Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9194
Karar No: 2015/3550

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/9194 Esas 2015/3550 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/9194 E.  ,  2015/3550 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, davalı ... ve dahili davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    2003 yılında yapılan kadastro sırasında ... Köyü 107 ada 11 parsel sayılı 616.132,15 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliği ile adına tespit edilmiştir.
    112 ada 28 parsel sayılı 6.107,68 m2 yüzölçümündeki taşınmazın ... mirasçılarının zilyetliğinde olduğu, ancak, asliye hukuk mahkemesinin 1998/60 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu belirtilerek malik hanesi açık olarak tespit edilmiştir
    Davacılar ... ve ... 29.06.1998 tarihli dilekçe ile; Aralık 1956 tarih 148 sıra nolu tapu kaydına tutunarak ... Köyünde bulunan dava dilekçesinde sınırlarını belirttikleri taşınmazlarına ve içinde bulunan su kaynağına ...nın elattığını ileri sürerek taşınmaza, su kaynağına ve suyun kullanma hakkına yönelik elatmanın önlenmesi istemiyle asliye hukuk mahkemesinde dava açmıştır. Asliye Hukuk Mahkemesi 08.03.2004 gün ve 1998/60 E. - 2004/20 K. sayılı kararla çekişmeli yer hakkında 15.12.2003 tarihinde kadastro tespitinin yapılıp 112 ada 28 parsel numarası verildiği, davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle 3402 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca davanın kadastro mahkemesine devredilmesine karar verilmiştir.
    Kadastro mahkemesince yapılan yargılama sonucu davacıların davasının 112 ada 28 ve 107 ada 11 parsele yönelik olduğu, 107 ada 11 parsel sayılı taşınmazın kadastro sırasında ham toprak niteliği ile adına tesbit edildiği, ... tarafından açılan dava üzerine Kadastro Mahkemesinin 01.06.2004 gün ve 2004/5 E. - 2004/6 K. sayılı kararıyla taşınmazın orman niteliği ile adına tescil edildiği, temyiz incelemesinden geçerek 01.04.2005 tarihinde kesinleştiği, ancak eldeki dosyada davalı olduğundan yanılgı ile eldeki dosya ile birleştirilmeden karar verildiği, anılan kararın davacılar yönünden kesin hüküm oluşturmayacağından 107 ada 11 parselin tutanak aslı getirtilip davalı hale getirildiği, 112 ada 28 parsel yönünden delillerin toplandığı, 107 ada 11 parsel yönünden yeniden keşif ve orman araştırmasının yapılması gerektiğinden 107 ada 11 parsele yönelik davanın eldeki dosyadan ayrılmasına, eldeki dosyada ise çekişmeli 112 ada 28 parselin mülkiyetinin çekişmeli olmadığı, taşınmazın davacılar tarafından yıllardır tarımsal amaçlı kullanıldığı gerekçesiyle ..., ...., ..., ..., ... ve ... mirasçıları adlarına tapuya tesciline, dava konusu taşınmaz içinde yer alan su toplama odasında oluşturulacak 06/03/2006 düzenlenme tarihli Jeoloji Mühendisi .... "in raporunda belirttiği ve farklı dönemlerdeki su debisinin ortalaması olan 2,25 lt/sn suyun 1/5"ine tekabül eden 0,45 lt/sn suyun 30 mm çaplı bir boru ile dışarıya alınarak arazi sahiplerinin ihtiyacına tahsisine, kalan 1,8 lt/sn ve üzeri suyun davalı kurum lehine şehir içme suyu olarak tahsisine, su tahsis rejiminin bu şekilde belirlenmesine, davalı kurumun olağan bakım ve onarım dışındaki belirlenen rejim dışı müdahalelerinin menine, olağan bakım ve onarıma dönük müdahalelere ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili, davalı ... ve dahili davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
    Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu usûl ve kanuna aykırı olarak hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; davacılar, Aralık 1956 tarih 148 sıra nolu tapu kaydına tutunarak ... Köyünde bulunan 107 ada 11 ve 112 ada 28 parsel sayılı taşınmazların adlarına tapuya tescili isteğinde bulunmuşlardır. 107 ada 11 parsel sayılı taşınmaz asliye hukuk mahkemesinin 1998/60 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu halde kadastro sırasında 3402 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca malik hanesinin açık olarak tespit edilip tutanak aslının kadastro mahkemesine gönderilmesi gerekirken ham toprak niteliği ile adına tesbit edilmiştir. ... tarafından açılan dava üzerine Kadastro Mahkemesinin 01.06.2004 gün 2004/5 E. - 2004/6 K. sayılı kararıyla orman niteliği ile adına tescil edilip temyiz incelemesinden geçerek 01.04.2005 tarihinde kesinleşmiş ve tapuda infazı yapılmış ise de bu durum sonuca etkili olmadığı gibi anılan dosyada davacılar taraf olmadığından kesin hüküm de sözkonusu değildir. Açıklanan bu hususlar mahkemeninde kabulündedir. Ne var ki, davacılar 107 ada 11 ve 112 ada 28 parsel sayılı taşınmazlar yönünden de aynı tapu kaydına tutundukları ve taşınmazların malik haneleri açık olduğu halde her iki parsele ilişkin davanın birlikte görülüp 3402 sayılı Kanunun 30/2.maddesi uyarınca tüm deliller toplanarak gerçek hak sahibi/sahipleri adlarına tescile karar verilmesi gerekirken 107 ada 11 parsele ilişkin davanın ayrılması doğru değildir.
    Diğer taraftan 3402 sayılı Kanunun 25/son fıkrası uyarınca yenilik doğurucu hüküm almayı gerektiren işler kadastro mahkemesinin görevi dışındadır. Davalı ..., çekişmeli taşınmazlarda bulunan su kaynağında kadim kullanma hakkına tutunmakta olup mülkiyet iddiasında bulunmamaktadır. Suya elatmanın önlenmesi ve su rejiminin düzenlenmesine ilişkin davalar inşai (yenilik doğurucu) nitelikte olduğundan kadastro mahkemesince bu yönde hüküm kurulamaz.
    Bunlardan ayrı davacıların tutundukları Şubat 1335 daimi 1 sıra nolu sicilden gelen Aralık 1956 tarih 148 sıra nolu tapu kaydı 3/4 paya ilişkin olup kalan ¼ pay Şubat 1335 Daimi 2 sıra nolu tapu kaydı ile ... kızı ... adına kayıtlıdır. Çekişmeli taşınmazların malik haneleri açık olduğundan davada taraf olmayan hak sahibi gerçek veya tüzel kişiler adlarına da tescile karar verilebileceğinden mahkemece 1/4 payın maliki olan ... kızı ...nin kim olduğu, davacılar ve mirasbırakanlarıyla akdi veya ırsi ilişkisinin bulunup bulunmadığı araştırılmadan 112 ada 28 parsel sayılı taşınmazın dayanak 3/4 paya ilişkin tapu kaydındaki maliklerin mirasçıları adlarına tesciline karar verilmiştir. Çekişmeli taşınmazların malik hanesi açık olduğundan gerçek hak sahibi/hak sahiplerinin belirlenmesinde yasal zorunluluk bulunmaktadır.
    O halde öncelikle 107 ada 11 parsele ilişkin davanın temyize konu dava ile birleştirilmesi, daha sonra taşınmazların malik haneleri açık olduğundan davacıların tutundukları 3/4 paya ilişkin tapu kaydı ile 1/4 paya ilişkin Şubat 1335 Daimi 2 sıra nolu tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittilerinin, ayrıca kadastro çalışmaları sırasında revizyon görüp görmediklerinin, revizyon görmüşler ise revizyon parsellerinin kadastro tespit tutanakları, davalı iseler dava dosyalarının tapu müdürlüğünden sorulup getirtilmesi, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede orman kadastrosunun yapılıp yapılmadığının yapılmış ise orman kadastrosuna ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme, sonuçlarının askı ilân tutanakları ve çekişmeli taşınmazları orman sınır noktalarıyla birlikte gösterir orijinalinden renklendirilmiş tahdit haritası örneği Orman İdaresinden getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında halen .... ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi, bulunamaması halinde orman mühendisi, bir harita mühendisi bulunamaması halinde bir fen elemanı ziraat mühendisi ve jeoloji mühendisi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olmadığı yöntemine uygun şekilde belirlenmeli, tapu kayıtları, tarafların delil ve belgeleri uygulanmalı, 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca çekişmeli taşınmazların gerçek hak sahipleri belirlenmeli oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece değinilen şekilde araştırma, inceleme ve uygulama yapılması gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekili ile davalı ... ve dahili davalı ... nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/05/2015 günü oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi