17. Hukuk Dairesi 2015/5281 E. , 2017/8119 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ...’un alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 19.10.2012 tarihinde davalı ...’a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacı bankanın teminatlardan alacağını tahsil etmesi gerektiğini, davalı borçlunun sahibi olduğu şirket ile müvekkili şirketin ticari ilişkileri bulunduğunu ve müvekkili şirketin alacaklı olduğunu, aralarında dava konusu taşınmazın satışına yönelik 19.10.2012 tarihli protokol düzenlendiğini, borcun ödenmesi durumunda taşınmazın ve kendisi tarafından verilen çekin karşılıklı olarak iade edileceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, davacıya olan borcuna karşılık ipotek verdiğini, ipotekle ilgili ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/1325 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, dosyadaki kıymet takdirine göre gayrimenkulün değerinin 1.900.000 TL olarak tespit edildiğinin bunun borcu karşılamaya yettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre, icra takiplerinin dava tarihinden önce kesinleştiği, geçici aciz vesikasını sunulduğu ve kati aciz vesikasının karar Yargıtaydan dönünceye kadar davanın her aşamasında sunulabileceği, bilirkişi raporu ile malların alacağı karşılamadığının belirlendiğini, ayrıca alacağın tamamını karşıladığının icra dairesinden de talep edilip, mallara tedbir konulabileceği ve geçici aciz belgesinin de iptal edilebileceği, ancak bu yönde bir iptal kararının olmadığı, İcra İflas Kanunu 279/son ve 280 maddeleri gereğince tasarruftan istifade eden kimse borçlunun hal ve vaziyetini aciz halinde olduğunu bilmediğini ispat ederek tasarrufun iptalini engelleyebileceği, ancak dava konusu olayda davalı ..."un da kendi beyanlarıyla da anlatıldığı üzere davalı taraf borçlunun ödeme güçlüğü içinde olduğunu bildiği, kendi borçlarının bir kısmını karşılamak üzere dava konusu taşınmazı temlik aldığını belirttiği ve iptal şartlarının oluştuğu, satış değeri gerçek değer arasında bariz fark olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön şartların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Bu tür davalarda İİK 277 vd maddeleri uyarınca dava sonunda davacı alacaklının alacak ve fer"ilerini karşılayacak şekilde iptal kararı verilir.
Somut olayda; davacı alacaklı banka, dava dışı şirketlerin müteselsil kefili olarak davalı borçlu ... aleyhine ... 15. İcra Müdürlüğünün 2013/4584 (721.249,69 TL), ... 17. İcra Müdürlüğünün 2013/5235 (35.162,13 TL), 2013/5245 E (257.663,24 TL) ve 2013/5247 (21.945,00 TL) sayılı dört adet dosyası ile icra takipleri başlatıldığı, davalı ... vekili tarafından temyiz aşamasında, davacı alacaklı banka ile davalı borçlu ... ile dava dışı......AŞ arasında düzenlenen az yukarıda yazılı icra dosyalarında yer alan borçların tasfiyesine ilişkin dört adet “Kredi Borçlarının Tasfiyesi Sözleşmesi” ibraz edildiği, bu sözleşmelerin 2. maddesinde borcun tasfiye şeklinin düzenlendiği (... ... 15. İcra Müdürlüğünün 2013/4584 ve ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/1325 sayılı dosyaları için 626.683,31 TL., ... 17. İcra Müdürlüğünün 2013/5247 sayılı dosyası için 4.652,90 TL., 2013/5245 sayılı dosyası için 23.825,00 TL. ve 2013/5235 sayılı dosyası için 36.458,00 TL olarak ödemelerin kabul, beyan ve taahhüt edildiği,) sözleşmelerin vade sonunun 30.06.2015 tarihi olarak belirlendiği, yine sözleşmelerin 5. maddelerinde eldeki tasarrufun iptali davasının temyiz edilmeyeceği, temyiz edilmiş ise temyiz talebinden feragat edileceği, diğer davalının kararı temyiz etmemesini, şayet temyiz etmişse temyiz talebinden feragat edilmesini sağlayacağı şeklinde düzenlemenin de yer aldığı, bu sözleşmelerin davacı bankanın da kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Diğer taraftan davacı alacaklı bankanın kredinin teminatı olarak ipotek aldığı ve ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/1325 sayılı dosyası ile takip yaptığı, takip dosyası sonucunun ve alacaklı tarafından tahsilat yapılıp yapılmadığının, yine davacı borçlu ... ile dava dışı şirketlerin icra dosyalarından haciz konulan malların bulunduğu, bu hacizler sonucunda davacı alacaklının payına düşen bir miktarın olup olmadığının, dosyadaki belge ve bilgilerden anlaşılamadığı, dosyada yaptırılan bilirkişi incelemesinin de dava konusu üç icra dosyasını içermediği anlaşılmaktadır.
O halde, yukarıda açıklanan hususlar gözönüne alınarak, davacı banka ile davalı borçlu... ve dava dışı şirket arasında yapılan sözleşmeler değerlendirilmek ve davacının alacağı ile ilgili araştırma yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazların kabulü ile hüküm BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 25.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.