Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/4621
Karar No: 2022/3551
Karar Tarihi: 16.05.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/4621 Esas 2022/3551 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/4621 E.  ,  2022/3551 K.

    "İçtihat Metni"

    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)


    Kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ... (...)'nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-b, 31/2, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 1.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 23. maddesi gereğince 3 yıl denetime tâbi tutulmasına dair Ermenek Asliye Ceza Mahkemesinin 26.11.2014 tarihli ve 2014/244 Esas, 2014/287 Karar sayılı kararının 19.12.2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun 19.06.2015 tarihinde işlediği kasıtlı bir suçtan mahkûmiyetine karar verildiğinin ihbar edilmesi üzerine yapılan yargılama neticesinde, hükmün açıklanarak, 5237 sayılı Kanunun 86/2, 86/3-b, 31/2, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 1.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ermenek Asliye Ceza Mahkemesinin 25.03.2021 tarihli ve 2021/48 Esas, 2021/199 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 10.03.2022 tarihli ve 2021/8978 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.04.2022 tarihli ve 2022/40823 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    1) Suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu 14.04.2014 tarihinde işlediği, anılan tarih itibariyle 12-15 yaş gruba aralığında bulunduğu, 17.07.2014 tarihinde savunmasının alındığı, hakkında verilen 26.11.2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 19.12.2014 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 19.06.2015 tarihinde yeniden suç işlediği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile denetim süresi içerisinde suç işlediği tarih arasında dava zamanaşımı süresinin 5271 sayılı Kanun'un 231/8-son cümlesi gereğince duracağı, 5237 sayılı Kanun'un 66/2 ve 66/1-e maddeleri uyarınca dava zamanaşımının 4 yıl, anılan Kanun'un 66/2, 66/1-e ve 67/4. maddeleri gereğince olağanüstü dava zamanaşımı süresinin ise 6 yıl olduğu, sanığın sorgusunun yapıldığı tarih ile hükmün açıklandığı tarih arasında zamanaşımını kesen başkaca bir sebep bulunmadığı, bu haliyle zamanaşımının durduğu 19.12.2014 ile 19.06.2015 tarihleri arasındaki 6 ay sürenin, suça sürüklenen çocuğun sorgusunun yapıldığı 14.04.2014 tarihinden hükmün açıklandığı 25/03/2021 tarihine kadar geçen 6 yıl 11 ay 11 günlük süreden mahsup edilmesi sonrasında, olağan ve olağanüstün dava zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu gözetilmeksizin, suça sürüklenen çocuk hakkında düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde,
    Kabule göre de;
    2) 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendinde yer alan “Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlar.” şeklindeki düzenleme gereğince, 5237 sayılı Kanun'un 86/3-b maddesinde düzenlenen beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı yaralama suçunun failin suça sürüklenen çocuk olması halinde uzlaştırma kapsamında kaldığı nazara alındığında, 5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesinde yer alan "Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253'üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı kasten basit yaralama suçunu 14.04.2014 tarihinde işlediği, suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 26.11.2014 tarihinde verilip 19.12.2014 tarihinde kesinleştiği, 19.06.2015 tarihinde yeniden suç işlediği, zamanaşımının 5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi gereğince 19.12.2014 ilâ 19.06.2015 tarihleri arasında durduğu, deneme süresinde işlenen suç tarihi olan 19.06.2015 tarihinden itibaren zamanaşımının yeniden işlediği anlaşılmakla; durma süresi de gözetildiğinde 14.10.2020 tarihinde 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddeleri gereğince 6 yıllık kesintili dava zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekmiştir.
    Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; suça sürüklenen çocuk hakkında kasten yaralama suçundan Ermenek Asliye Ceza Mahkemesinin 25.03.2021 tarihli ve 2021/48 Esas, 2021/199 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince KANUN YARARINA BOZULMASINA ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi