Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/4564 Esas 2022/3328 Karar Sayılı İlamı

(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)


Nitelikli hırsızlık, açıktan hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/2020 tarihli ve 2020/105 değişik iş sayılı içtima kararıyla 9 yıl 105 ay hapis cezasına hükümlü ...'nın, iş bu cezasının infazı sırasında, Dazkırı (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 2001/56 Esas, 2002/8 sayılı dosyasında gözaltında ve tutuklulukta geçen sürelerinin hâlen infaz edilmekte olan cezasından mahsup edilmesi talebinin kabulü anılan dosyada tutuklu kaldığı sürelerin, halen infaz edilmekte olan cezasından mahsup edilmesine dair Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesinin 18/03/2020 tarihli ve 2000/56 Esas, 2002/8 sayılı kararı ile ilgili olarak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/09/2007 tarih ve 214-181 sayılı ve 17/04/2004 tarih ve 32-97 sayılı kararlarında belirtildiği üzere, infaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek yapılan incelemede,
1-Dosya kapsamına göre,
4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun 4/6. maddesinde yer alan; "İnfaz hâkimliklerinin görevleri şunlardır: ... (Ek:14/4/2020-7242/4 md.)(2) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin mahsup, ceza zamanaşımı ve hükümlünün ölümü hâllerinde verilecek kararlar da dahil olmak üzere hâkim veya mahkeme tarafından verilmesi gerekli kararları almak ve işleri yapmak." şeklindeki düzenlemenin, aynı Kanun'un geçici 2. maddesi gereğince 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanacağı ve Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesinin incelemeye konu kararının yürürlük tarihinden önce 18/03/2020 tarihinde verilmiş olduğu nazara alındığında,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 107/15-a maddesine göre sanık hakkında içtima kararını veren ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin aynı şekilde şartla tahliye kararının geri alınmasına ve mahsup talebi hakkında da karar vermekle yetkili ve görevli olduğu gözetilmeden, Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesince karar verilmesinde,
2-Kabule göre de;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 63. maddesinde “Hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş süreler hükmolunan hapis cezasından indirilir” şeklinde düzenleme yer aldığı, bununla birlikte mahsup işleminde önemli olan hususun, mahsup yapılacak mahkumiyete konu olan suçun, tutuklu kaldığı suçtan dolayı verilecek hükmün kesinleşmesinden önce işlenmesi olduğu, somut olayda hükümlünün halen infaz edilmekte olan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2011 tarihli ve 2009/1519 Esas, 2011/506 sayılı kararında suç tarihinin 14/11/2009, ... 7. Asliye Ceza
Mahkemesinin 20/02/2013 tarihli ve 2012/676 Esas, 2013/110 sayılı kararında suç tarihinin 01/06/2012, ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/05/2012 tarihli ve 2009/3 Esas, 2012/624 sayılı kararında suç tarihinin 25/02/2008, Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2011 tarihli ve 2009/293 Esas, 2011/281 sayılı kararında suç tarihinin 25/04/2008, Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin 22/03/2011 tarihli ve 2009/292 esas, 2011/280 sayılı kararında suç tarihinin 19/04/2008, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2011 tarihli ve 2011/191 Esas, 2011/723 sayılı kararında suç tarihinin 22/11/2010, Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinin 06/10/2011 tarihli ve 2009/293 Esas, 2011/281 sayılı kararında suç tarihinin 25/04/2008, Acıpayam 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/12/2011 tarihli ve 2011/149 Esas, 2011/501 sayılı kararında suç tarihinin 29/03/2011, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 01/03/2019 tarihli ve 2016/17 Esas, 2019/113 sayılı kararında suç tarihinin 31/08/2014 olduğu, talep üzerine mahsubuna karar verilen tutukluluk süresinin ait olduğu kararın kesinleşme tarihinin incelenmesinde ise, Dazkırı (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 22/01/2002 tarihli ve 2001/56 Esas, 2002/8 sayılı kararının kesinleşme tarihinin 24/04/2002 olduğunun anlaşılması karşısında, mahsubuna karar verilen ilamın kesinleşme tarihinin infaz edilmekte olan mahkumiyete ilişkin suç tarihlerinden önce olduğu, başka bir deyişle hükümlünün mahsubunu istediği ilam kesinleştikten sonra halen cezalarını infaz etmekte olduğu yeni suçları işlemiş olduğu cihetle, mahsup şartının oluşmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15/02/2022 gün ve 94660652-105-03-1400-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesinin 18/03/2020 tarihli ve 2000/56 Esas, 2002/8 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29/04/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.