23. Hukuk Dairesi 2012/6183 E. , 2012/7575 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapan yüklenici davalının, bu sözleşmeye göre kendisine isabet ettiğini öne sürdüğü J Blok 13 No"lu daire ile Y Blok 1 No"lu gazinonun %66"sının bedelinin tahsili amacıyla müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, oysaki davalının bu bağımsız bölümler üzerinde herhangi bir hak sahibi olmadığının daha önce verilen bir mahkeme kararıyla kesinleştiğini, sözleşme gereği davalının payına düşen tüm bağımsız bölümleri aldığını, öte yandan talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, müvekkilinin, aleyhinde başlatılan icra takibinde, davalıya 59.600,00 TL borçlu bulunmadığının tespiti ile %40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 11.09.2006 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesini tamamen ıslah ederek, dava konusu J Blok 13 nolu dairenin sözleşme gereği davalı yükleniciye düştüğünü, ancak tapuda kayden müvekkilinin malik olarak göründüğünü, davalının bu daireyi daha sonra tapu harici.... isimli kişiye sattığını, bu kişinin de yıllar sonra ... isimli başka bir kişiye sattığını, müvekkilinin de davalının ve...."in talebi üzerine, her hangi bir bedel almadan, tapuda bu taşınmazın devrine ferağ verdiğini, gazino olarak görünen Y blok 1 nolu bağımsız bölümdeki yüklenici hissesine mukabil, müvekkilinin yükleniciye bir başka bağımsız bölümü devrettiğini, yüklenicinin de bu bağımsız bölümü bir başka kişiye satarak bedelini tahsil ettiğini ileri sürerek, icra takibine konu daireler nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tesbitine, davalının %40 tazminata mahkumiyetine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkiline ait olduğu sabit olan bağımsız bölümlerin, davacı tarafından üçüncü kişilere satıldığını, icra takibinin bu bağımsız bölümlerin bedellerinin tahsili amacıyla başlatıldığını savunarak, davanın reddi ile %40 tazminatın tahsilini istemiştir.
Mahkemece, davacı vekilinin, müvekkilinin bağımsız bölümlere tapuda kayden malik görünse de bunların aslında davalıya ait olduğunu ve davalı tarafından üçüncü kişilere satılarak bedelinin tahsil edildiğinine yönelik iddiasını ispatlayamadığı, J blok 13 nolu bağımsız bölümün ilk tesis kaydı davacı üzerinde bulunduğundan bu bağımsız bölüme ilişkin davanın yerinde olmadığı, Y blok 1 nolu bağımsız bölümün ilk tesis kaydının ise dava dışı.... isimli kişi adına olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının, davalıya, J blok 13 nolu bağımsız bölümün değeri olarak belirlenen 20.000,00 TL borçlu olduğunun, Y blok 1 no"lu gazinonun değeri olarak belirlenen 39.600,00 TL borçlu
olmadığının tespitine karar verilmiş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 16.09.2008 tarih ve 2007/5532 Esas ve 2008/5473 Karar sayılı ilamıyla, davacının, davalının J blok 13 nolu bağımsız bölümü dava dışı ..."e onun da...."ye haricen sattığı ve davalının talimatı ile bu bağımsız bölümü tapuda devrettiği yönündeki iddiaları ile ilgili olarak davalıya yemin teklif etme hakkı olduğunun hatırlatılması, yemine rağmen bu iddianın kanıtlanamaması halinde, davacının bu bağımsız bölümün değerine de itiraz ettiği göz önünde bulundurularak, davacının tapuda ....’ye devir yaptığı 04.01.2000 tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçlerine göre bağımsız bölümün değeri tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacıya bozma ilamında belirtilen hususlarda davalıya yemin teklif etme hatırlatılmış, davalının J blok 13 nolu bağımsız bölümü ne...."ye ne de..."e satmadığına dair yemin etmesi üzerine, taşınmazın değeri konusunda alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile, davacının davalıya 17.000,00 TL borçlu olduğunun, 42.600,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine ve özelikle 05.09.2012 havale tarihli ek temyiz dilekçesinin temyiz süresi geçtikten sonra verilmiş olması karşısında dikkate alınamayacak bulunmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.