MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin olarak Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 22.12.2010 gün ve 2009/5951 Esas 2010/7149 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin kesinleşmiş alacağı nedeni ile borçlu dava dışı ... Konut Yapı Kooperatifi aleyhine takibe geçtiklerini, adı geçen borçlu ile davalılar arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini ve dava dışı kooperatifin, anlaşma uyarınca davalı arsa maliklerine isabet eden taşınmazları tamamladığını, ancak davalı arsa maliklerinin kendilerine düşen edimleri yerine getirmediklerini, bu nedenle de müvekkilinin alacağını tahsil edemediğini, dava açma zarureti doğduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapularının borçlu kooperatif adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, cevap dilekçelerinde dava dışı kooperatifin üzerine düşen edimlerini yerine getirmediğini, müvekkillerinin mağdur edildiğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davalılar ile dava dışı yüklenici kooperatif arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin TMK"nun 634. BK"nun 213, Tapu Kanunu"nun 26 ve Noterlik Kanunu"nun 60. maddeleri uyarınca resmi şekilde yapılmadığı ve bu nedenle geçersiz olduğu, ayrıca dava dışı yüklenicinin sözleşme uyarınca yükümlülüğünü % 70 oranında yerine getirdiği, böylece BK"nun 364. maddesi uyarınca yüklenicinin işi teslim edememesi nedeni ile bunun karşılığında alacak hakkı olan tapu iptali ve tescil talebinde bulunamayacağı, bu nedenle İİK"nun 94. maddesine dayalı olarak açılan davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 22.12.2010 gün 2009/5951 Esas 2010/7149 Karar sayılı hükmü ile onanmıştır.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 5,70 TL harç ve takdiren 203,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 15.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.