20. Hukuk Dairesi 2014/9131 E. , 2015/2489 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu ... ..Köyü 624 parsel sayılı 9.900,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 23.04.1980 tarihinde kesinleşen tapulama çalışması ile tarla vasfı ile davacı adına tespit ve tescil edilmiş, 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile taşınmazın orman olarak sınırlandırılmasına ve 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmiştir.
Davacı ..., 05.03.2013 havale tarihli dilekçesi ile; dava konusu taşınmazın atalarından itibaren en az 100 yıldır nizasız fasılasız zilyetliğinde olduğunu, kendini bildi bileli parselin tarım arazisi olup ormanla ilgisi bulunmadığını belirterek orman kadastrosunun iptaline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 2004 yılında yapılıp 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları vardır. Genel arazi kadastrosu 1978 yılında yapılıp 1980 yılında kesinleşmiştir.
İncelenen dosya Kapsamına göre, dava konusu taşınmaz 23.04.1980 tarihinde kesinleşen tapulama çalışması ile tarla vasfı ile davacı adına tespit ve tescil edilmiş ve bilâhare 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile taşınmaz önce orman olarak sınırlandırılıp sonra 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış olduğundan, davaya etkisi bakımından, 26/04/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe giren 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve ... Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle ...e Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun” hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı Kanunun 2/1-b maddesi uyarınca, bu Kanun uygulamasında “2/B alanları”; 6831 sayılı Kanunun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendine veya kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan ve çıkarılacak yerleri, ifade etmektedir.
6292 sayılı Kanunun 7. maddesinde, hukuk devletinin bir gereği olarak, tapu sicilinin tutulmasından devletin sorumlu olduğu da dikkate alınarak ve ayrıca, vatandaşların Devlete olan güveninin devamının sağlanması amacıyla, tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerliliği, belirtmelerin terkini ve iade edilecek taşınmazlarla ilgili
düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca “Tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan .. adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır…”; aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca “Özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ancak daha sonra Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtları geçerli kabul edilir, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir,…”;aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca “Bu fıkra (yani 7. maddenin birinci fıkrasının “a” ve “b” bentleri) kapsamında kalan taşınmazların kullanıcılarının kayıt maliklerinden farklı kişiler olmaları ve kayıt maliklerinin bu fıkradan yararlanmak istemeleri hâlinde, kullanıcılar bu Kanunda belirtilen şartları taşısalar dahi doğrudan satış hakkından yararlanamazlar.”; aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca, “Birinci fıkra kapsamında kalan taşınmazlardan orman sınırı dışına çıkartılacak yerlerde bulunan ve Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulması gereken taşınmazların tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulmaz ve bunlar hakkında dava açılmaz.”
6292 sayılı Kanunun “Davalar” başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında da, “Bu Kanuna göre yapılacak işlemler sonuçlanıncaya kadar 2/B alanları hakkında Hazine tarafından kişiler aleyhine açılması gereken davalar açılmaz, açılmış ve devam eden davalar durdurulur. Durdurulan bu davalara konu taşınmazlar hakkında hak sahipleri veya ilgilileri tarafından bu Kanunda belirtilen süreler içinde gerekli başvuruların yapılmaması veya başvuru yapılmasına rağmen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi hâlinde mahkemelerce bu davalara devam edilerek genel hükümlere göre karar verilir.” hükmü yer almaktadır.
6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde, tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edileceği ve tapu kütüklerindeki 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescillerinin aynen devam edeceğinin; keza, özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ancak daha sonra Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerli kabul edileceğinin; yine, aynı Kanunun “Tasarrufa geçme” başlıklı 3. maddesinin ikinci fıkrasında, 2/B alanlarında bulunan taşınmazların tapu kütüklerinde 6831 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile aynı maddenin birinci fıkrasının (B) bendine göre orman sınırları dışına çıkartıldığı yönünde yer alan belirtmelerin, ilgisine göre.. Müdürlüğünün veya.. Bakanlığının ya da idarenin talebi üzerine tapu idarelerince terkin edileceğinin öngörülmüş bulunmasına göre, 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında bulunan ve tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulan taşınmazların kayden maliki olan kişilerin, idareye başvurmalarını gerektiren bir işlem ve süre öngörülmediği gibi bu kişilere idareye başvurmaları yönünde kanunen getirilen bir yükümlülükten söz etmek de mümkün değildir.
Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 624 parsel sayılı taşınmaz 23.04.1980 tarihinde kesinleşen tapulama çalışması ile tarla vasfı ile davacı adına tespit ve tescil edilmiş olup, bilâhare 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile orman olara
sınırlandırılmış ve 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış olduğundan, 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hükmü uyarınca, zikredilen taşınmazın tapu kaydı bedel alınmaksızın geçerli kabul edilecek ve tapu kütüğündeki 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescili aynen devam edecek, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmayacak, açılan davalardan da vazgeçilecektir. Dolayısıyla, davacının orman kadastrosunun iptali istemiyle dava açmış olması ve yargılama sonucunda dava konusu parsellerin evveliyatının orman çıkmaması ihtimalinin bulunması nedeniyle, dava açmakta hukukî menfaatinin bulunmasına rağmen, mahkemece davacının dava açmakta hukuki menfaati olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, mezkur Kanun hükümleri dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesi sonuç olarak doğru olduğundan, sonucu doğru olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/04/2015 günü oy birliği ile karar verildi.