20. Hukuk Dairesi 2015/2571 E. , 2015/4092 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 07.05.2014 günlü hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili Av. ... ve duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.03.2015 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
Davacı, 22.03.2013 günlü dilekçe ile, ... ilçesi, ... köyü 122 ada 25 parsel sayılı 118250 m² yüzölçümlü taşınmazı, 28.01.2010 tarihinde satın alarak dilekçe ekinde sunulan tapu senedini aldığını, her ne kadar tapu sicilinde ve bilgisayar sisteminde ismi görünmese de otomasyon sistem numarası ve ... yevmiye numarası olan tapu resmi senedinin mevcut olduğu, adına tescilin görevli memur tarafından gerçekleştirilmemesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini istemiş, 14.03.2014 tarihli dilekçe ile de, tazminat miktarını 236.500.-TL olarak ıslah etmiştir.
Mahkemece, zararın doğduğu andaki değer üzerinden davanın kısmen kabulüne ve 118.250.-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi uyarınca kabul edilen Devletin sorumluluğu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan güven duygularını sağlamak bakımından, ayın hakkının saptanması, herkese açık tutulmasında tekel hakkı sağlayan bir sicil olması esasına dayanmaktadır. Bu sorumluluk asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan, zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir.
Anılan madde uyarınca Devletin sorumluluğunun kapsamı, tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini izleyen işlemler olup tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda oluşan hataları da kapsamaktadır.
Tapu sicilinin unsurları, TMK"nın 1000 ilâ 1003. maddeleri arasında ve Tapu Sicil Tüzüğünün 7. maddesinde gösterilmiştir. Anılan maddelerde düzenlenen asli ve yardımcı siciller tapu sicili kavramı içinde yer almakta olup, bu siciller üzerinde yapılan işlemler, tapu sicil işlemi niteliğindedir ve bu sicillerin gereği gibi tutulmaması nedeniyle doğan zararlardan Devlet TMK"nın 1007. maddesi uyarınca kusursuz sorumludur.
TMK"nın 706. maddesi, BK"nın 237. maddesi, Tapu Kanununun 26. maddesi ve Tapu Sicil Tüzüğünün 21. maddeleri uyarınca, taşınmazın mülkiyetinin devrini amaçlayan işlemler, resmî şekilde yapılması gerekir.
Tapu Sicil Tüzüğünün 16. maddesi uyarınca “Kanunlarda veya bu Tüzükte belirlenen istisnalar dışında, yazılı istem olmadıkça tapu sicili üzerinde işlem yapılamaz.”
Somut olayda; davacı tarafından ... köyü 122 ada 25 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak mülkiyetinin alındığı, ancak görevli memur tarafından gerekli işlemlerin yapılmadığından zararının oluştuğu ve bu zarardan Devletin sorumlu olduğu iddiasıyla TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteminde bulunulmuştur. Devletin sorumluluğunun doğabilmesi için, az yukarıda belirtilen ve tapu sicili kavramı içinde yer alan asıl ve yardımcı sicillerin tutulmasından kaynaklanan bir zararın oluşması gerekir. Davacı tarafından ilgili taşınmazın mülkiyetinin kendisine devri için kendisi veya yetkili vekili tarafından, yazılı bir istemin bulunması, bu istem sonucunda resmî senet düzenlenmesi ve bu senet düzenlendikten ve taraflarca imzalandıktan sonra Tapu Sicil Tüzüğünün 23. maddesi uyarınca yevmiye defterine kaydedilmesi ve tapu kütüğünde gerekli tescil işleminin yapılması gerekir. Bundan ayrı olarak, Tüzüğün 76/3 maddesi uyarınca yevmiye defterine kaydedilerek yapılan düzeltmelerde tarih ve yevmiye numarası, düzeltmeler siciline kaydedilerek yapılanlarda ise, bu sicilin numarası düzeltilen işlemin üzerine “....” şeklinde başlayarak yazılır. Düzeltme ile ilgili belgeler taşınmaza ait dosyada saklanır. Tüzüğün 78. maddesi uyarınca ise yevmiye defterine yazılması gerekmeyen düzeltmelerin sebebi, düzeltmeler siciline kaydedilir. Tapu maliki hak sahibinin ilgili taşınmazın mülkiyetini, davacı tarafa satış suretiyle devretmesine ilişkin yazılı bir talepte bulunmadığı gibi bu isteme ilişkin olarak resmi bir senet düzenlenmediği, davacı tarafça bildirilen yevmiye defterindeki tarih ve numarada ...tarafından ipotek terkini işlemi yapıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, tapu sicili kavramı içinde yer alan ve devletin sorumluluğunu gerektiren ana veya yardımcı sicillerin tutulmasına yönelik görevli memurun işlem yapması veya yapmamasından kaynaklanan bir hata ve bu hata nedeniyle oluşan bir zarar bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı .... verilmesine, taraflarca hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilâmının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/05/2015 günü oy birliği ile karar verildi.