3. Hukuk Dairesi 2012/23139 E. , 2013/2400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Asıl davada müdahalenin men"i kal ve 10.000 TL ecrimisilin, birleşen dava da ise 10.000 TL tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl davada davalı ... .yönünden istemin reddine, diğer davalı .... A.Ş. yönünden ecrimisil isteminin kısmen kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan .... AŞ. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; davalı ... AŞ. nin kullanmakta olduğu enerji nakil hattını, rızası bulunmamasına rağmen müvekkil şirkete ait fabrika arazisi içindeki işçi dinlenme alanının üzerinden geçirdiğini, can ve mal güvenliği açısından tehlike arz eden enerji nakil hattının mevcut güzergâhta kurulmasına müsaade eden diğer davalı ...’ında, bu durumdan sorumlu bulunduğunu ileri sürerek; enerji nakil hattının kaldırılması suretiyle müdahalenin men"i ayrıca dava tarihinden geriye doğru beş yıllık dönem için şimdilik 10.000 TL ecrimisilin ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili, birleşen 2008/121 Esas sayılı davada ise; dava dışı elektrik dağıtım şirketinin, trafo üzerinden direkt olarak enerji alan kişi ve kurumlara % 5 oranında indirim sağladığını, ancak davalı ... AŞ. nin izin almaksızın enerji nakil hattını müvekkil şirkete ait fabrika arazisi içinden geçirmesi nedeniyle müvekkilinin bu indirimden faydalanılamadığını ileri sürerek; davalı şirketin haksız eylemi nedeniyle Eylül 2007 ila Ocak 2008 tarihleri arasındaki dönem için fazladan ödenilen enerji bedeline karşılık olmak üzere şimdilik 10.000 TL tazminatın ticari faizi ile birlikte davalı şirketten tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin, 13.09.1991 tarih ve 206 sayılı belge ile fabrikasını besleyen enerji nakil hattından davalı şirketin elektrik almasına izin verdiğini savunarak; asıl ve birleşen davaların reddini dilemiştir.
Davalı .... vekili; müvekkili şirkete karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddini dilemiştir.
Mahkemece, asıl davada; davalı ... .’ın davada taraf sıfatının bulunmadığı, diğer davalı şirket yönünden ise; 1991 yılında kurulmuş bulunan enerji nakil hattının güzergâhının dava sırasında değiştirilmiş olması nedeniyle müdahalenin men"i talebinin konusuz kaldığı, davacı şirketin ise 14.11.2007 tarihinde keşide ettiği ihtara kadar davalı şirketin bu kullanımına zımnen muvafakat ettiği, bu nedenle davacı şirketin 14.11.2007 ila dava tarihi olan 26.03.2008 arasındaki dönem için davalı ... AŞ. den ecrimisil talep edebileceği, birleşen davada ise tazminatı gerektirecek herhangi bir bulgu saptanamadığından talebin reddinin gerektiği gerekçe gösterilerek; davanın ... yönünden reddine, müdahalenin önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4.772 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... AŞ. den alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın yasal olmayan tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı ... AŞ. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davalı şirketin, kullanmakta olduğu enerji nakil hattını davacı şirketin rızasına dayalı olarak 1991 yılında inşa ettiği, 14.11.2007 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile var olan bu rızanın geri alındığı, buna rağmen davalı şirketin enerji nakil hattının güzergahını değiştirmeyerek davanın açılmasına sebebiyet verdiği gözetildiğinde; ecrimisil talebi yönünden davalı şirketin 14.11.2007 ila dava tarihi olan 26.03.2008 arasındaki dönemde tahakkuk edecek ecrimisilden sorumlu tutulması gerekir. Esasen, bu husus mahkemenin de kabulündedir. Ne var ki mahkemece; bu dönem için belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, davaya konu 26.03.2003 ila 26.03.2008 tarihleri arasındaki dönem için belirlenmiş olan ecrimisile hükmedilmesi suretiyle gerekçeye aykırı karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 18.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.