Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8263
Karar No: 2013/23537
Karar Tarihi: 26.12.2013

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/8263 Esas 2013/23537 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı ve eşi, Germen Ltd. Şti.'ndeki tüm hisselerini davalılara devrederek şirket ortaklıklarının sona erdiği ancak davalıların SGK borçlarını ödememeleri nedeniyle ödeme yaptıklarını belirterek tahsilini talep etmişlerdir. Mahkeme, davalıların ortağı olduğu döneme ait olmayan kamu borcu nedeniyle bilmedikleri borçtan sorumlu bulunmasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, kamu borcunun sermaye payının devrinden önceye ait olması, kanundan kaynaklanan müteselsil sorumluluğu etkileyici bir unsur olmadığını belirterek mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir. 6183 sayılı Kanun'un 35. maddesinin 2. ve 3. fıkraları ise şirketin sermaye payını devreden ve devralan ortaklarının kamu borçlarından ötürü fer’i nitelikte olmakla birlikte alacaklı kamu kurumuna karşı müteselsilen borçlu olacaklarını hükme bağlamaktadır.
11. Hukuk Dairesi         2013/8263 E.  ,  2013/23537 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08.02.2013 tarih ve 2012/49-2013/56 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı ve eşinin hisselerini 02.03.2004 tarihi itibarı ile davalılara devrettiklerini, sözleşme ile davacının hisseleri aktif ve pasifleri ile birlikte devir ettiğini, ancak davalıların SGK borçlarını ödememeleri nedeni ile 20.285,00 TL ödeme yaptığını, anılan ödemenin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılardan ..., duruşmalar sırasında alınan imzalı beyanında, dava dışı ..."in dava konusu borcu ödeyeceğine dair kendilerine söz verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalılardan ... ise davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalıların ortağı olduğu döneme ait olmayan ve devir tarihi itibarı ile şirket pasifinde bulunmayan kamu borcu nedeni ile bilmedikleri borçtan sorumlu bulunmasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, 5510 sayılı Kanun’un 88. maddesi delaletiyle 6183 sayılı Kanun’un 35. maddesi uyarınca davadışı Germen Zahire ve Tekstil İth. İhr. Ltd. Şti.’ne ait olmakla birlikte şirketin eski ortağı olan davacı tarafından ödenen 2000-2001 yıllarına ilişkin sigorta primlerinin, şirketin davalı ortaklarından rücuen tahsili istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamı uyarınca, davacı ve eşi ...’in Germen Ltd. Şti.’ndeki tüm hisselerini 02.03.2004 tarihli devir senedi ile davalılara devrederek şirket ortaklıklarının sona erdiği, anılan şirketin Eylül 2004 tarihi itibariyle vergi kaydının re’sen terkin edildiği, keza şirketin yeni ortakları olan davlılar tarafından alman 19.04.2010 tarihli karar ile şirketin tasfiyeye girdiği, dava tarihi itibariyle tasfiye işlemlerinin devam etmekte olduğu, SGK tarafından düzenlenen 03.01.2012 tarihli iki ayrı ödeme emri uyarınca ödenmeyen prim borçları ve gecikme zamları nedeniyle şirket aleyhine icra takibine girişildiği, davacının ise şirketin takip borçlarına karşılık 30.01.2012 ve 31.01.2012 tarihli iki ayrı havale ile toplam 20.285 TL’yi SGK’ya ödemiş bulunduğu anlaşılmakta olduğu gibi belirtilen vakıalar taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir.
    Konuyla ilgili 6183 sayılı Kanun’un 35. maddesinin 2. ve 3. fıkraları, şirketin sermaye payını devreden ve devralan ortaklarının kamu borçlarından ötürü fer’i nitelikte olmakla birlikte alacaklı kamu kurumuna karşı müteselsilen borçlu olacaklarını hükme bağlamıştır. Anılan kanun maddeleri uyarınca, kamu borcunun sermaye payının devrinden önceye ait olması, kanundan kaynaklanan söz konusu müteselsil sorumluluğu etkileyici bir unsur değildir. Bu durumda, davalıların sermaye payı devralan ortak sıfatıyla davaya konu kamu borcundan davacı ile birlikte SGK’ya karşı müteselsilen sorumlu olduklarının kabulü gerekir.
    Öte yandan, davalı yanca bu yolda bir savunma ileri sürülüp kanıtlanmadığı da gözetilerek, davadışı limited şirketin tasfiye halinde olduğu ve çıkarılan ödeme emirlerine karşın, kamu borcunun, uzun süredir gayrifaal durumda olduğu anlaşılan tasfiye halindeki şirketten tahsil edilemediği yahut edilemeyeceğinin kabulü gerekir.
    Şu halde, davacının sermaye payını devreden ortak sıfatıyla, davalılar ve davadışı ölen ortak ... ile birlikte müteselsil olarak sorumlu olduğu kamu idaresine yaptığı ödemelerin hissesini aşan kesimini, ödeme ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 146 vd. maddelerinde belirtilen esaslar dairesinde, diğer müteselsil borçlulara rücu etmesinde yasaya bir aykırılık bulunmadığı gibi, davalılar ile sermaye payını devreden diğer ortak ... arasında düzenlendiği anlaşılan ve aksi davalılarca ileri sürülmeyen “Tutanak” başlıklı belge içeriğinin davalılar bakımından devirden önceye ait borçların ödenmesi konusunda devreden ortaklara yönelik bir taahhüt niteliğinde olup olmadığı dahi tartışılmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamış, davacı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazının kabulüyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, mahkeme karannın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi