğunu,17.09.1999 tarihinden 30.10.2004 tarihine kadar tüm üyelik ödemelerini davacının yaptığını, davalı kooperatifin de usulsüz olarak üyeliği devrettiğini ileri sürerek, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere, davalı kooperatifin 30.10.2004 tarihli müvekkiline ait B Blok 3. kat 32 nolu dairenin ve ortaklık hissesinin diğer davalı ..."e devredilmesine ilişkin kararın iptalini, bu daireye ilişkin kooperatif ortağı ve maliki olduğunun tespitini, bu talep kabul edilmez ise dairenin rayiç değerinin tespiti ile bedelinin ödenmesini, bu talep de kabul edilmez ise müvekkilinin 17.09.1999 tarihinden itibaren kooperatife yaptığı ödemelerin ve davalı ..."in daireyi haksız kullanmasından kaynaklanan ecrimisil bedelinden şimdilik 7.000,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı ..."den tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile terditli talepler aynen geçerli olmak üzere kooperatife yapmış olduğu ödemelere karşılık talep edilen 7.000,00 TL"yi artırarak 10.176,00 TL"ye çıkarmıştır.
Davalılar vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, satış vaadi sözleşmesinin halen yürürlükte olduğunu ve iptaline ilişkin hiçbir girişimde bulunulmadığını, davacının davalının malik sıfatı ile mülkünde oturduğuna vakıf olduğunu,müvekkilinin anahtar teslimi olacak kadar para ödediği için aidat ödemesi gerekmediğini, davacının bedeli peşin aldığı için aidatları ödediğini, haklı nedenle dairede oturduğu için ecrimisil talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ..."in 30.10.2004 tarihi itibariyle kooperatife üye kaydedildiği, davacının düzenlenen satış vaadi sözleşmesinden davalı ..."in caydığı ve ödediği bedeli de geri aldığına ilişkin yazılı belge sunmadığı gibi karşı tarafa yemin teklifinde de bulunmadığı, davacının davalı kooperatif hesabına 17.09.1999–30.10.2004 tarihleri arasında yaptığı ödeme toplamının 10.176,00 TL olduğu, davacının davalı ..."den üyeliğin devrinin dayanağı olan satış vaadi sözleşmesinin düzenleme tarihinden üye kaydının yapıldığı tarihe kadar kooperatife yapmış olduğu bu ödemeleri talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, 10.176,00 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ..."dan tahsili ile davacıya ödenmesine, kooperatif aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava, ortaklık hissesinin devrine dair kararın iptali, üyelik tespiti, mümkün olmaz ise daire bedeli, bu da mümkün olmaz ise ödenen aidat bedellerinin iadesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Dosya incelendiğinde davacı ile davalı ... arasında ... 4. Noterliği"nin 17.09.1999 tarih ve 24441 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme ile kur"ada davacıya isabet eden 32 nolu bağımsız bölümün 750.000.000 TL bedelle satışının vaadedildiği, satış vaadi ile ilgili bu sözleşmeye dayalı olarak da davalı kooperatif yönetim kurulunun 30.10.2004 tarihli kararı ile davacının hissesini davalı ..."a devrettiği kabul edilerek davalı ..."ın kooperatif ortağı olarak kabul edildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 111/2. maddesinde "Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer"î talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz." hükmü düzenlenmiş olup, mahkemece davacının terditli talepleri sırasıyla incelenip, her bir talebin yerinde olup olmadığı tartışılıp gerekçe gösterilerek red sebepleri belirtildikten sonra son aşamaya gelinmesi gerekirken mahkemece anılan kanun hükmü uygulanmadan davacının terditli taleplerinden en sonuncusu kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
Bu itibarla mahkemece öncelikle davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgeleri, genel kurul tutanakları, hazirun cetvelleri, gerekirse banka kayıtları üzerinde kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde üyelik devrinden sözedilmediği hususu üzerinde de durulup, daire satış vaadinin üyelik devri niteliğinde olup olmadığı, bu tarihten sonra aynı üyelikle ilgili genel kurullara kimin katıldığı, üyelik yükümlülüklerinin kim tarafından yerine getirildiği, davacının açıkça ya da zımmen kooperatif üyesi olarak kabul edilip edilmediği hususlarında ayrıntılı gerekçeli rapor alınıp, öncelikle davacının üyeliğin devrine ilişkin kararın iptali ve ortaklığın tespiti talepleri ile ilgili karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün,davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi