4. Hukuk Dairesi 2020/562 E. , 2020/2968 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Asıl ve birleşen dosyada davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/01/2012 ve 20/01/2012 günlerinde verilen dilekçeler ile trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen 20/04/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkili ...’ün sevk ve idaresindeki araçla davalının işleteni ve sürücüsü olduğu kamyonun kaza yaptığını ve olay sebebiyle yolcu olan müvekkili ... ile sürücü ...’ün ciddi şekilde yaralandığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; 16/01/2014 tarihli davanın kısmen kabulü ile davacı ... lehine 10.000 TL ve davacı ... lehine 2.500 TL manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin kararın, taraflarca temyizi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 03/10/2016 gün, 2014/9188 esas ve 2016/8431 karar sayılı, davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarının davacıların maluliyetleri dikkate alındığında az olduğu ve daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği yönündeki bozma ilâmına uyularak, davanın kısmen kabulü ile davacı ... lehine 20.000 TL ve davacı ... lehine 5.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davacıların dava dışı sigorta şirketine karşı açtıkları maddi tazminat davasına ilişkin dosyada alınan maluliyet raporlarında; davacı ...’ün %54 oranında sürekli maluliyeti ve iyileşme süresinin 2 yıl 6 ay, davacı ..."in ise %14,3 oranında sürekli maluliyeti ve iyileşme süresinin 6 ay olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.
Olay tarihinde yürürlükte olan BK’nın 47. maddesi hükmüne göre, hakimin manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. 22/06/1996 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Diğer yandan hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda; olay tarihi, olayın gerçekleşme şekli, davacıların yaralanma dereceleri, davalının kusur durumu ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.