3. Hukuk Dairesi 2013/99 E. , 2013/2641 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Asıl dava dilekçesinde 500,00 TL tazminatın yasal faizi, birleşen davada ise 5.000 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm asıl ve birleşen dosya davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Asıl dava dilekçesinde; davacı ..."ın maliki bulunduğu ...mevkiinde kain 2354 parsel sayılı taşınmaza davalı kurum tarafından kamulaştırma yapılmaksızın trafo binası yapıldığı, taşınmaza malik olduğu 07.07.2010 tarihinden söz konusu taşınmazın kamulaştırıldığı 17.02.2011 tarihine kadar, davalı tarafından yapılan trafo binası nedeniyle taşınmazın kullanılmaz hale geldiği ileri sürülerek, 500 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Birleşen dava dilekçesinde ise; davacı ..."ın maliki bulunduğu .... mevkiinde kain 2354 parsel sayılı taşınmaza davalı kurum tarafından kamulaştırma yapılmaksızın trafo binası yapıldığı, taşınmaza malik olduğu 07.07.2006-07.07.2010 tarihleri arasındaki dönemde, davalı tarafından yapılan trafo binası nedeniyle taşınmazın kullanılmaz hale geldiği ileri sürülerek, 5.000 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; Kamulaştırma Kanununun 38. maddesinde öngörülen 20 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının Anayasa Mahkemesince iptal edilen 38.maddesi uyarınca; İdarece kamulaştırmasız el konulan taşınmazın fiilen el koyma tarihinden itibaren 20 yıllık sürenin geçmesi halinde malik, zilyet veya mirasçılarının her türlü dava haklarının düşeceği, Anayasa Mahkemesinin 04.11.2003 tarihli iptal kararının resmi gazetede yayınlandığı tarihten önce 20 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle davacı ve birleştirilen dosya davacısının ecrimisil talep edemeyeceği gerekçesiyle davaların hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Ecrimisil, kötü niyetli şagilin ödemekle sorumlu bulunduğu tazminattır. Bu nedenle ecrimisil davaları haksız fiil benzeri davalar olup, TMK"nun 995.maddesinde ve 08.03.1950 gün ve 22/4 sayılı YİB kararında da kabul edildiği gibi, başkasına ait şeyi haksız olarak kullanmış olan ve bu kullanımı iyi niyete dayanmayan kimse o şeyi elinde tutmuş olmasından doğan zararları tazmin ile yükümlüdür.
Ecrimisil alacağı, mülkiyetin aynına sıkı sıkıya bağlı bir hak değildir. Mülkiyet hakkı devredildikten sonra da doğmuş bulunan ecrimisil alacağı ile ilgili dava açılabilir.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun hak düşürücü süreye ilişkin 38.maddesi Anayasa Mahkemesinin 10.4.2003 tarih ve 2002/112 E., 2003/33 K.sayılı kararı ile iptal edilmiş, takiben 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren ve geçmişe etkili olan Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına dair 5999 sayılı Kanun hükümlerine göre, davacıların tapu kaydı ile sahip olduğu mülkiyet hakları devam ettiğine ve dava konusu taşınmazın 40,45 m² lik bölümünün davalı kurum tarafından trafo binası yapılmak suretiyle kamulaştırılmaksızın fiilen el konulduğunun anlaşıldığına göre mahkemece; davacılar tarafından davaya konu edilen dönemde davacıların mülkiyet hakkının var olduğu gözetilerek davalının haksız işgali nedeniyle mahallinde yapılacak keşif ve alınacak uzman bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.