Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/35098
Karar No: 2020/8783
Karar Tarihi: 06.07.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/35098 Esas 2020/8783 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/35098 E.  ,  2020/8783 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ: ... 6. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 369. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 16.06.2009 – 01.10.2015 tarihi arasında davalı iş yerinde çalıştığını, prime esas kazancının düşük gösterilmesi, yaptırılan fazla mesai, hafta ve ulusal bayram genel tatil alacakları ile yıllık ücretli izin haklarının ödenmemesi nedenleri ile haklı nedenle iş akdini feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkeme Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, ulusal bayram ve genel tatil ücret taleplerinin reddi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkeme Kararı Özeti
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 6 Hukuk dairesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353-(1) b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai yapıp yapmadığı ve fazla mesai süresinin hesaplanması ile hafta tatili gününde çalışıp çalışmadığı noktasındadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir. Aynı ilkeler hafta tatili ücreti yönünden de geçerlidir.Somut olayda, davacı davalıya ait hastanede, ebe hemşire olarak çalışmış olup dava dilekçesinde mesai saatinin 08.00-17.30 saatleri arasında olmasına rağmen 08.00-23.30 saatleri arasında çalıştığını, acil hasta ve doğumlarda 05.00, 06.00’da işe başlayıp akşam 21.00, 23.00‘lere kadar çalıştığını iddia etmiş, davalı vekili ise davacının hafta içi 08.00-17.30 saatleri arasında, cumartesi ise 08.00-14.45. saatleri arasında mesaisinin olduğunu, 1,5 saat ara dinlenmesi olduğunu, giriş ve çıkışların takip altında olduğunu buna göre düzenlenen aylık puantajların alınıp personele onaylattırıldığını, çalışmaların denkleştirme usulüne göre ayarlandığını, fazla mesai yapıldığında ücretlerinin ödendiğini ve personelce talep edildiğinde karşılığında izin kullandırıldığını ifade etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosyada yer alan kayıtların , davacı tarafından imzalı belgelerin dikkate alınıp alınmadığı alındı ise hangi dönemlerin dikkate alındığı anlaşılamamış olup bu haliyle rapor denetlemeye elverişli değildir. Dosya içerisinde davacının 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarında fazla mesai yapmaya ve ulusal bayram genel tatil günleri ile hafta tatili günlerinde çalışma yapmaya , aylık denkleştirme yapılmasına ve çalışma sürelerinin parmak izi puantaj sistemi ile takibine muvafakat ettiğini gösterir belgeler ile işe giriş ve çıkışa ilişkin bir kısım kayıtlar ve fazla mesainin izin olarak kullanıldığının kabul edildiği bir kısım imzalı aylık çizelgelerin mevcut olduğu görülmüştür. Davacı tarafından imzalanan ve imza itirazına uğramayan bu belgelerin dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekmekte olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda öncelikle; fazla çalışma ve hafta tatili ücreti talebi bakımından, dosyada bulunan personel çalışma çizelgelerinin, parmak basma kayıtlarının ve mesai formlarının denetime elverişli şekilde dökümlendirilerek incelenmemesi hatalı olmuştur. Söz konusu yazılı deliller gün bazında detaylı dökümlendirilerek denetime elverişli şekilde incelenmeli ve haftalık bazda kanuni çalışma süresinin aşılıp aşılmadığı yapılan fazla mesai karşılığında izin kullanılıp kullanılmadığı ve hafta tatili günlerinde çalışma olup olmadığı belirlenmelidir. Dosyada yer alan yazılı ve davacı tarafça imzalı kayıtlar ile puantaj kayıtları değerlendirilerek kayıt olan dönemler yönünden kayıtlara göre olmayan dönem yönünden tanık beyanlarına göre hesaplama yapılmalı, fazla mesai karşılığı serbest izin olarak kullanılan sürelerin bulunduğu da görülmekle, tüm belgeler detaylıca incelenerek sonucuna göre değerlendirilmek suretiyle davacının fazla çalışma karşılığı serbest zaman kullandığının anlaşılması halinde bu süreler de mahsup edilmelidir.
    Belirtilen sebeplerle, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacını yıllık izin ücretlerinin ödenip ödenmediği konusu da taraflar arasında ayrı bir uyuşmazlık konusudur. Ödeme itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir. Kural olarak, yargılama aşamasında sunulmayan deliller, temyiz veya karar düzeltme aşamasında sunulamazlar. Bu kuralın tek istisnası, dayanılıp sunulan delilin o davaya konu olan borcu kesin olarak ortadan kaldıran bir nitelik taşımasıdır. Borcun ödendiğini gösteren makbuz veya ibraname bu istisnanın tipik örneğidir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 27.01.2010 tarih 2009/9-586 esas-2010/31 karar sayılı kararı )
    Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının kıdemine göre 90 gün izne hak kazandığı 53 günün kullanıldığının tespiti ile bakiye 37 gün için hesaplama yapılmıştır. Davacının son aya ilişkin imzasız Ekim 2015 bordrosunda 2.929,16 TL yıllık izin ücreti tahakkuku bulunduğu görülmüştür. Davalı vekili 10.10.2016 havale tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde müvekkili hastane tarafından davacıya 13.11.2015 tarihinde 2.929,16 TL yıllık izin ücretinin davacının Yapı Kredi Bankası ... Şubesindeki ... numaralı hesabına ödendiğini iddia etmiştir. Bu durumda yapılması gereken, adı geçen banka hesap numarasına davacıya iddia edilen ödemenin yapılıp yapılmadığı araştırılarak çıkan sonuca göre davacının yıllık izin ücreti hakkında karar vermek olup eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi