Esas No: 2022/5660
Karar No: 2022/4100
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5660 Esas 2022/4100 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5660 E. , 2022/4100 K."İçtihat Metni"
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Müşteki ...’u kasten yaralama ve ... Uç’u kasten yaralamaya teşebbüs suçlarından sanık ... hakkında basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle yapılan yargılama sonunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-e maddeleri uyarınca 9 ay hapis ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-e, 35. maddeleri uyarınca 2 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Mustafakemalpaşa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 10.05.2021 tarihli ve 2020/382 Esas, 2021/294 Karar sayılı kararlarına karşı Adalet Bakanlığının 10.03.2022 tarihli ve 2021/28225 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.04.2022 tarihli ve 2022/42575 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesinin 5. fıkrasında "...Yukarıdaki fıkralara göre belirlenen ceza üzerinden sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanarak sonuç ceza belirlenir.." şeklindeki düzenleme ile sonuç cezanın nasıl belirleneceğinin düzenlendiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Basit yargılama usulü" başlıklı 251/3. maddesinde "Beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkemece duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın, Türk Ceza Kanunu'nun 61’inci maddesi dikkate alınmak suretiyle, 223’üncü maddede belirtilen kararlardan birine hükmedilebilir. Mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklindeki düzenlemede öngörülen ve takdiri olmayan indirim oranının sonuç ceza belirlendikten sonra uygulanması gerektiği anlaşılmakla,
Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 251/3. maddesi uyarınca basit yargılama usulünün uygulanmasına 13.11.2020 tarihli tensip zaptıyla karar verildiği anlaşılmakla, sanık hakkında hükmedilen sonuç cezalardan dörtte bir oranında indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, fazla ceza tayin edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararların bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık hakkında Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 06.11.2020 tarihli iddianamesi ile müşteki ...’a yönelik olası kast ile yaralama, müşteki ... ’a yönelik kasten yaralamaya teşebbüs suçlarından dava açılmış olması, müştekinin kolluk ifadesinde “...eşime saldırmaya başladı. Ben ayırmak için araya girdiğim sırada ... eşime doğru elinde bulunan cep telefonunu fırlattı. Bu telefon benim alnıma gelerek kanamaya sebep oldu.” şeklinde beyanda bulunması, mahkemece basit yargılama usulü uygulanarak sanığın müşteki ...’ye yönelik eyleminin kasten yaralama olarak kabul edilmiş olmasına göre; sanığın müşteki Yaşariye’ye yönelik eyleminin olası kast ile mi kasten mi gerçekleştirdiğinin belirlenmesi yargılanmayı gerektirdiğinden yargılamanın genel yargılama usulüne göre yapılması yerine basit yargılama usulüne göre yürütülmesi hususunun da kanun yararına bozma sebebi yapılıp yapılmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, takdir hakkı kullanıldıktan sonra diğer kanun yararına bozma istemlerinin incelenmesine, 30.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.