16. Hukuk Dairesi 2014/14808 E. , 2015/3117 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 113 ada 277 parsel sayılı 2.879.067,41 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. Davacılar ..., vs vekili kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve tapu kaydına dayanarak çekişmeli taşınmazın müştereken davacılar adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 113 ada 277 parsel sayılı taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve vs. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın mera vasfında olduğu kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki niza, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup olmadığı ve değilse zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği konusundadır. Çekişmeli taşınmaz mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. Yargılama sebebiyle arazi başında dinlenen yerel bilirkişi ve zilyetlik tanıkları çekişmeli taşınmazın davalı ve maliki evvelinin zilyetliğinde olduğunu, çayır olarak kulanıldığını ifade etmişlerdir. Mahkemece taşınmazın mera niteliğinde olduğu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin hüküm ifade etmeyeceği, davacılar yararına belgesiz zilyetlikle mülk edinme sınırının dolduğu kabul edilmiş, bu nedenle yerel bilirkişi ve tanık sözlerine itibar edilmemiştir. Bir yerin kamu orta malı niteliğinde mera olduğu yetkili merci tarafından düzenlenen tahsis belgesi veya kadim kullanma ile belirlenir. Taşınmaz hakkında mera tahsis belgesi yoksa komşu köyden seçilecek yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları marifetiyle taşınmaz başında öncesinin kadim mera olup olmadığı araştırılmalıdır. Öte yandan, davacılar dava dilekçesinde tapu kayıtlarına dayanıp, dilekçe ekinde tapu kayıtları sunduğu halde, tapu kayıtlarının oluşum nedenini de gösterecek şekilde tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte varsa haritaları getirtilmemiş, çekişmeli taşınmaz başında yapılan keşif sırasında bu kayıtlar uygulanmamış ve çekişmeli taşınmaz bölümünün tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı denetlenmemiştir. Doğru sonuca varılabilmesi için, davacıların dayandığı tapu kayıtları, tesisinden itibaren bütün tedavülleri ve varsa haritaları ile birlikte getirtilmeli, bundan sonra mahallinde yaşlı, yansız, yöreyi iyi bilen komşu köy veya kasabalarda ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve uzman teknik bilirkişiler huzuru ile keşif icra olunmalıdır. Keşif sırasında davacıların dayandığı tapu kayıtları, komşu tüm parseller de dikkate alınmak suretiyle, 3402 sayılı Yasa"nın 20. maddesinde belirtilen esaslar çerçevesinde yerel bilirkişi aracılığı ile yöntemince uygulanmalı, tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmaz bölümlerini kapsayıp kapsamadığı ve kapsamının neresi olduğu belirlenmeye çalışılmalı, taşınmazın davacıların tutunduğu tapu kayıtlarının kapsamında kalması halinde kaydın oluşum nedeni üzerinde durulmalı ve fen bilirkişisine keşfi izlemeye elverişli harita düzenlettirilmeli, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin kamu orta malı niteliğinde mera olup olmadığı ve taşınmazdaki zilyetliğin süresi ve şekli etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tespite ve yargılama sırasında toplanan diğer delillere aykırı sonuca varıldığı takdirde tespit bilirkişileri ile yargılama sırasında dinlenen tüm yerel bilirkişi ve tanıklar arazi başında ve yüzleştirme yapılmak suretiyle dinlenip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, uzman ziraat mühendisinden taşınmazın niteliğini belirtir ayrıntılı rapor alınmalı, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmaksızın karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 01.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.