20. Hukuk Dairesi 2015/4362 E. , 2015/2697 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalılardan ...vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre ...alışma alanında orman kadastrosu yapılarak kısmî ilâna çıkarılmış; davacı ... Yönetimi, kısmî ilân süresi içinde, 02.03.2011 havale tarihli dava dilekçesinde gösterilen ve 103 ada 1 sayılı orman parselininin devamı olan alanların orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek, bu bölümlerin de orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili için, ... Kişiliğini hasım göstererek dava açmıştır.
... Köyünde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik hükümlerine göre, kısmî ilân ile ... sınırları dışında bırakılan taşınmazların arazi k... yapılmış; 143 ada 1 parsel sayılı 5.144,50 m2, 146 ada 1 parsel sayılı 7.227,39 m2, 146 ada 2 parsel sayılı 5.145,89 m2, 146 ada 3 parsel sayılı 31.168,36 m2, 146 ada 4 parsel sayılı 3.606,92 m2 ve 150 ada 1 parsel sayılı 4.809,38 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro mahkemesinde dava konusu olduklarından sözedilerek, vasıf ve malik haneleri boş bırakılmak suretiyle davalı olarak tespit edilmiş ve tutanak asılları kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece, kadastro tutanakları ile dava dosyası birleştirilerek ve kadastro tutanaklarında isimleri yazılı zilyetler de davalı sıfatıyla davaya dahil edilerek yapılan yargılama sonunda, davacı ... Yönetiminin davasının kabulüne, 146 ada 1 parsel sayılı taşınmazın hükme esas alınan fen bilirkişi rapor ve haritasında (A) harfi ile gösterilen 2.830,46 m2 yüzölçümündeki bölümünün orman vasfı ile Hazine, (B) harfi ile gösterilen 4.396,93 m2 yüzölçümündeki kısmının ... adına çay bahçesi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline, taşınmaz üzerindeki 1 katlı ev ile merekin ..."a ait olduğunun tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilmesine; 146 ada 2 parsel sayılı taşınmazın (C) harfi ile gösterilen 1.181,52 m2 yüzölçümündeki bölümünün ... vasfı ile... adına, (D) harfi ile gösterilen 3.964,37 m2 yüzölçümündeki kısmının ... adına çay bahçesi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline, taşınmaz üzerindeki 1 katlı evin ..."a ait olduğunun tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilmesine; 146 ada 3 parsel sayılı taşınmazın (E) harfi ile gösterilen 546,66 m2 yüzölçümündeki bölümünün orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, (F) harfi ile gösterilen 2.621,70 m2"lik kısmının ... adına çay bahçesi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline; 146 ada 4 parsel sayılı taşınmazın (G) harfi ile gösterilen 182,39 m2 yüzölçümündeki bölümünün ...vasfıyla Hazine adına, (H) harfi ile gösterilen 3.424,53 m2"lik kısmının ... adına çay bahçesi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline; 150 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (I) harfi ile gösterilen 4.002,94 m2 yüzölçümündeki bölümünün orman vasfı ile
Hazine adına, (J) harfi ile gösterilen 806,44 m2"lik kısmının ... adına bahçe vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline; mahkemenin 2011/11 E. sırasında da davalı olduğu anlaşılan 143 ada 1 parsel sayılı taşınmaz hakkında "mükerrer karar oluşmaması için, bu dosyada karar verilmesine yer olmadığına", karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamına göre dava, ... kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp, 01/02/2011-02/03/2011 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu vardır.
Mahkemece, her ne kadar dava konusu edilen yerin, çekişmeli 146 ada 1 parselin (A), 146 ada 2 parselin (C), 146 ada 3 parselin (E), 146 ada 4 parselin (G) harfli ve 150 ada 1 parselin (I) harfli bölümleri olduğu belirlenerek bu bölümün... sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline ve 146 ada 1 parselin (B), 146 ada 2 parselin (D), 146 ada 3 parselin (F), 146 ada 4 parselin (H) harfli ve 150 ada 1 parselin (j) harfli bölümlerinin ise, dava konusu olmadığı belirlenerek davalı gerçek kişiler adına tesciline karar verilmiş ise de; ulaşılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmediği gibi, yapılan inceleme ve araştırma da hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; çekişmeli 146 ada 1, 2, 3, 4 ve 150 ada 1 parsel sayılı taşınmazların malik hanesi açık olup, mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca gerçek hak sahibi re"sen belirlenecek, davada taraf olmayanlar adına dahi tescile karar verilebilecektir. Dava konusu taşınmazların kadastro tesbit tutanaklarının malik hanelerinin 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca gerçek hak sahibinin belirlenerek doldurulmak üzere mahkemeye aktarıldığından parsellerin tamamının davalı olduğu gözetilmeden bir bölümleri hakkında araştırma yapılarak tescil hükmü kurulması, bir kısmı hakkında da araştırma yapılmaksızın tutanağın edinme nedeninde ismi geçen kişi adına tesciline karar verilmesi doğru değildir.
3402 sayılı Kadastro Kanununun 5, 26, 27 ve 30/2. maddelerinde, kadastro tesbit tarihinden önce dava konusu olan taşınmazlar hakkında ne gibi işlem yapılacağı gösterilmiştir. ... Yönetiminin 30 günlük kısmî ilân süresi içinde orman kadastrosuna itiraz davası açması nedeniyle dava konusu taşınmazlar hakkında malik hanesi ve niteliği açık bırakılmak suretiyle tesbit tutanağı düzenlendiğine göre, 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri gereğince yargılamaya devamla, tesbit tutanağında yazılı hak sahiplerinin 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince gösterecekleri delillerle mahkemece re"sen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmazların gerçek hak sahibi ya da sahipleri adına tesbit ve tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kısmen davalı olmadıkları gerekçesiyle araştırma yapılmaksızın tutanağın edinme nedeninde ismi geçen kişi adına tesciline karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
... sınırlandırması yapılmayan veya sınırlandırmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukukî durumunun 3116, 4785, 5658, 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 sayılı Kanun, sadece hangi nitelikteki taşınmazların ...sayılacağını göstermiş ve... kadastrosunun yapılmasını öngörmüştür. 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, aynı Kanunun 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tâbi tutulmuş; iadenin koşulları aynı Kanunda gösterilmiştir.
Bu nedenle, mahkemece çekişmeli 146 ada 1 parselin (B), 146 ada 2 parselin (D), 146 ada 3 parselin (F), 146 ada 4 parselin (H) harfli ve 150 ada 1 parselin (j) harfli bölümlerine yönelik olarak, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı, önceki bilirkişiler dışında halen ...ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir uzman orman yüksek mühendisi veya mühendisi, bir ziraaat mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden
yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan, 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, ... Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt ... toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; komşu parsel tutanakları da denetlenerek 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi gereğince...içi açıklığı olup olmadığı belirlenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman ...bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği ...paftası ölçeğine, yine ... paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, 146 ada 1 parselin (B), 146 ada 2 parselin (D), 146 ada 3 parselin (F), 146 ada 4 parselin (H) harfli ve 150 ada 1 parselin (j) harfli bölümlerinin orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, tescile karar verilecek gerçek kişiler yanında, (murisler) yönünden de aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Bunlardan ayrı olarak, çekişmeli 143 ada 1 parsel sayılı taşınmazın Mahkemenin 2011/11 E. sayılı dosyasında da davalı olduğu belirlendiğine göre, aynı taşınmaza ilişkin davaların birleştirilmesi ve birlikte karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, "mükerrer tescil oluşmaması amacıyla karar verilmesine yer olmadığına" dair hüküm tesisi de doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/04/2015 günü oy birliği ile karar verildi.