23. Hukuk Dairesi 2012/5940 E. , 2012/7776 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı arsa sahibi ..."ın vekili diğer davalı ... ile, ..."ın sahibi olduğu taşınmaz üzerinde inşaat yapımı hususunda 18.02.2003 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını, müvekkilinin söz konusu inşaat ile ilgili hazırlıklara başladığını, ancak sözleşmeyi tapuya şerh ettirmek için gittiklerinde taşınmazın mülkiyetinin ihtilaflı olduğunu, tapu kaydı üzerinde takyidatlar bulunduğunu öğrendiklerini, bu haliyle sözleşmenin ifa olanağının kalmadığını, müvekkilinin sözleşmenin ifa edileceği inancıyla proje çizimi, ruhsat alımı, dört blok için hafriyat, iki blok için temel ve bir adet su basmanı yapılması işleri için yaklaşık 150.000,00 TL harcama yaptığını ve sözleşmenin ifa edilememesi nedeniyle yüksek miktarda kazanç kayıplarının olduğunu ileri sürerek, yapılan harcamalar karşılığı şimdilik 1.000,00 TL"nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah yoluyla talebini 150.000,00 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı ... vekili, taşınmaz üzerinde davacı yüklenici tarafından hiç bir imalat yapılmadığını, ... taşınmazı satın aldığında bu imalatların taşınmaz üzerinde bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, sözleşme yapıldığı tarihte taşınmazın tapu kaydı üzerinde herhangi bir şerh bulunmadığını, yüklenici tarafından herhangi bir imalat yapılmadığını, taşınmaz üzerindeki imalatların sözleşme tarihinde zaten mevcut olduklarını ve ilgili mercilerce deprem yönetmeliğine aykırı görüldüklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunmalar, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalılardan ..."ın sözleşmeyi diğer davalının vekili sıfatıyla imzaladığı gerekçesiyle bu davalı yönünden davanın reddine, sözleşme konusu davalı ..."a ait arsanın tapusu, dava dışı üçüncü şahıs tarafından açılan dava sonucu iptal edilmek suretiyle, üçüncü şahıs adına tescil edildiği, böylece sözleşmenin ifa olanağının kalmadığı, davacı yüklenici tarafından yapıldığı hususunda ihtilaf bulunmayan, taşınmaz üzerindeki imalatların toplam bedelinin 118.358,30 TL olduğu, arsayı sözleşme gereği usulünce ayıpsız olarak teslim etmeyen davalı arsa sahibinin bu bedeli tazmin etmekle
sorumlu olduğu gerekçesiyle, davalı ... hakkında açılan davanın kabulü ile 1.000,00 TL"nin dava tarihinden, 117, 358,30 TL"nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ilişkin verilen karar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 2009/4287 Esas, 2010/6562 Karar sayılı ilamıyla, taşınmaza 03.06.1999 tarihinde inşaat ruhsatı verildiği, sözleşmeden sonra 06.04.2006 tarihinde yenileme ruhsatının alındığı, her ne kadar sözleşmede bu hususlardan bahsedilmemiş ise de önceki ruhsatın ve bunu uygun çizilen projenin, yeni projeye göre yapılan imalatların mevcudiyeti ve işe yarayıp yaramadığı araştırılmadan tamamının davacı tarafından yapılmış gibi bedeline hükmedilmesi, ayrıca bilirkişi raporunda şantiye binasının mevcut olmadığı belirtildiği halde davacı beyanına dayanılarak 7.000,00 TL bedelinin de imalat bedeline dahil edilmesinin doğru olmadığı, bu durumda sözleşme öncesi yapılan imalat olup olmadığı, projenin önceki ruhsata göre mi yoksa yenileme ruhsatına göre yeniden çizilip çizilmediğinin araştırılması, sözleşme öncesi ve davacının gerçekleştirmediği imalat varsa bunların bedeli ve şantiye binasının hesaplama dışı tutularak, sadece davacının yapmış olduğu ve davalının yararına olan imalat bedelinin hüküm altına alınması gerektiği ve karşı tarafa tebliğ edilmeden ıslah talebinin kabulünün de usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda, imalatların 1999 depremi öncesinde yapıldığı, imalatların sözleşmeden önce mevcut olduğu, davacının bu imalatları kendisinin yaptırdığını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.