14. Ceza Dairesi 2019/7318 E. , 2020/1673 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Sanığın zincirleme şekilde beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine dair Bilecik Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 15.09.2017 gün ve 2017/220 Esas, 2017/165 Karar sayılı hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin aşamalarda 2009 tarihli eyleme ilişkin Cumhuriyet Savcılığında alınan 30.05.2014 tarihli ifadesinde olayı tam hatırlamadığını söylemesi, kovuşturma evresinde sanığın kıyafetlerini çıkardığını belirtmesine karşılık kendisine ne yaptığını tarif edememesi, savunma ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, ilk derece mahkemesince sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarına teşebbüs suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek sadece çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılması gerekirken zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarına teşebbüs suçundan hüküm kurulması karşısında, anılan karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
Mağdure hakkında İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulundan alınan 27.10.2014 günlü raporda "..."ın 2009-2012-2013 tarihlerinde mağduru bulunduğu olay nedeniyle ruh sağlığının sanık..."ın erken yaşta cinsellik konusunda uygunsuz uyaranlara maruz bırakması (porno göstermek, diğer vb.) ve sanık ..."ün cinsel eylemleri ile birlikte kalıcı ve sürekli olarak bozulduğunun "belirtilmesi karşısında, anılan rapora istinaden sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 103/6. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ile müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 07.11.2018 gün ve 2018/3174 Esas, 2018/1785 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4, 307/5. madde ve fıkraları gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 03.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.