Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4227
Karar No: 2015/2820

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/4227 Esas 2015/2820 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/4227 E.  ,  2015/2820 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    2008 yılında yapılan kadastro sırasında... Köyü 102 ada 4 parsel sayılı 515423 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile ... adına tespit edilmiştir.
    Davacı, taşınmazın bir bölümünün kendi zilyedliğinde olduğu iddiasıyla 14/10/2008 tarihli dilekçesiyle ... Kadastro Mahkemesinde dava açmıştır.
    Mahkemece tutanağın kesinleştiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dosya genel mahkemeye aktarılmış, genel mahkemece, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, tapu kaydına da dayanılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 10 yıllık sürede açılan orman kadastrosuna itiraz ve tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
    Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, davacının da tapuya dayanmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, verilen karar, dosya kapsamına uygun düşmemekte ve orman araştırması yönünden yapılan araştırma ve inceleme de hükme yeterli bulunmamaktadır. Öncelikle; Anayasa Mahkemesi tarafından 22.05.2013 tarih ve 2012/108 - 2013/64 sayılı ilâm ile 31.08.1956 gün ve 6831 sayılı Orman Kanununun, 05.11.2003 günlü ve 4999 sayılı Orman Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 6. maddesiyle değiştirilen 11. maddesinin birinci fıkrasının “Bu müddet içinde itiraz olmaz ise komisyon kararları kesinleşir. Bu süre hak düşürücü süredir.” biçimindeki 3 ve 4. cümlelerinin Anayasa’nın 13, 35 ve 36. maddelerine aykırı olduğundan iptallerine karar verilmiş; karar, 12.07.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmış, yayımdan itibaren 6 ay sonra yürürlüğe gireceği düzenlenmiş olup, 13.01.2014 günü itibariyle yürürlüğe girmiştir.
    Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ve mahkemenin red karından sonra 26/2/2014 tarihli ve 6527 sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” 1.3.2014 tarih ve 28928 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve 6527 sayılı Kanunla, 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 11. maddesinin somut davayı ilgilendiren birinci fıkrası, “Orman kadastro komisyonlarınca alınan kararlara ilişkin düzenlenen tutanak ve haritalar askı suretiyle 30 gün süre ile ilân edilir. Bu ilân ilgililere şahsen yapılan tebliğ hükmündedir. Tutanak ve haritalara karşı itirazı olanlar; askı tarihinden itibaren 30 gün içinde kadastro mahkemelerinde, kadastro mahkemesi olmayan yerlerde kadastro davalarına bakmakla görevli mahkemelerde dava açabilirler. İlân süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kararlara ilişkin düzenlenen tutanak ve haritalar kesinleşir. Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukukî sebeplere dayanarak ... hariç itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” şeklinde değiştirilmiştir.
    Getirilen bu yeni düzenlemeye göre, tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık süre içerisinde tapuya dayalı olsun veya olmasın kadastrodan önceki sebeplere dayalı olarak dava açılabilecektir. Eldeki dava, kadastroda orman olarak sınırlandırılan taşınmaza karşı 10 yıllık süre içerisinde genel mahkemede açılmış olup, kanundaki değişikliğin derdest davalarda da uygulanması gerektiğinden tapu kaydı koşulu aranmaksızın işin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekecektir.

    Mahkemece hükme esas alınan orman bilirkişi raporuna göre; 1951 tarihli memleket haritasında taşınmazın (A) harfi ile işaretli bölümünün % 5-10; (B) harfi ile işaretli bölümünün % 10-12 eğimli, çalılık rumuzlu yeşil alanda kaldığı, üzerinde 30-35 yaşlarında meşe ağaçları olduğu, ziraat uzmanı raporuna göre de, (A) bölümünde 10-12 yaşlarında meşe palamudu, (B) bölümünde yoğun meşe ağaçları olduğu anlaşılmaktadır. Memleket haritasının yapımına esas alınan hava fotoğrafları rapora eklenmediğinden rapor denetlenemediği gibi, dairenin geri çevirme kararlarında çekişmeli 102 ada 4 parselin tapu kaydı, başka dosyalarda davalı ise dava dosyasının getirtilmesi istendiği halde, bu konularda da bilgi verilmemiştir.
    3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek tarıma elverişli hale getirmek, hayvan otlatmak, ağaç kesmek imar ve ihya olarak kabul edilemez) ve imar - ihyanın tamamlandığı tarihten, tespit tarihine kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülen taşınmazların, Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar - ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan en eski tarihli hava fotoğrafı ve gerçeğin modeli olan memleket haritaları ile tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce çekilen hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen orijinal renkli memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, stereoskop aletiyle üç boyutlu olarak incelenip taşınmazların niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi zorunludur.
    O halde mahkemece, daha önceki keşiflerde görev almamış bir orman bilirkişi, bir ziraat uzmanı, bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, yöreye ait 1951 tarihli memleket haritasının yapımına esas alınan hava fotoğrafları incelenerek taşınmazın öncesi itibarıyla orman sayılan yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, bilimsel ve teknik olarak arazi eğiminin % 12"den fazla olduğu bölümde, o arazi kesimi erozyonla karşı karşıya kalacağından, toprak muhafaza karakteri taşıdığı ve öncesinin çalılık olduğu saptandığında, 6831 sayılı Kanunun 1/J maddesi kapsamı dışında orman sayılan yer olduğu kabul edilmeli, orman sayılan yerlerden değil ise tespit tarihinden 20 yıl öncesine, yani 1980"li yıllara ait memleket haritası ve hava fotoğrafları kadastro paftası üzerine aplike edilerek taşınmazın niteliği, kullanım ve tasarruf sınırlarının olup olmadığı araştırılmalı, 102 ada 4 parselin tapu kaydı, başka dosyalarda davalı ise dava dosyaları getirtilmeli, üzerindeki bitki örtüsü, ağaç yaşı, dağılımı, kapalılık oranı konusunda ziraat uzmanından krokili rapor alınmalı, orman sayılmayan bölümler yönünden tapu gerekmeksizin zilyedliğe dayalı olarak da dava açılabileceği düşünülerek, taşınmazın ne zamandan beri, kim tarafından ne şekilde zilyed edildiği, kimden kime kaldığı, ekonomik amaca uygun kullanım bulunup bulunmadığı yerel bilirkişi ve tanıklardan somut olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak sorulup saptanmalı, bundan sonra elde edilecek delillere göre karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/04/2015 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi