21. Hukuk Dairesi 2018/696 E. , 2019/554 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
A)Davacı istemi;
Davacı, davalı Bakanlığa bağlı olan ve ... ( ... ) ilçesinde bulunan ... İlkokulunda 2011-2012 tarihleri arasında; ... İlkokulunda 2012-2013 tarihleri arasında; ... İlkokulunda 2013-2014 tarihleri arasında ; ... İlkokulunda 2015-2016 tarihleri arasında ücretli öğretmenlik yaptığını, çalıştığı okullarda kadrolu öğretmenlerle aynı saatlerde çalışmasına ragmen,sigorta primlerinin eksik yatırıldığını,eksik ödenen primlerin tamamlanarak hizmetinin tespitinin yapılmasını talep etmiştir.
B)Davalı Cevabı;
Davalı ... Müdürlüğü; davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 89.maddesi kapsamında ücreti karşılığında görev verilen öğretmen olarak çalıştığını,5510 sayılı Yasanın 80/1-h maddesi uyarınca davacının ek ders saati toplamının 7.5 saate bölünmesi suretiyle bulunması gerektiğini ve sigorta priminin de buna göre yatırıldığını, ücretli öğretmenle kadrolu öğretmenin aynı durumda değerlendirilemeyeceğini,hak düşürücü sürenin de dolduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Feri müdahil SGK vekili, 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu, davanın haksız olduğunu, davacının çalışmalarının hizmet cetveline eklenmiş olduğunu, çalışmanın hiçbir duraksamaya neden olmayacak şekilde tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
C)İlk derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı;
İlk Derece Mahkemesince, " 4857 sayılı İş Kanunu 13. maddesinde, işçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda sözleşmenin kısmi süreli iş sözleşmesi olduğu belirtilmiş, 63. maddesinde, genel bakımdan çalışma süresinin haftada en çok 45 saat olduğu, aksi kararlaştırılmamışsa bu sürenin, iş yerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanacağı açıklanmıştır. 13. madde hükmü, anılan mevzuattaki düzenlemelere egemen olan ilkelerle birlikte ele alındığında, ücretli öğretmenlerin çalışma ilişkilerinde, "tam süreli iş sözleşmesi" olarak nitelendirilmeye olanak verecek bir bağımlılığın bulunmadığı, bunların, öngörülen ve önceden belirlenen süre içerisinde bir çalışma yükümlülüğünü kabullendikleri ve ders saati karşılığında ücrete hak kazandıkları belirgindir." belirttiği ilkeler doğrultusunda 1 gün= 7,5 saat esasına göre belirlenmiştir.
İş sözleşmenin zorunlu unsurlarının gerçekleştiği, davacının belirtilen hizmetinin tespitine engel başkaca durum bulunmadığı değerlendirilmekle; Davanın KABULÜ İLE, davacının, davalı ... bünyesinde 2011 yılı Ekim ayında 26 gün, Kasım ayında 24 gün; 2012 yılı Ekim ayı 17 gün; 2013 yılı Ocak ayı 12 gün, Haziran ayı 14 gün; 2014 yılı Ocak ayı 5 gün, Şubat ayı 4 gün; 2015 yılı Mayıs ayı 2 gün, Ekim ayı 1gün, Aralık ayı 1 gün; 2016 yılı Mart ayı 2 gün olmak üzere toplamda 108 gün Sigorta Priminin eksik yatırıldığının TESPİTİNE, karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu ;
İstinaf talebinde bulunan Davalı ... vekili, 5510 sayılı Yasanın 80.maddesi uyarınca davacının ek ders saat toplamının 7,5 saate bölünmesi suretiyle tespit edilmesi gerektiğini,işin niteliğinin tam süreli iş sözleşmesi olgusundan kaynaklanmadığını, Yargıtay içtihatlarının da bu yönde olduğunu,davacının çalışmasının bu yasa maddesine göre hesaplanıp eksiksiz olarak primlerinin ödendiğini,davacının ücretli öğretmen olup çalışmasının sözleşmeli ve vekil öğretmenler ile karıştırılmaması gerektiğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.
Fer’i müdahil ...; Dava konusu uyuşmazlığın haklı ve hukuki herhangi bir yanı bulunmadığını, ücretli öğretmenlerin, 16.06.2006 tarih ve 26378 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ... Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Kararın “Ders ücreti karşılığında görevlendirme” başlıklı 9. maddesine göre atanan ve ek ders karşılığında görev yaptıkları için yine Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünün 09.07.2010 tarih ve 10283 sayılı yazısına istinaden davalı işverence çalıştıkları süreler dikkate alınarak davalı kuruma sigorta prim bildirimi yapılarak yatırıldığından söz konusu davanın yasal dayanaktan yoksun olduğu reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde verilen kararın hukuka aykırı olduğunu , davacının davasında ileri sürdüğü iddiaları kurum kayıtlarına eş değerde belgelerle kanıtlaması gerektiğini, yasal düzenlemelerle kurum aleyhine gereksiz yere masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesinin önüne geçildiğini belirterek davanın reddi yönünde istinaf talebinde bulunmuştur.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı;
Bölge Adliye Mahkemesince "…ücretli öğretmen statüsündeki davacının prim ödeme gün sayıları hesaplanırken , 5510 sayılı Yasanın 80/h maddesi uyarınca toplam aylık çalışma saatleri, 1 gün = 7,5 saat esası üzerinden aylık çalışma gün sayısına dönüştürülerek hesaplanmalıdır. Yargıtay 21.Hukuk Dairesi"nin içtihatları da bu yöndedir. Davacının ..."na bildirilen çalışma gün sayısının, aylık çalışma saati karşılığında aldığı ücretin 1 gün =7,5 saat kuralına göre bölünmesi ile bulunan değerden az olmadığı, bu hali ile eksik bir bildirimin bulunmadığı dosyadaki kayıtlarla sabittir. Bilirkişinin bu kurala uymadan aylık çalışma süresini 30 güne tamamlamak suretiyle prim gün sayasını tespiti belirtilen yasal duruma ve davacının çalışma niteliğine uygun değildir…” gerekçesiyle ;
“Yerel mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353-(1)-b-2 maddesi uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA,
Davanın REDDİNE,” karar verilmiştir.
E)Temyiz;
Davacı temyiz dilekçesinde ; davanın reddine karar verilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesinin vermiş olduğu kararın bozulması gerektiğini belirtmiştir.
F)Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
5510 sayılı Yasa"nın 80/1-j maddesi , "Milli Eğitim Bakanlığına bağlı her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında ilgili mevzuatı çerçevesinde uzman ve usta öğretici olarak çalıştırılanların prim ödeme gün sayısı 30 günü aşmamak kaydıyla, bir takvim ayı içerisinde hak kazandıkları brüt ek ders ücreti toplam tutarının, prime esas günlük kazanç alt sınırına bölünmesi sonucu bulunur. Bu şekilde yapılacak hesaplamalarda tam sayıdan sonraki küsuratlar dikkate alınmaz. " şeklindedir.
5510 sayılı Yasa"nın 80/3-c ve ç bendlerinde " Bu Kanuna göre ilk defa 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanların prime esas kazançlarının hesabında;
c) Açıktan vekil olarak atanan sigortalılar için, (a) bendinde öngörülen unsurlardan ilgili mevzuatı uyarınca ödenen tutarı,
ç) Başka bir kadro ya da görevin ödeme unsurları esas alınmak ve kıyaslanmak suretiyle aylık veya ücret ödenen sigortalılar için; emsal alınan kadro veya görevin prime esas kazanç tutarını geçmemek üzere, bu kazancın aylık veya ücret ödenmesinde öngörülen oranında hesaplanacak tutarı esas alınır. Vekalet veya ikinci görev karşılığında ilgili mevzuatı uyarınca yapılacak ödemeler prime esas kazancın hesabında dikkate alınmaz." düzenlemelerine yer verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 2011/9. ay ila 2016/3. aylar arasında geçen bir kısım çalışmasının davalıya ait 1003267 sicil sayılı işyerinden 30 günün altında Kuruma bildirildiği, puantaj kayıtlarının gönderildiği, yine ek ders ücret bordrolarının 2011/9. ay ve sonrasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, İlk Derece Mahkemesince yapılan araştırma, ekdeki bilgi ve belgeler hüküm kurmaya elverişli olmadığı gibi, Bölge Adliye Mahkemesince davacının prim ödeme gün sayıları belirlenirken toplam aylık çalışma saatlerinin 1 gün= 7,5 saate esasına göre belirlenmesi gerektiği belirtilmiş ise de, puantaj kayıtları ve ücret ödeme belgelerinin tamamı getirtilmeden bu hesaba göre de davacının çalışmasının eksik bildirilip bildirilmediği ortaya konulmadan yazılı şekilde karar verilmiştir.
Yapılacak iş, ilgili İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden ihtilaflı dönemin tamamını kapsayan davacı ile imzalanan tüm sözleşmeleri, ek ders ücret bordrolarını, atama kararlarını, davacının günlük ve haftalık girdiği ders saatlerini gösteren tüm puantaj kayıtlarını getirtmek, davacının ücretinin aylık olarak her ay aynı ücret şeklinde mi aldığı, yoksa her ay girdiği ders saatine göre değişen bir ücret mi aldığını sormak, davacının hangi sıfatla istihdam edildiğini sormak, davacının vekil öğretmen olarak mı ücretle öğretmen olarak mı çalıştığını netleştirmek, ..."ndan davacı ile aynı konumda olan kadrolu sınıf/branş öğretmeninin bir günde ve haftada kaç saat derse girmesi gerektiğini sormak, davacının günlük girdiği ders saatini belirleyerek bununla karşılaştırmak, ..."ndan ihtilaflı dönemde çalışmanın geçtiği okulda kadrolu olarak çalışan öğretmen, müdür, müdür yardımcılarının listesini istemek ve bunların arasından re"sen seçilecek tanıkların beyanlarına başvurmak, davacının ücretinin girdiği ders saatine göre belirlenmesi halinde uyuşmazlığın 506 sayılı Yasa dönemine isabet eden kısmı bakımından 1 gün=7,5 saat çalışma esasından hareketle eksik prim gün sayısını belirlemek, 5510 sayılı Yasa"nın yürürlükte olduğu dönem bakımından ise 5510 sayılı Yasa"nın 80/j hükmüne göre değerlendirme yaparak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar bozulmalıdır.SONUÇ:Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nın 373/2.maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 04/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.