Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10451
Karar No: 2018/2956
Karar Tarihi: 24.05.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/10451 Esas 2018/2956 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı ile davalı arasında mermer alımı ile ilgili bir ticari ilişki bulunmaktadır. Davacı avans olarak ve teminat olarak davalıya çek ve senetler vermiştir. Davalı çek ve senetlerden bir kısmını tahsil etmiş, bir kısmını ise şirket ortak ve çalışanları adına tahsile koyduğunu iddia ederek çek ve senet bedelleri kadar mal göndermediğini savunmuştur. Davacı 90.000,00 TL alacağının avans faizi ile tahsilini talep etmiş, mahkeme davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davacının çek ve senetlerin avans veya teminat olarak verildiğine ve bedellerinin ödendiğine dair usulüne uygun delil sunmadığını ve mahkemenin eksik inceleme yaparak yanılgılı değerlendirmede bulunduğunu belirterek kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Ticaret Kanunu (TicK)
- Medeni Kanun (MK)
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)
19. Hukuk Dairesi         2016/10451 E.  ,  2018/2956 K.

    "İçtihat Metni"

    .....

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. ... gelmiş, diğer taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, davacı ile davalı arasında mermer alımı hususunda anlaşma yapıldığını, davacının davalıya avans olarak ve teminat olarak çek ve senetler verdiğini, davalının bu çek ve senetlerden bir kısmını tahsil ettiğini, bir kısmını ise şirket ortak ve çalışanları adına tahsile koyduğunu, ancak çek ve senet bedelleri kadar mal göndermediğini, bu hususta davalıya ihtarname keşide edildiğini iddia ederek 90.000,00 TL alacağın avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddialarının soyut olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve alınan 16.10.2014 tarihli bilirkişi ek raporuna göre taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davacı tarafından davalıya 144.100.00 TL ödenmiş olmasına rağmen, davalının davacıya 41.453,04 TL tutarında mal teslim ettiği, bu meyanda davacının davalıdan 102.646,96 TL alacağının bulunduğu, davacının bu husustaki talebinin 90.000,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 90.000,00 TL alacağın dava tarihi olan 20.11.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    (1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin yerel mahkemenin görevli ve yetkili olmadığı, davanın zamanaşımına uğradığı yönündeki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    (2) Davalı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı vekili, davacının avans olarak ve teminat olarak davalı tarafa bir kısım çek ve senetler verdiğini, davalının bu çek ve senetlerden bir kısmını tahsil ettiğini, bir kısmını ise üçüncü kişilere ciro ederek kullandığını, ancak bu çek ve senetler karşılığı kadar mal göndermediğini, eksik mal gönderdiğini iddia ederek 90.000,00 TL alacağın davalıdan avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili ise, davacının iddia ettiği senet ve çeklerin avans olarak değil, ödeme olarak verildiğini, kaldı ki davacının davaya dayanak yaptığı bütün çeklerin ve senetlerin ödenmediğini, hepsinin de müvekkili şirkete verilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.



    Taraflar arasında mal satışı şeklinde bir ticari ilişkinin bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Aslolan peşin satış olduğundan davacı, davaya dayanak yaptığı çek ve senetlerin avans olarak ya da teminat olarak davalı tarafa verildiğini ve bedellerinin de ödendiğini usulüne uygun delillerle ispat etmek zorundadır. Yasal dayanakları bulunmayan ve tek yanlı olarak hazırlanan ticari defterlere kaydedilen veriler tarafların lehine değil, ancak aleyhine delil olarak değerlendirilebilir. Mahkemece açıklanan bu ilkeler ile tarafların iddia, savunma, beyan ve itirazları çerçevesinde araştırma, inceleme ve değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bend uyarınca davalı vekilinin yerel mahkemenin görevli ve yetkili olmadığı, davanın zamanaşımına uğradığı yönündeki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına Yargıtay duruşma tarihi dikkate alınarak takdiren 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 24/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi