MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

... Köyü 286 parsel sayılı 11697,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ile davalı adına tapuda kayıtlıdır.
Davacı ... sulh hukuk mahkemesine açmış olduğu davada, taşınmazın 966,896 m²"lik bölümünün kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını ve evveliyatı itibariyle orman sayılan yerlerden olduğunu iddia ederek, bu bölümün tapusunun iptali ile orman niteliğinde adına tesciline ve davalının müdahalesinin önlenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davanın konusu taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A2) harfi ile gösterilen 966,896 m²"lik alanının tapu kaydının iptali ile, orman vasfıyla adına tapuya kayıt ve tesciline, davalının müdahalesinin men"ine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptali ve tescil ile müdahalenin önlenmesi istemlerine ilişkindir.
Yörede 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmaları 2008 yılında, arazi kadastrosu ise 1983 yılında ilân edilerek kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit ve 2/B madde uygulama haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın temyize konu (A1) harfi ile gösterilen bölümünün 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan alanda, (B) harfi ile gösterilen bölümünün ise orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 04/05/2015 günü oy birliği ile karar verildi.