Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7345
Karar No: 2022/1585
Karar Tarihi: 07.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7345 Esas 2022/1585 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı banka ile muris arasında tarım destek kredisi akdedilmiştir. Borç ödenmemesi ve murisin vefatı nedeniyle Çarşamba İcra Müdürlüğü'nün genel haciz yoluyla icra takibi yapılmıştır. Takibe yapılan itirazların iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir. İlk derece mahkemesi, davacının itirazın kaldırılması isteminde bulunduğu tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre geçtiği gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, yapılan istinaf incelemesi sonucunda davacının hak düşürücü süreye uymadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunu reddetmiştir. Temyiz edilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kararlaştırılmıştır. HMK'nın 67. maddesi itirazın kaldırılması davası için açılan davanın itiraz alacaklıya tebliğ edildikten sonra bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerektiğini belirtirken, Yargıtay'ın 19. Hukuk Dairesi içtihatlarına göre itirazın kaldırılması talebinin icra hukuk mahkemesine sunulmasından itibaren bir yıllık hak düşürücü süre baş
11. Hukuk Dairesi         2020/7345 E.  ,  2022/1585 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Çarşamba 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 19.02.2020 tarih ve 2019/168 E. - 2020/88 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.10.2020 tarih ve 2020/801 E - 2020/1154 K. sayılı kararın
    Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; davalıların murisi ... ile davacı banka arasında tarım destek kredisi akdedildiğini, borcun ödenmemesi ve murisin vefatı nedeniyle mirasçılar hakkında Çarşamba İcra Müdürlüğü'nün 2010/5353 esas (yeni 2015/410 esas) sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, itiraz tebliğ edilmediğinden 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçmediğini ileri sürerek icra takibine yapılan itirazların iptaline, takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili; Çarşamba 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/109 esas sayılı dosyası ile itirazın kaldırılmasının talep edildiğini, davacının itirazı bu davanın açıldığı 07/04/2011 tarihinde öğrendiğini, 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini savunarak davanın reddi ile %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davalıların ilamsız icra takibine itirazının davacıya tebliğ edildiği ispat edilememiş ise de, davacının Çarşamba 1. İcra Hukuk Mahkemesinde 08.04.2011 tarihinde itirazın kaldırılması isteminde bulunduğu, dolayısıyla bu tarihte davalıların icra takibine itirazına muttali olduğunun kabulü gerektiğinden davanın İİK'nın 67. maddede öngörülen 1 yıllık hakdüşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde; davacı alacaklının Çarşamba İcra Müdürlüğü'nün 2010/5353 esas sayılı icra dosyası ile başlattığı takibe, davalı borçluların itirazı üzerine durduğunu, davacının, itirazın iptali davasını 30/04/2019 tarihinde açtığı, İİK’nın 67. maddesinde öngörülen bir yıllık sürenin itirazın kaldırılması için icra mahkemesinde açılan dava tarihi olan 08/04/2011 günü itibariyle işlemeye başladığı ve itirazın iptali davasının hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına ve ilk derece yargılaması sırasında vefat eden davalı ...’in mirasçılık belgesi ile mirasçılarına ait vekaletnamelerin 24.06.2020 tarihinde dava dosyasına sunularak taraf teşkilinin sağlanmış olmasına ve kural olarak itirazın iptali davalarının itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekmekte olup itiraz alacaklıya tebliğ edilmedikçe süre başlamaz ise de somut olayda alacaklının 08.04.2011 tarihinde icra hukuk mahkemesinde itirazın kaldırılması talebinde bulunmuş olması nedeniyle bu tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlaması gerektiği yolundaki Yargıtay (kapatılarak Dairemizle birleştirilmesine karar verilen) 19. Hukuk Dairesi içtihatları gözetildiğinde itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi