7. Ceza Dairesi 2018/15501 E. , 2021/4914 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, sanıklar ..., ..., ... haklarında verilen cezanın ertelenmesi, 27 F 4710 plakalı aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Sanıklar ..., ... ve ..."ın temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Gıyabi kararın sanıklardan ..."a 11/09/2014 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, sanıklar ... ve ..."ın ise mahkemeye bildirdikleri adreslerine tebliğe çıkarıldığı ve adreslerin kapalı olması sebebiyle 7201 sayılı Yasanın 21/2. maddesi uyarınca 27/08/2014 ve 19/11/2014 tarihlerinde muhtara teslim edilerek kapıya ihbarname asıldığı ve böylece usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmakla, sanıklar ..., ... ve ..."ın eski hale getirme taleplerinin reddi ile sanıklar ..., ... ve ... 12/12/2014 tarihinde yasal süresinden sonra hükmü temyiz ettiklerinden temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II- Sanık ... ve katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Gıyabi kararın sanıklardan ..."ün mahkemeye bildirdiği adreste aynı konutta ikamet eden babasına tebliğ edildiği ancak tebligat parçasında sanığın adreste bulunamama sebebine dair şerh bulunmadığından yapılan tebligat usulsüz olup, sanığın temyiz talebi süresinde kabul edilerek yapılan incelemede;
Dava konusu eşyalara ilişkin olarak dosyaya alış faturalarının ibraz edilmesine karşın zincirleme menşei araştırmasının yapılmadığı anlaşılmakla fatura düzenleyicisi firma yetkililerinin dinlenmesi, faturaları düzenlediklerini kabul etmeleri halinde faturaların ilgili firmaların defter ve belgelerinde kayıtlı olup olmadığının belirlenmesi, ilgili Gümrük İdaresinden gümrük giriş beyannameleri tüm ekleriyle birlikte getirtilip, dava konusu eşyalar ve tüm belgeler konusunda uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilerek eşyaların cins, miktar, menşe ve sair özellikleri itibariyle ayniyet tespiti yaptırılması, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi,
2- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3- 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde yapılan değişiklik öncesi anılan maddede öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu gözetilerek;
Anayasa Mahkemesi"nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 14.01.2021 tarih ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa"nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK"nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “basit yargılama usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4- Sanıklar hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK"nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK"nun 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
5- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
6- Davaya konu eşyalar hakkında 23/01/2014 tarihinde tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, eşyalar tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve dava konusu eşyaların müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nun 54/4. madde ve fıkrası yerine TCK"nun 54/1. madde ve fıkrasının gösterilmesi suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
7- ....plakalı aracın iddianamede müsaderesi talep edilmediği halde yazılı şekilde hüküm tesisi,
8- 01 VE 902 plakalı nakil aracının müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nun 54/1. madde ve fıkrası yerine TCK"nun 54. maddesinin gösterilmesi,
9- Sanıklardan ..."ın tekerrüre esas alınan Gaziantep 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/376 Esas, 2013/395 Karar sayılı ilamında trafik güvenliğini tehlikeye sokmak ve taksirle yaralamaya neden olmak suçlarından verilme iki ayrı hükümlülüğün bulunması ve TCK"nun 58/4. maddesi uyarınca taksirli suça ilişkin mahkumiyetin tekerürre esas alınamayacağı cihetle, ilamdaki trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna ilişkin hükmün tekerrüre esas alındığının belirtilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve sanık hakkında hem hapis hem de adli para cezasına hükmedilmesi karşısında, TCK"nun 58. maddesinin uygulanmasında adli para cezalarında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde hiçbir ayrım yapılmaksızın sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
10- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmekle birlikte 5607 sayılı Yasanın 5/3. maddesindeki ""İkinci fıkra hükmü, mükerrirler hakkında veya suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde uygulanmaz"" şeklindeki düzenleme karşısında sanık ..."ın tekerrüre esas alınan ilamından daha hafif olduğundan mahkemece tekerrüre esas alınmamış olsa da sanık ..."ın adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/955 E, 2011/165 K sayılı ilamı ile ilgili uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın 5607 sayılı Yasanın 5/3. madde ve fıkrası kapsamında etkin pişmanlık müessesesinin uygulanmasına engel teşkil edip etmeyeceğinin değerlendirilmesinin gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.