Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16892
Karar No: 2016/12023

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/16892 Esas 2016/12023 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/16892 E.  ,  2016/12023 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 11/09/2014 havale tarihli dilekçesiyle; müvekkilinin maliki olduğu 2523 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının kesinleşen mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle müvekkilinin uğradığı zarardan TMK’nın 1007. maddesi uyarınca Hazinenin sorumlu olduğunu belirterek şimdilik 1.000,00.-TL maddi tazminatın, tapu iptallerine ilişkin mahkeme kararlarının kesinleşme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsili isteğiyle dava açmıştır. Daha sonra 13/03/2015 tarihli harçsız ıslah dilekçesiyle tazminat isteğini toplamda 130.529,50.-TL’ye yükseltmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ve 130.529,50.-TL maddi tazminatın, 97.615,00.-TL’sine 15/12/2004 tarihinde, 13.067,50.-TL’sine 05/01/2005 tarihinden ve 19.847,00.-TL’sine 06/01/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir.
    Tazminat isteğine dayanak ... köyü (mahallesi), 2523 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6 ve 7 parsel sayılı sırasıyla; 396,94 m²; 384,14 m²; 527,82 m²; 397,85 m²; 329,90 m²; 326,69 m² ve 383,75 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, tapuda “Tarla” vasıflarıyla davacı adına kayıtlı iken, Orman Bakanlığı tarafından açılan orman kadastro tespitine itiraz ve tapu iptal ve tescil istemli davalar nedeniyle, ... Kadastro Mahkemesinin 2523 ada 1, 2, 3, 5, 6 ve 7 sayılı parseller hakkındaki, 14/11/2003 tarihli sırasıyla 2002/151 - 2003/226; 2002/152 - 2003/227; 2002/153 - 2003/228; 2002/155 - 2003/229; 2002/156 - 2003/230 ve 2002/157 - 2003/231; 2523 ada 4 parsel hakkındaki 29/12/2003 tarih ve 2002/154 - 2003/314 sayılı kararıyla olmak üzere, 2523 ada 1, 2, 3, 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlar tamamıyla, 2523 ada 4 parsel sayılı taşınmazın ise krokide (A) ile gösterilen 262,350 m² yüzölçümündeki bölümünün orman tahdidi içine alınmalarına ve bu taşınmaz ve taşınmaz bölümlerinin orman olarak Hazine adına tescillerine karar verilmiş, verilen bu kararlar Yargıtay denetiminden geçerek 2523 ada 2, 3, 5, 6 ve 7 sayılı parseller hakkındaki kararlar 15/12/2004 tarihinde; 2523 ada 4 sayılı parsel hakkındaki karar 05/01/2005 tarihinde ve 2523 ada 1 sayılı parsel hakkındaki karar ise 06/01/2005 tarihinde kesinleşmişlerdir.
    Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davalar nisbi harca tabi davalardandır.
    492 sayılı Harçlar Kanununun 32. maddesinin birinci cümlesinde “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır.” hükmüne yer verilmiştir.
    Harçlar Kanununda, harç alınması veya tamamlanması yanların isteğine bırakılmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re"sen) gözetilmesi hükme bağlanmış ve yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır. Nitekim bu ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 12.10.2011 gün ve E: 2011/3-629, K: 2011/613 ile 23.10.2013 gün ve E: 2013/7-31, K: 2013/1481 , 24.12.2013 gün ve 2013/21- 445 E. - 2013/1625 K. sayılı ilâmlarında da benimsenmiştir.
    Yargılama aşamasında taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Kural olarak ıslah işlemi harca tâbi bir işlem olup; ıslah edilen husus, değer artırımı ise nispi tarifeye göre, değilse maktu harç yatırılmalıdır. Davacı taraf, 492 sayılı Kanun kapsamında kendisi harçtan muaf olmadığı gibi, işlemi de yargı harçlarından müstesna değildir. Davacının yargı harçlarını ödeme yükümü altında olduğu anlaşıldığına göre, ıslah edilen dava değeri üzerinden nisbi tarifeye göre ıslah harcı ödenmedikçe eldeki davaya devam etme olanağı bulunmamaktadır. Davalı taraf harçtan muaf olsa dahi ıslah harcının alınması gerekir. Islah edilen miktar yönünden bakiye nispi karar ve ilâm harcı ödenmeksizin sonraki işlemlerin yapılmasına olanak bulunmamaktadır.
    Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde 1.000,00.-TL olarak açıkladığı tazminat talebini, 13/03/2015 tarihli dilekçe ile 130.529,50.-TL’ye yükseltmiş ise de, ıslah harcının yatırılmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece, yukarıda belirtilen kanuni düzenleme gereğince, ıslah harcını tamamlamak üzere davacılara süre verilip harç tamamlanırsa ıslah edilen miktar üzerinden aksi halde dava dilekçesinde gösterilen miktar üzerinden hüküm kurulması gerekirken harcı yatırılmayan ıslah dilekçesine değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre Hazine vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 12/12/2016 günü oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi