21. Hukuk Dairesi 2013/18979 E. , 2014/820 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Zonguldak 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 20/06/2013
NUMARASI : 2012/672-2013/278
Davacı, kesilen aylığın yeniden bağlanmasına, biriken aylıkların tahsiline, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ...... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının aldığı ölüm aylığını, 5510 sayılı Kanunun 56/2 fıkrası uyarınca iptal eden kurum işleminin iptali ile kesilen aylığının tekrar bağlanılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, “davacının 2006 yılında boşandığı, boşanma sırasında ve sonrasında Ereğli İlçe merkezinde çocuğu ile yaşadığı, uzun süreli kanser hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü ve bu tedavilerinin devam ettiği, boşanma kararı ile hükmedilen nafakanın düzenli olarak tahsil edildiği, dinlenen tüm davacı tanıklarının somut ve inandırıcı beyanlarının, tutanak ve davalı tanığı muhtar C.. A.. ve diğer davalı tanığı A.. Y.."ın beyanları ile teyid edildiği, tesbite dayanak muhtar beyanının yargılama sürecinde gerek beyan sahibinin bu beyanından dönmesi gerekse diğer delillerle çürütüldüğü, kurum işleminin dayanağı kalmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda; Mahkemece 08.03.2012 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği, kararın davalı vekili tarafından temyiz edildiği, Dairemiz tarafından 06.11.2012 tarihinde “davacı ile boşandığı eşinin birlikte yaşayıp yaşamadığını tespit için, ayrıntılı araştırma yaparak sonucuna göre karar vermek gerektiği” belirtilerek hüküm bozulmuştur.
Bozma kararından sonra yapılan araştırmada; davacı adına, .....Mah., .... Sok., No: 64 Karadeniz Ereğli adresindeki su aboneliğinin Kurum işleminden hatta dava tarihinden sonra 07.02.2012 tarihinde başladığı, aynı şekilde .... Mah. ... Sok. No:77/2 Karadeniz Ereğli adresindeki aboneliğinde 07.03.2013 tarihinde başladığı, 19.02.2013 tarihli Jandarma tutanağında; “Kızılcapınar"dan gelen müzekkere cevabında davacının eski eşinin ikametgâhını 2007 yılında ..... Köyü-Kdz. Ereğli adresine aldırdığı ancak bu adreste hiç oturmadığı, bu nedenle davacı ile birlikte fiilen bir arada yaşayıp yaşamadığı hususunun araştırılamadığının” belirtildiği, .....Köyünde yapılan araştırma sonucu tutulan 21.02.2013 tarihli tutanakta; “davacının boşandığı eşi M.. A.., ... Köyünde tek başına yaşadığı, davacı G.. A..Ereğli Merkezde oğlu M.. A.. ile kaldığı, davacının yılda bir kez köye gelip M.. A.. ile kaldığının” belirtildiği, bu tutanağın muhtar ve azalar tarafından imzalandığı, davacı ile eşinin 21.10.2007 tarihli seçimdeki adreslerinin aynı (....Mah. No: 19/202 Karadeniz Ereğli) olduğu, 2009, 2010 ve 2012 yıllarındaki seçimlerde davacının adresinin ....Mah. ... Sok. No: 77/2 Karadeniz Ereğli şeklinde olmasına rağmen boşandığı eşininkinin ...Köyü şeklinde olduğu, Karadeniz Ereğli Belediyesi Mali Hizmetler Müdürlüğü tarafından davacının boşandığı eşinin bildirilen adresinin, davacının su aboneliğini üzerine aldığı adres olan .... Mah. Kayalık Sok. No: 77 Karadeniz Ereğli şeklinde olduğu, bu adresin kayıt tarihinin 31.12.2008 olduğu görülmüştür.
Karadeniz Ereğli Belediyesi Mali Hizmetler Müdürlüğü tarafından davacının eşinin bildirilen adresi olan ve boşanmadan sonra 31.12.2008 tarihinde kaydedildiği anlaşılan ... Mah. Kayalık Sok. No: 77 Karadeniz Ereğli adresindeki su aboneliğinin 07.03.2013 tarihinde davacı adına kayıt edildiği, öncesinde kimin adına kayıtlı olduğunun araştırılmadığı, beyanları kontrol memurunun raporuna dayanak teşkil eden kamu görevlisi olan Muhtar C.. A..’ın “davacının 05.02.2010 tarihine kadar fiilen M.. A.. ile ... Köyünde ikamet ettiğini” belirten 05.08.2011 tarihli kolluk tutanağında da imzasının olduğu, her ne kadar tanık olarak alınan beyanında; davacı ile eşinin ayrı yaşadığı şeklinde beyanda bulunmuş ise de, bu beyanına diğer beyanları karşısında neden itibar edildiğine dair haklı ve kabul edilebilir bir sebebin dosyaya yansımadığı, davacı adına olan su aboneliklerin edinme tarihinin Kurum işleminden hatta dava tarihinden sonraki bir tarih olduğu, bu yerlerin kimin adına tapulu olduğu, öncesinde aboneliklerin kimin adına olduğunun araştırılmadığı, 21.02.2013 tarihli jandarma tutanağında; “davacının boşandığı Mehmet Aktaş’ın Ramazanlı Köyünde tek başına yaşadığı, davacı G...A... Ereğli Merkezde oğlu M.. A.. ile kaldığı, davacının yılda bir kez köye gelip M.. A.. ile kaldığının” belirtildiği, ancak bir kimsenin boşandığı eşin yanında kalmasının Türk kültür, örf ve adetlerine uygun olmadığı, tutanağın altında imzası olan azaların dinlenilmediği, buna göre birlikte yaşama olgusunun yeterince araştırılmadığı anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, davacı ile boşandığı eşinin Kurum işleminden önce birlikte yaşayıp yaşamadığını tespit için ayrıntılı araştırma yaparak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.