Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/17049
Karar No: 2022/7404
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/17049 Esas 2022/7404 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2020/17049 E.  ,  2022/7404 K.

    "İçtihat Metni"


    Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Düzce 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/05/2018 tarihli ve 2018/204 esas, 2018/212 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 15/09/2020 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında, 31/07/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 13/01/2015 tarihli ve 2014/9915 soruşturma, 2015/11 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3.maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına kesin olarak karar verildiği, kararın şüpheliye 13/02/2015 tarihinde tebliğ edildiği, 06/02/2015 tarihinde infazı için Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
    2- Düzce Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, uyarılmasına rağmen yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi nedeniyle dosyanın kapatılmasına karar verilerek Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
    3- Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararı kaldırılarak 27/04/2015 tarihli ve 2014/9915 soruşturma, 2015/1501 esas, 2015/134 sayılı iddianame ile, sanığın cezalandırılması istemiyle Düzce Çocuk Mahkemesine kamu davası açıldığı,
    4- Düzce Çocuk Mahkemesinin 19/01/2016 tarihli ve 2015/225 esas,2016/25 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 31/2 ve 62/1.maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 3 yıl denetime tabi tutulmasına karar verildiği, sanık müdafiinin karara itiraz ettiği, mercii Düzce 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 14/03/2016 tarihli ve 2016/204 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilerek 14/03/2016 tarihinde kesinleştiği,
    5- Sanığın denetim süresi içerisinde 01/09/2016 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Düzce Çocuk Mahkemesinin 18/04/2017 tarihli ve 2016/368 esas,2017/78 sayılı kararı ile mahkûmiyetine karar verildiğinin ihbar edilmesi üzerine;
    Düzce Çocuk Mahkemesinin kapatılması nedeniyle dosyanın devredildiği Düzce 2. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 22/05/2018 tarihli ve 2018/204 esas, 2018/212 sayılı kararı ile, hükmün açıklanmasına, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 31/2, 62/1 ve 50/1-a maddeleri gereğince 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verildiği, kararın istinaf edilmeden kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın allak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/01/2015 tarihli ve 2014/9915 soruşturma, 2015/11 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/3. maddesi uyarınca şüpheli hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetimli serbestlik tedbirini ihlâl etmekte ısrar ettiği gerekçesiyle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 31/2 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına dair Düzce Çocuk Mahkemesinin 19/01/2016 tarihli ve 2015/225 esas, 2016/25 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/03/2016 tarihli ve 2016/204 değişik iş sayılı kararının 14/03/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 01/09/2016 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1, 31/2, 62 ve 52. maddeleri gereğince 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Düzce 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/05/2018 tarihli ve 2018/204 esas, 2018/212 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre;
    Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 23/12/2019 tarihli ve 2019/5427 esas, 2019/8638 karar sayılı ilâmında "...somut olayda kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının tebliğ edildiği, ancak erteleme kararında ve tebliğ evrakında erteleme kararına itiraz hakkı bulunduğunun gösterilmediği, Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce uyarılı ilk başvuru davetiyesi tebliğ edildiği ancak bu aşamada da şüpheliye erteleme kararına itiraz hakkı bulunduğunun hatırlatılmadığı ve TCK’nın 191/4. maddesi uyarınca kamu davası açılma koşulları oluştuğu gerekçesiyle dava açılarak yapılan yargılama sonucunda mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmışsa da, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına şüphelinin itiraz hakkının bulunduğu, bu nedenle erteleme kararında itiraz mercii ve süresiyle birlikte itiraz hakkının gösterilmesi gerektiği, somut olayda ise kararda itiraz hakkı belirtilmediği gibi ne soruşturma ve denetimli serbestlik sürecinde ne de kovuşturma sırasında hiçbir aşamada itiraz hakkı bildirilmeden yargılamanın sonuçlandırıldığı anlaşılmış olup, karar içeriğindeki yasa yolu bildirimi de usulsüz olduğundan, bu kararın şüpheli tarafından öğrenilmiş olmasına rağmen, kesinleştiğinden söz edilemez. Bu durumda usulüne uygun bir tedavi ve denetimli serbestlik infaz süreci de bulunmadığından, TCK’nın 191. maddesinin 4. fıkrası uyarınca kamu davası açılma koşulunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir." şeklinde belirtildiği üzere, 5237 sayılı Kanun'un 191/2. maddesi uyarınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına suça sürüklenen çocuğun itiraz hakkının bulunduğu, bu nedenle erteleme kararında itiraz hakkının gösterilmesi gerektiği, somut olayda ise ne soruşturma ve denetimli serbestlik sürecinde ne de kovuşturma sırasında hiçbir aşamada sanığa bu hakkının bildirilmediği, bu hâliyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği cihetle, mahkemesince, açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden durma kararı verilerek, geçerli tebligat işlemleri yapılarak denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Düzce 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 22/05/2018 tarihli ve 2018/204 esas, 2018/212 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi:
    Şüpheli hakkında, 31/07/2014 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 13/01/2015 tarihli ve 2014/9915 soruşturma, 2015/11 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının 5 yıl süre ile ertelenmesine, 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, şüphelinin yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi nedeniyle kamu davasının açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, Düzce Çocuk Mahkemesinin 19/01/2016 tarihli ve 2015/225 esas, 2016/25 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1, 31/2 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 14/03/2016 tarihinde kesinleşmesinden sonra, sanığın denetim süresi içerisinde 01/09/2016 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine Düzce 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/05/2018 tarihli ve 2018/204 esas, 2018/212 sayılı kararı ile, hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1, 31/2, 62 ve 52. maddeleri gereğince 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
    28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK'nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların itiraz yolu açık olmak üzere verilmesi ve şüpheliye ve zorunlu müdafiine tebliğ edilmesi gerektiği, şüpheliye, hakkında verilen karara karşı itiraz hakkı tanınmadan ve kendisine tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, şüpheli hakkında Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/01/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin karar her ne kadar şüpheliye tebliğ edilmiş ise de, kararın kesin olarak verildiği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru hakkı tanınmadığı, ayrıca, kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karara yaşı küçük şüphelinin ve dolayısıyla şüpheliye soruşturma aşamasında CMK’nın 150/2.maddesi uyarınca atanan zorunlu müdafiinin de itiraz hakkının bulunduğu, itiraz hakkının kullanılabilmesi için yaşı küçük şüpheliyi “temsilen” zorunlu müdafiine de ilgili kararın tebliğ edilmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle erteleme kararı kesinleşmediğinden, mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere “durma kararı” verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
    D-) Karar:
    Açıklanan nedenlerle; kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi uyarınca “kamu davasının durmasına” ve “şüpheliye ve zorunlu müdafiine kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve tedaviye tabi tutulmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi ve infazının sonucunun beklenilmesi için Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan, Düzce 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 22/05/2018 tarihli ve 2018/204 esas, 2018/212 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,
    08/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi