Davacı, SSK."lı hizmetleri hariç 01.05.1994 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01.05.1994 tarihinden itibaren dava tarihi 25.05.2005 tarihine kadar SSK’lı çalıştığı süreler hariç 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 01.07.2000 tarihi itibariyle sigortalılığının başlatılarak SSK zorunlu sigortalılığı ile çakışmasının olmadığı 01.10.2004 tarihine kadar olan dönemde 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalılığının tesbitine karar verilmiştir.
Davanın, yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre, sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır. Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir.
2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre, kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 22.04.2005 tarihli Ziraat Odası kaydının bulunduğu, Tarım Kredi Kooperatifine üyeliğinin bulunmadığı, sattığı ürün bedellerinden ilk prim kesintisinin 20.06.2000 tarihinde yapıldığı, sonraki yıllarda; 2001 yılında ürün bedelinden prim kesintisinin yapıldığı başkaca kesintinin yapılmadığı görülmektedir.
Mahkemece kesintinin bulunduğu, 01.07.2000-31.12.2001 tarihleri arasındaki dönem yönünden verilen tesbit kararı yerinde ise de prim kesintisinin bulunmadığı 2002,2003,2004 yılları yönünden 2926 sayılı yasa’nın 10.maddesinde belirtilen kayıtlar bulunmadığı ve tarımsal faaliyet bu madde kapsamında kanıtlanmadığı halde bu yılların soyut tanık beyanı ve zabıta araştırmalarına dayalı olarak kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1.paragrafının silinerek, yerine, “Davanın kısmen kabulü ile, davacının ilk Bağ-Kur prim kesintisinin yapıldığı 20.06.2000 tarihini takip eden aybaşı olan 01.07.2000 ile 31.12.2001 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında Bağ-Kur tarım sigortalı sayılması gerektiğinin tespitine” tarih ve sözcüklerinin yazılmasına:
Hüküm fıkrasına 5.paragraf olarak “ 450,00YTL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı Bağ-Kur Genel Müdürlüğüne verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 02.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.