3. Hukuk Dairesi 2012/23514 E. , 2013/1722 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 12.425 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir.Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; tarafların murisi ..."ın vefatı öncesinde tedavisi nedeniyle tüm masraflarının ve özel araç ile gidiş geliş, ... da ikamet ve yaklaşık 45 gün içerisinde hastaneye gidiş geliş şehir içi yol ücreti, diğer hastane giderleri, murisin ölümü sonrasında ambulans cenaze nakli ve dini vecibeler masraflarının müvekkili tarafından karşılandığını belirterek yapılan tüm masrafın 14.200 TL olup, müvekkilinin payı düşüldükten sonra 12.425 TL lik kısmın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, ayrıca müvekkili tarafından ... Hastanesine (hastane masrafı teminatı için) verilen 3.400 TL"lik senedin muris adına verildiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, "... dava konusu olan İbni Sina Hastanesine yapılan ödemeler, yol gideri, diğer hastanelere yapılan ödemeler, ambulans ve cenaze giderleri ile dini vecibeler nedeniyle yapılan giderlerin eda davasıyla davalı mirasçılardan talep edilmesi mümkün iken borçlu olduklarının tespiti istenilmiştir. Eda davasının açılabileceği hallerde tespit davası açılamaz, bu nedenle davacı tarafın tespit davasına ilişkin talebi hukuki yarardan yoksundur. Ancak tespit talebinin haklılığı kabul edilse bile...Hastanesine verilen ödenmemiş senet de dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan bütün harcamalar bağış veya ahlaki vazifenin ifası kapsamındadır. BK."nın 62. maddesi gereğince Borçlu olmadığı şeyi ihtiyariyle veren kimse hataen kendisini borçlu zan ederek verdiğini ispat etmedikçe onu istirdat edemez. Müruru zamana uğramış olan bir borcu eda yahut ahlaki bir vazifeyi ifa için verilen şey, geri alınamaz. Mahkememizce yapılan değerlendirmede davacı tarafından yapıldığı iddia edilen harcamaların mahiyeti eksik borç hükmündedir ve dava edilemez, ..."" gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Başkasının borcunu ödeyen kişi, borçlu kendisine yetki vermemiş olsa bile borçlunun temsilcisi sıfatıyla hareket etmiş olacağından, borçluya karşı vekaletsiz iş gören sıfatıyla BK. 413 (6098 sayılı BK"nun 529.) maddesi gereğince istemde bulunabilecektir. (HGK. 27.02.2002 gün ve 2002/3-118 E. 2002/131 K.)
Davada 13.03.2004 tarihinde ölen muris ..."ın tedavisi nedeniyle ve ölümü sonrasındaki cenaze nakli ve diğer dini vecibeler nedeniyle oluşan masraflarının davacı tarafından karşılandığı ileri sürülmektedir. Yasal mirasçılar, murisin borçlarından kişisel olarak sorumludurlar. (TMK. m. 599/2) Davacı tarafından yapıldığı iddia olunan murisin tedavi masraflarının ve tedavi nedeniyle yapılan ödemeler ile murisin ölümü sonrasında yapılan masrafların usulünce ispatı halinde, vekaletsiz işgören davacı , mirası kabul etmiş olan diğer yasal mirasçılardan miras payları oranında yapmış olduğu ödemeleri geri isteyebilecektir.
Şu halde mahkemece, davanın eda davası olduğu ve davacının söz konusu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, iddia ve savunma doğrultusunda taraf delilleri ve özellikle murisin tedavisi sırasında ve ölümü sonrasında davacı tarafından yapıldığı iddia edilen masraf ve ödemelere ilişkin olarak tüm delillerin usulünce toplanarak, oluşacak sonuç dairesinde işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.