11. Hukuk Dairesi 2012/17740 E. , 2013/23510 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 33. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19/06/2012 tarih ve 2011/221-2012/147 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirkete ait ... -Muğla adresindeki otel niteliğindeki işyerinin "İnşaat All Risk (car) Sigorta Poliçesi kapsamında davalı ... şirketince sigortalandığını, işyerinde 21/04/2009 tarihinde meydana gelen yangının daha sonra kontrol altına alındığını, rizikonun gerçekleştiğinin, davalıya 21/04/2009 tarih ve 6214 sayılı tutanak ile bildirildiğini, olay sonrasında davalı şirket tarafından yaptırılan eksper incelemesi sonucu; 50.252 EURO ödeneceğinin beyan edildiğini, bu konuda davalı şirkete makbuz ve ibraname yollandığını, otel yangınında zarar gören Barlar sokağı kısmı ile ilgili çıkartılan ayrıntılı keşif özetlerinde (inşaat, mekanik, tesisat, elektrik, data ve telefonyapısal kablolama, yangın tüpü harcaması) uğranılan zararın 267.642,40 TL olduğunun tespit edildiğini, bu tespit kapsamında kendilerine yapılan ödeme ile çıkan zarar arasında fahiş fark olduğunun görüldüğünü, elektronik kontağı neticesinde ortaya çıkan zararın sigorta şirketi tarafından çok çok altında tazmin edilmesinin tatmin edici olmadığını, davalı ile yapılan görüşmelerin sonuç vermediği ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL nin 21/04/2009 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu poliçe üzerinden anlaşılacağı üzere sigortalı inşaat üzerinde Akbank N.V ve Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası A.Ş. adlarına konulan rehin bulunduğunu, davanın kısmen ya da tamamen kabulü halinde hak sahibi olan dain-i murtehin sıfatına haiz bankaların hakkının ihlal edilmiş olacağını, bu sebeple bu şahısların muvafakatının alınmasının gerektiğini, esas yönünden ise taraflar arasında düzenlenen İnşaat All Risk sigorta poliçesi kapsamında dava konusu otelin inşaat işlerinin yapımı sırasında doğacak zararların teminat altına alındığını, yaptırılan eksper incelemesi sonucu toplam hasarın 210.199,74 TL olduğunun belirlendiğini, hasar bu miktar olmakla birlikte sigorta poliçesi gereği ödenmesi gereken 50.252 EURO"nun davacıya ödenerek tazmin sorumluluğunun yerine getirildiğini, ayrıca davacının talep ettiği hasar bedelinden Sovtaj bedelinin düşülmediğini, poliçede muafiyet olmasına rağmen göz önünde bulundurulmadığını, eksik sigorta mevcutken eksik sigorta kurallarının dikkate alınmadığını, bu kapsamda hasar tutarından 6.647,47 TL sovtaj bedeli indirildiğini, ayrıca eksik sigorta bedeli olan 30.000 EURO"nun hasar tarihi itibarıyla inşaat değerinden indirildiğini, ayrıca 7.500 EURO yangın ve hırsızlık halinde uygulanacak muafiyet bildirimi yapıldığını, böylelikle davacının iddia ettiği hasar bedelinin gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalı tarafından davacıya ait otel inşaatının İnşaat All Risk sigortası kapsamında sigortalandığı, otel inşaatında meydana gelen 21/04/2009 tarihindeki yangın sonucu oluşan hasarın söz konusu sigorta poliçesi teminatı kapsamında kaldığı, bilirkişi raporlarında ayrıntıları ile açıklandığı üzere hasar sonrası düzenlenen eksper raporunda belirlenen hasar kalemlerinin kadrimaruf olduğu, oluşan hasar miktarının poliçedeki sigorta değerini aşmakta olduğu, TTK 1288. madde uyarınca bu durumda sigorta değerinin sigorta bedeline oranlanarak istenebilecek tazminat tutarının belirlenmesi gerektiği, ayrıca dayanak sigorta poliçesi hükümleri kapsamında sovtaj bedeli ve eksik sigortadan doğan muafiyetinde mahsup edilmesi gerektiği, bu kapsamda talep edebilecek hasar bedelinin bilirkişi raporlarında belirlendiği üzere hasar tarihine en yakın inşaat keşif icmal değeri üzerinden belirlenmesi gerektiği, bu şekilde yapılan hesaplama ile talep edebilecek hasarın 56.137,52 EURO olması gerektiği, davalı şirketin ise 50.152 EURO ödeme yaptığı, bakiye kısmın davalı şirket hasar tarihinde riskin gerçekleştiğinden haberdar olmakla bu tarihten itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsili gerektiği, ancak davacı talebinin istenebilecek hasar miktarının altında bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 10.000 TL"nin 21/04/2009 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 534,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 25/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.