9. Hukuk Dairesi 2015/9316 E. , 2015/19326 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili müvekkil Tümtis Sendikası üyesi olan ..."nın 25/08/2011 tarihinde davalı işyerinde çalışmaya başladığını, işten çıkarıldığı 18/06/2013 tarihine kadar .....’nin Eskihisar-Anibal deposunda TSP Operatörü olarak çalıştığını, müvekkilinin işe girdiği tarihten bu yana davalı ..."nin aynı deposunda çalıştığı halde önce son olarak davalı .... İsimli taşeron şirket işçisi olarak gösterildiğini, ana firma ... işçileri ile birlikte, aynı koşullarda, aynı yöneticilerin talimatları ile çalıştığını, bu şekilde yasaya aykırı, göstermelik alt işverenlikler ihdas edilerek işçilerin ücret ve sosyal hakları gasp edilmek, sendikalaşması engellenmek, sorumluluk zincirinin kırılmak istendiğini, davalı işverenin sendika üyeliğini öğrendikten sonra diğer bir kısım işçiyle birlikte müvekkilinin işten çıkarıldığını, müvekkilinin ve asıl işveren işçilerinin ağır çalışma koşulları, düşük ücret gibi nedenlerden dolayı sendikaya üye olduklarını, davalı işverenin sendika üyeliğini öğrendikten sonra diğer bir kısım işçiyle birlikte işten çıkartıldığını, beyan ederek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili davacının iş sözleşmesinin "işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli nedenlerle" feshedildiğini, davacının iş sözleşmesinin feshinden önceki süreçte, müvekkili şirketin Eskihisar-Gebze adresindeki işyerinde Depo Uzmanı görevinde çalıştığını, lojistik sektörünün müşteri odaklı olması ve müşterilerden alınan yoğunluğuna göre, zaman zaman işçilerin farklı lokasyonlardaki işyerlerinde görevlendirilebildiğini, müşterilerden gelen siparişlere ve iş yoğunluğuna göre işyerlerideki iş gücü sayısının değişkenlik gösterdiğini, somut olayda da, davacının 04/06/2013 tarihli görevlendirme yazısı ile müvekkil şirketin Gebze Organize Sanayi Bölgesindeki işyerine tayin edildiğini, bu görevlendirmede davacının iş şartlarında aleyhine hiçbir düzenleme yapılmadığını, aksine iş şartlarını daha iyileştirici bir davranış sergilendiğini, davacının depo uzmanı olarak olarak çalışmakta iken yeni görevinin Sevkiyat Uzmanlığı olduğunu ve davacının uzman olan unvanının değiştirilmediğini, bu görevlendirme nedeni ile ücretine zam yapıldığını, bu çerçevede 17/06/2013 tarihinde yeni işyerinde giden davacının, kendisine gösterilen işi yapmayarak iş saatleri içinde oturma salonunda beklemeye başladığını ve bu eylemini mesai saati sonuna kadar sürdürdüğünü, davacının bu eyleminin bir tutanak ile tespit edildiğini, 10/06/2013 tarihli dilekçesinde görevlendirmeyi kabul eden davacının, yeni iş yerinde iş başı yaptığında, "RT Uzmanlığı işinin nitelikleri ile yeni işyerindeki Sevkiyat Uzmanlığının niteliklerinin birbirinin aynısı olduğunu, davacının yeni işyerinde çalışmayı kabul etmediğinden dolayı, iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanunun 22. Maddesi çerçevesinde geçerli nedenlerle feshedildiğini, davacının iş sözleşmesinin sendikal faaliyet ile feshedilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu feshin geçerli sebebe dayandığının ispatlanamadığı, feshin dayandırıldığı olguların ve haklı nedenin veya geçerli bir sebebin var olmadığı, feshin sendikal nedenle yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve davacının işe iadesine, davalılar tarafından ödenmesi gereken sendikal tazminatın davacının 18 aylık ücret tutarında belirlenmesine, davacının süresi içerisinde müracaatı halinde işverence süresi içerisinde başlatılmaması halinde en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosya içeriğine göre somut uyuşmazlıkta işverence gerçekleştirilen feshin haklı ya da geçerli nedene dayanmadığı anlaşıldığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetlidir.
İşverence yapılan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Somut olayda, sendikal ayrımcılık yapıldığını güçlü bir biçimde gösteren çeşitli olguların ispat ve tespit edildiği gerekçesi ile işverence yapılan feshin sendikal nedenle yapıldığı kabul edilmişse de bu husus da yapılan araştırma yetersizdir.
Feshin yapıldığı dönemde sendikaya üye olmayıp, iş sözleşmesi feshedilen işçilerin bulunup bulunmadığı, sendikaya üye olan ve davalı iş yerinde çalışan toplam işçi sayısı ve üyelik tarihleri, sendika üyeliğinden istifa etmesine karşın iş akdi sonlandırılan işçilerin olup olmadığı, sendikalı olup iş sözleşmeleri feshedilen işçilerin yerlerine yeni işçi alınıp alınmadığı ve yetki prosedürünün başlatılıp başlatılmadığı hususları araştırılmamıştır.
Mahkemece, yukarıdaki ilkeler doğrultusunda araştırma yapılmadan sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
2- Ayrıca kabule göre sendikal tazminatın 1 yıllık ücret tutarında belirlenmesi gerekirken davacının kıdemine göre tazminatın 18 aylık ücret tutarında belirlenmesi de isabetsizdir.
3- Karar başlığında davacı ...’nın yerine yalnızca onu temsilen dava açan sendikanın isminin yazılmış olması usule aykırıdır.
4- Davacı davasını .... İle ...i’ye yöneltmiştir, mahkemece davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı kabul edilmesi yerinde olmakla birlikte hüküm kısmında infazda tereddüt uyandıracak nitelikte işe iadeden hangi işverenliği sorumlu tutulduğu ve yine boşta geçen süre alacağından hangi davalının sorumlu tutulduğu açık ve net olarak tespit edilmemiştir. Bu husus da yasaya uygun değildir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.