3. Hukuk Dairesi 2012/23110 E. , 2013/1771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
...
Dava dilekçesinde fazla haklar saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL birleşen dava ile 35.469 TL tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, davacının dava konusu 177 parselin bir kısmını haricen satın aldığını ve üzerine yapı inşa ettiğini, kayıt maliki davalı adına açtığı temliken tescil davasının (... Asliye 3.Hukuk Mahkemesinin 2003/16-83 sayılı dosyası) red edilerek kesinleştiğini, iyiniyetli malzeme sahibi olması nedeniyle, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla yaptığı yapı bedeli olarak şimdilik 10.000 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevabında; davalının taşınmazı önceki malik ...."ten haricen satın aldığını, ...."in taşınmazı tapuda ...."e devrettiğini, davalının da taşınmazı ... satın aldığını, bu el değiştirmenin gerçek bir satış olmadığının davacı tarafından açılan temliken tescil davasın da da ispatlanamadığını, davacının tazminat talebinin ayni bir hak olmadığını, davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, davacının evi ruhsatsız ve projesiz yaptığını, kusurlu olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.
Yargılama sırasında davalının vefat etmesi nedeniyle mirasçıları davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkemece yapılan keşif neticesinde; hesaplanan tazminat miktarı nazara alınarak davacı vekili asıl dava dışında kalan 35.469 TL tazminatın tahsili için 06.12.2010 tarihinde davalılar aleyhine ek dava açmıştır.
Davalılar vekili, davacı aleyhine davaya konu yerle ilgili ecrimisil davası açıldığını, davanın bekletici mesele yapılmasını ayrıca ek dava yönünden zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davacının dava konusu taşınmazın 500 m² lik kısmını, davalıların murisi ..."ten satın aldığı ve üzerine bina yaptığı kabul edilerek asıl davanın kabulüne, ek davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı ..."in murisi ...."ten haricen satın aldığı taşınmaz üzerine yapı yapması nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların tazminini talep etmektedir. Davacı binadan tahliye edilmedikçe yaptığı faydalı ve zorunlu masrafları isteyemez. Davalılar vekili yapının davacı tarafından işgal edilmesi nedeniyle davacı aleyhine ecrimisil davası açıldığını belirterek, davanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir. Bu durumda mahkemece ecrimisil dosyası getirtilerek davacının taşınmazı halen işgaline devam edip etmediği belirlendikten sonra neticesine göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir (HGK.17.10.2007 gün, 13-661 Esas-726 Karar).
Ayrıca; davalılar vekili 06.12.2010 tarihinde açılan ek davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle zamanaşımı def"inde bulunmuştur. Zamanaşımı, bir hakkın belli bir sürede kullanılmaması nedeniyle dava edilebilme niteliğinden yoksunluk durumu olup, burada hak sona ermemekte sadece dava edilebilme niteliği ortadan kalkmaktadır. Hakkın ileri sürülebilmesine engel olduğundan zamanaşımının öncelikle çözümlenmesi uygun olacaktır. İşgalin devam edip etmediği hususunun zamanaşımını etkileyip etkilemeyeceği üzerinde de durulması gereklidir. Davalıların ek dava yönünden zamanaşımı savunmalarının incelenmesi gerekirken, mahkemece bu savunma hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden işin esasının incelenmiş olması bozma nedenidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.