Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/146
Karar No: 2015/57
Karar Tarihi: 31.03.2015

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/146 Esas 2015/57 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/146 E.  ,  2015/57 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I-Sanık hakkında müştekiler ... ve ..."e yönelik hırsızlık suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;

    Sanığa atılı bulunan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın, türü ve süresine göre 765 sayılı TCK"nın 492/1, 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık uzamış zamanaşımı süresinin, müşteki..."a yönelik suç tarihi olan 05.11.2003 gününden; müşteki ..."e yönelik suç tarihi olan 06.11.2003 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle AYRI AYRI DÜŞMESİNE,

    II-Sanık hakkında müştekiler ... ve ..."a yönelik hırsızlık suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
    Dosya kapsamından, sanığın aşamalarda atılı suçları kabul ederek, 06.11.2003 günü hava kararmadan, iftardan yarım saat önce müşteki ..."nün ikametine girdiği, devamında burdan çıkarak akşam ezanı okunurken diğer müşteki ..."un ikametine girdiği yolunda beyanda bulunduğu, İlçe Müftülüğü yazısı ve UYAP kayıtlarına göre suç tarihinde güneşin saat 17.04 te battığı ve akşam ezanının da bu saatte okunduğu, TCK nın 6/1-e maddesi uyarınca saat 18.04 ten sonraki zaman diliminin gece olarak kabulü gerektiğinin anlaşılması karşısında; hırsızlık eyleminin gece sayılan vakitte gerçekleştiğinin kesin olarak belli olmaması nedeniyle, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince eylemin gündüz vakti işlendiği ve sonuç ceza bakımından sanık hakkında 765 sayılı TCK nın 493/1. maddesi ile yapılan uygulamanın sanık lehine olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;

    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.

    Ancak;
    1-Suç tarihinde sabıkası bulunmayan sanığın, aşamalarda samimi itirafta bulunduğu, duruşma tutanaklarına her hangi bir olumsuz davranışı yansıtılmadığı gibi atılı suçlardan kurulan hükümlerde lehine 765 sayılı TCK nın 59. maddesinin tatbik edildiği, müştekilerin zararlarının karşılandığı ve şikayetçi olmadıkları yolundaki beyanları da dikkate alındığında sanık hakkında, 08.02.2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilip, denetim olanağı verecek biçimde karar yerinde tartışılarak, anılan Kanun maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, “sanığın temyiz incelemesine konu olaydan sonra işlediği suç nedeniyle sabıkalı kişiliği biçiminde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile CMK’nın 231. maddesinin uygulanmamasına hükmedilmesi,

    2- Sanık müdafiinin karar oturumunda, lehe olan hükümlerin uygulanması yolundaki isteminin, neticeten hükmedilen adli para cezalarının taksitlendirilmesi ve ertelenmesi talebini de içerdiği halde bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,

    3- 06.11.2003 olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK nın 232/2-c maddesine aykırılık meydana getirilmesi,

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 31.03.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi