Esas No: 2022/898
Karar No: 2022/6770
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/898 Esas 2022/6770 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2022/898 E. , 2022/6770 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Sivas 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2020 tarihli ve 2020/259 esas, 2020/429 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 06/01/2022 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1-Şüpheli ... hakkında, 23/07/2018 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Sivas Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 19/06/2019 tarihli ve 2019/8412 soruşturma, 2019/152 sayılı karar ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararda itiraz süresinin 7 gün olarak gösterildiği, kararın şüpheliye 26/06/2019 tarihinde tebliğ edilerek 09/07/2019 tarihinde tedbirin infazı için Sivas Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2-Sivas Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başladığı, Müdürlüğün 13/07/2020 tarihli ve 2019/329 DS sayılı yazısı ile, tedbirin infazının 12/07/2020 tarihinde tamamlandığının bildirildiği,
3-Şüphelinin 20/07/2020 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması ve uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle belirlenmesi üzerine erteleme kararının kaldırılarak, Sivas Cumhuriyet Başsavcılığının 11/09/2020 tarihli ve 2019/8412 soruşturma, 2020/2520 esas, 2020/1719 sayılı iddianamesi ile Sivas 7. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3-Sivas 7. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 17/11/2020 tarihli ve 2020/259 esas, 2020/429 sayılı kararı ile; sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 25/11/2020 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ...’ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Sivas 7. Asliye Ceza
Mahkemesinin 17/11/2020 tarihli ve 2020/259 esas, 2020/429 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında 23/07/2018 tarihinde işlediği atılı suç sebebiyle verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karar her ne kadar şüpheliye 26/06/2019 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, tebligatın isim ve imzadan imtina eden komşuya tebliğ edildiği, beyanda bulunan komşunun açık kimliğinin tebliğ mazbatasında gösterilmesi gerektiği, bu haliyle tebligatın usulsüz olduğu, ayrıca söz konusu kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin karara karşı itiraz yoluna başvuru süresinin 15 gün yerine 7 gün olarak belirtilmek suretiyle şüphelinin yanıltıldığı, usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmaması nedeniyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair kararın kesinleşmediği cihetle, mahkemesince, açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden durma kararı verilmesi yerine sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Sivas 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2020 tarihli ve 2020/259 esas, 2020/429 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Şüpheli ... hakkında, 23/07/2018 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Sivas Cumhuriyet Başsavcılığınca 19/06/2019 tarihli ve 2019/8412 soruşturma, 2019/152 sayılı karar ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, şüphelinin 20/07/2020 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması ve uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle belirlenmesi üzerine Sivas Cumhuriyet Başsavcılığının 11/09/2020 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda Sivas 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2020 tarihli ve 2020/259 esas, 2020/429 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararı uyarınca, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği dikkate alınarak yapılan incelemede;
Şüpheli hakkında verilen "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı, somut olayda, şüpheli hakkında verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararda itiraz yoluna başvuru süresinin 15 gün yerine 7 gün olarak belirtilmek suretiyle şüphelinin yanıltıldığı, Anayasanın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması başlıklı 40.maddesindeki düzenleme ile 5237 sayılı TCK'nın 191/2. maddesi ve 5271 sayılı CMK’nın 171, 172 ve 173. maddeleri uyarınca, başvurulacak kanun yolunun, merciinin, başvuru şekli, süresi ve bu sürenin başlangıcının açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesi gerekmekte olup; "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararda kanun yolu başvuru süresinin şüpheliyi yanıltacak biçimde “7 gün” olarak gösterildiği, bu nedenle kararın usulüne uygun şekilde kesinleştiğinden sözedilemeyeceği, usulsüz olarak verilen kamu davasının açılmasının
ertelenmesi kararı ile denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, bu nedenle 20/07/2020 tarihli ihlal niteliğindeki suçun erteleme süresi içerisinde işlendiğinden sözedilemeyeceği anlaşıldığından; mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden durma kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak erteleme ve denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; mahkemece, kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi uyarınca “kamu davasının durmasına” ve “şüpheliye kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi ve infazının sonucunun beklenilmesi için Sivas Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmesi gerektiğinden, Sivas 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2020 tarihli ve 2020/259 esas, 2020/429 sayılı sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
25/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.