12. Ceza Dairesi 2019/2186 E. , 2021/1207 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Dava Tarihi : 18/03/2016
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 13.021,93 TL maddi, 13.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/41 Esas – 2016/39 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının İnsan Ticareti Yapma suçundan 12.04.2012 – 02.04.2013 tarihleri arasında 354 gün gözaltına ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 10.02.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacının 50.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 13.021,93 TL maddi, 13.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin davanın reddi gerektiğine, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti ödenmesi gerektiğine sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Her ne kadar CMK"nın 144/1-a maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup tazminata engel oluşturmayacak ise de, mahsup edilen sürenin hükmolunacak tazminat miktarının tayininde dikkate alınması gerektiği nazara alındığında, UYAP ortamında yapılan sorgulamada davacının tutuklu kaldığı süre içerisinde ve daha sonraki tarihlerde hükümlü olarak cezaevinde bulunduğunun anlaşılması karşısında davacının gözaltı ve tutukluluk süresinin diğer bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediğinin tereddüde yer verilmeyecek şekilde araştırılmasında zorunluluk bulunması,
2-Osmaniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 29.03.2016 tarihli ve Adana E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 29.03.2016 tarihli cevabi yazılarında davacının tazminata esas tutuklama müzekkeresinin 06.09.2012 – 02.04.2013 tarihleri arasında infaz gördüğünün bildirilmesi karşısında, davacının bu süreler için tazminata hak kazandığı gözetilmeden infaz tüm tutukluluk süresi için tazminata hükmedilmesi,
3-29/05/1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup, bu hakkın asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağı ancak ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken ve ilgili davada temyizen incelenebilecek haklardan olduğundan, ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamında ayrıca dava konusu edilemeyeceğinin belirtilmiş olması karşısında, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında, beraatine hükmedilen davacının kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğu gerekçesiyle ""5.100,00"" TL vekalet ücretinin davacı lehine hüküm altına alınması,
4-Gerekçeli karar başlığında, ""koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası"" olan dava türünün ""5271 Sayılı CMK’nın 141 ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemi"" olarak yazılması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.