20. Hukuk Dairesi 2016/8951 E. , 2016/11946 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; ... mahallesi 60 ada 52, 55 ve 96 parsel sayılı taşınmazların bir bütün halinde davacılar tarafından tasarruf edilmekte iken kadastro tespitleri sırasında, 52 parsel olması gerektiği gibi ... mirasçıları adına tespit edilirken, 96 sayılı parselin 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği tarla vasfında Hazine adına tespit edildiği ve 55 sayılı parselin ise tarla vasfında Hazine adına tescil edildiğinin anlaşıldığı, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kapsamında kalan taşınmazlar hakkında yapılan düzenlemeden yararlanmak isteyen davacının hak kaybına uğrama ihtimali karşısında, ... Cumhuriyet mahallesi 60 ada 96 parsel sayılı taşınmazın zilyedinin ... mirasçıları olduğunun, 60 ada 55 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği "Orman vasfını kaybeden" taşınmazlardan olduğunun ve ... mirasçıları tarafından zilyet olunduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile ... ilçesi, Cumhuriyet mahallesi, 60 ada 96 parsel sayılı taşınmazın eksik gösterilen zilyetlik kaydının iptali ile ölü ... mirasçılarının zilyetliğinde bulunduğunun tespiti ile beyanlar hanesine tesciline, ... ilçesi, Cumhuriyet mahallesi, 60 ada 55 parsel sayılı taşınmazda 21/06/2013 havale tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilip, kırmızı renkle boyanan 20104,25 m²"lik alanın 2/B vasfında olduğunun ve ölü ... mirasçılarının zilyetliğinde bulunduğunun tespiti ile beyanlar hanesine tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taşınmazın 2/B niteliğinde olduğunun ve taşınmazdaki zilyetliğin tesbitine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 20.04.1989 tarihinde ilân edilmiş sınırlaması yapılmış ormanlarda 2/B uygulaması ile henüz sınırlanması yapılmamış ormanlarda kadastro ve 2/B uygulaması ile aplikasyon yapılmıştır.
Mahkemece, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine aykırı olarak hüküm kurulmuştur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 298/2"de "Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz." düzenlemeleri mevcuttur. Yargılamanın sona erdirildiği 23.01.2014 tarihli 8. celsede "Davacının davasının kabulüne" denilerek hüküm tefhim edilmiş, sonradan açıklanan gerekçeli kararda ise "Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile" denilerek hüküm kurulmuş, böylece gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olacak şekilde oluşturulmuştur. Asıl olan duruşma tutanağına yazılıp taraflara tefhim olunan karardır. Tefhim ile birlikte yargılamadan elini çekmiş olan hâkim tefhim ettiği kararı taraflara tebliğ etmek durumundadır. Sonradan yazılan gerekçeli kararın kısa karara uygun olması
zorunludur. 10.04.1992 gün ve 1991/7 E. - 1992/4 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, tefhim edilen kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olmasının gerektiği öngörülmüştür. Asıl talepler bakımından kısa kararda hükmedilmeyen bir hak ve yükümlülüğün gerekçeli kararda hüküm altına alınmış olması veya tersi bir durumun çelişki teşkil etmediğini söylemek olanaklı değildir. İçtihadı birleştirme kararında; çelişkinin varlığı tesbit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu sebeple bozulması gerektiğine işaret edilmiştir. Bu sebeple, mahkemece bozmadan önceki kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak suretiyle bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 12/12/2016 günü oy birliği ile karar verildi.