
Esas No: 2020/2146
Karar No: 2022/1209
Karar Tarihi: 23.02.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/2146 Esas 2022/1209 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/2146 E. , 2022/1209 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 07.01.2020 tarih ve 2016/688 E. - 2020/12 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili ile asıl davada davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 15.02.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ..., davalı ... vekilleri Av. ... ile Av.... davalılardan ..., ..., ... ve ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, davalılardan ...’in uluslararası havayolu taşımacılığı yapan müvekkilinin %1 payı ile hissedarı ve 2001 yılından 2004 yılına kadar genel müdürü olduğunu, davacıda çalışırken kurulması hazırlıklarını yaptığı Turistik Hava Taşımacılık A.Ş.’yi 2004 yılı Kasım ayında kurduğu ortaya çıkınca müvekkilinden istifa ettiğini, davalılardan ...’ın 2001- 2004 yılları arasında davacıda bakım müdürü/ teknik müdür olarak görev yaptığını, onun ve 2002- 2004 yıllarında müvekkilinde uçak mühendisi/ satın alma müdürü olarak çalışan ...’nın diğer davalı ile birlikte istifa ederek Turistik Hava Taşımacılık A.Ş.’ye geçtiğini, davalı ...’in eşi olan davalı ... ...’in alacaklılardan mal kaçırmak için eşinin mallarını üzerine aldığını, davalılar ..., ... ve ...’nın tespit edilebildiği
kadarıyla 835.139.- USD’yi hayali şirketlerden sözde malzeme/parça alımı yapılmış, tamir hizmeti alınmış gibi sahte faturalar karşılığında müvekkilinden öncelikle paravan banka hesaplarına aktardıkları paraları bilahare kendi hesaplarına geçirdiklerini, bu şirketlerin kağıt üzerinde varsa bile uçak malzemesi/parçası sağlamadığını, şirket faturalarındaki telefonlarının bir kiliseye, ya da başka bir şirketi ait çıktığını, satın alma formlarının davalılardan ... tarafından doldurulup davalılar....tarafından imzalandığını, davalı ...’in, eşi cezaevindeyken aldığı vekaletnameye istinaden davalı ...’in bankadaki parasını alacaklıları zarara uğratmak kastıyla muvazaalı olarak çektiğini, ayrıca müvekkilinin zarara uğratılması yoluyla elde edilen kazançla davalı ... üzerine alınan mallara bağlı olarak anılan davalının sorumluluğunun bulunduğunu, davalı ...’in kasten müvekkiline uğrattığı zarardan sorumlu olduğu gibi yönetim kurulu üyesi ve genel müdür sıfatıyla da TTK gereği sorumlu tutulması gerektiğini, şirketin uğradığı 835.139 USD zararın tahsili için davalılar ...,... aleyhine başlatılan takibe davalıların itirazlarının haksız olduğunu ileri sürerek Turistik Hava Taşımacılık A.Ş.’deki tüm hisselerin devir ve temlikinin müvekkilin alacağı ile sınırlı olmak üzere geçersiz sayılmasını ve iptalini, davalılar... ve ...’ın takibe itirazlarının iptalini, icra inkar tazminatının tahsilini, davalı ...’in davalı ... hesabından çektiği 545.000.- TL’nin davalı ...’e ait olduğunun tespitini, bu tutarın en yüksek ticari faizi ile birlikte davalı ...’den mükerrer tahsilata imkan vermeyecek şekilde tahsilini, takip dosyasına mahsup edilmek üzere müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalılar ..., ..., ... vekili, müvekkillerinden ...’in davacı şirketle bir ilgisinin bulunmadığını, bu müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili Bülent’in genel müdürlük yapmadığını, sembolik bir hissesi bulunan şirketin yönetim kurulu üyelerinden biri olduğunu, şikayetin müvekkillerinin şirketten ayrılmasından 14 ay sonra yapıldığını, samimiyet içermediğini, rakip bir şirkette çalışmaları sebebiyle kişisel bir gareze dayalı olarak başvuru yapıldığını, şirketin tek yetkilisinin ...off shore şirketlerden kiraladığı 5 uçağının bulunduğunu, parçaların kullanıldığı, tamir hizmetinin alındığı 4 uçağın asıl sahiplerine iade edildiğini, bu nedenle bu uçaklar üzerinde bir inceleme yapılamayacağını, parçaların off shore tabir edilen şirketlerden temin edildiğini, dava konusu tüm tutarların yönetim kurul başkanı ...’in imzası/ talimatı ile gönderildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, asıl davada anlatılan ve müvekkilince paravan şirketlere ödenen tutarlardan 40.000.- USD’nin bilahare davalıya gönderildiğini, davalının böylece dolandırıcılık yoluyla elde edilen miktardan pay aldığını, asıl davanın davalılardan ...’nın mallarını davalıya devrettiğini, müvekkilinin zararından davalının da sorumlu olduğunu, zararın tahsili için başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın kısmen iptalini ve icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada, davalı ... ... hakkında açılan davanın reddine ilişkin hüküm ve birleşen davanın reddine ilişkin hüküm kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, asıl davada, davalılar ..., ... ve ... hakkında açılan itirazın iptali davasının kabulüne, davalıların itirazının iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili ile asıl davada davalılar ..., ..., ... vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalılar ..., ..., ... vekilinin tüm, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin aşağıdaki 2 nolu bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Mahkemece 27.01.2015 tarihinde asıl davanın davalı ... ... yönünden ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, bu karar asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 12.04.2016 tarih ve 2015/8623 Esas- 2016/4031 Karar sayılı ilamı ile mahkeme kararı asıl davada davalılar ..., ..., ... yararına bozulmuş, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş olup asıl davada davalı ... ... yönünden verilen karar ile birleşen davada verilen hükmün kesinleştiğinden söz edilemez. Bu durumda mahkemece, asıl davanın davalısı ... ... hakkındaki istem ve birleşen dava hakkında karar verilmesi gerekirken asıl davada anılan davalı ve birleşen dava hakkında verilen hüküm kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalılar ..., ..., ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün anılan taraf yararına BOZULMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davalılardan alınarak asıl ve birleşen davada davacıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 57.530,34 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davalılar ..., ... ve ...'dan alınmasına, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.