23. Hukuk Dairesi 2020/680 E. , 2020/2687 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davalarda alacak, işlemiş ve işleyecek faiz talebi davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen 2004/432-433-434-435 E. sayılı davalarda davalı-birleşen 2010/150-151-152 E. sayılı davalarda davacı ... ile asıl ve birleşen 2004/432-433-434-435 E. sayılı davalarda davalı ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl ve birleşen 2004/432-433-434-435 E. sayılı davalarda davacılar vekili, davacı arsa sahipleri tarafından davalı yükleniciler aleyhine fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle açılan ve kesinleşen eksik iş bedelinin tahsiline ilişkin davalarda ıslah dilekçesinde faiz istenmediğini, mahkemece hüküm altına alınan kısmın halen tahsil edilmediğini, ayrıca hüküm altına alınan kısım için başlatılmış icra takibinde de faiz isteme haklarının saklı tutulduğunu ileri sürerek, faiz uygulanmasına karar verilmeyen asıl dava tarihinden işbu dava tarihine kadar reeskont faiz üzerinden işlemiş faizin ve asıl alacak üzerinden karar tarihi ile tahsil tarihi arasında işleyecek reeskont faizin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2010/150-151-152 E. sayılı davalarda davacı vekili, davacı yüklenici tarafından davalı arsa sahipleri aleyhine fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle açılan fazla imalat bedelinin tahsiline ilişkin davalarda dava dilekçesinde faiz istenmediğini ileri sürerek, asıl alacağa ilişkin olarak açılan dava tarihinden itibaren 10.223,12 TL"lik işlemiş ve işbu dava tarihinden itibaren ödeme tarihine kadar işleyecek ayları da kapsayacak şekilde reeskont faize hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ilk davada veya ıslah ile artırılan miktar üzerinden faiz istenmemiş olmasının veya faiz isteme hakkının saklı tutulmamış olmasının sonradan faiz için ayrı dava açılmasına engel
olmayacağı, faiz taleplerinin asıl alacağa ilişkin davalarda hüküm altına alınan bedeller tahsil
edilmeden yapıldığı ayrıca ilk davalarda fazlaya dair hakların da saklı tutulmuş olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen 2004/432-433-434-435 E. sayılı davalarda davalı-birleşen 2010/150-151-152 E. sayılı davalarda davacı ... ile asıl ve birleşen 2004/432-433-434-435 E. sayılı davalarda davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1-5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun (HUMK) 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanunun 19. maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2014 yılı için 1.890,00 TL’dir.
Somut olayda mahkemece, birleşen 2004/435 Esas sayılı davada temyiz eden davalılar aleyhine hüküm altına alınan bedellerin, yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kalması nedeniyle, birleşen 2004/435 Esas sayılı davada davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacı yanca asıl dava değeri 18.513,00 TL, birleşen 2004/432 E. sayılı dava değeri 30.168,00 TL, birleşen 2004/433 E. sayılı dava değeri 17.445,00 TL ve birleşen 2004/434 E. sayılı dava değeri 15.025,00 TL olarak gösterilmiş ve harç bu değerler üzerinden ikmal edilmiştir. Mahkemece kısmen kabul kısmen reddedilen asıl ve birleşen davalar bakımından davalı lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesine göre nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken eksik vekalet ücreti takdiri doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın HUMK’nun 438/VII maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen 2004/435 Esas sayılı davada davalı vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının hüküm bölümünün A fıkrasının 5. bendindeki “595,71 TL” ibaresi çıkarılarak yerine “1.848,22 TL” ibaresinin, B fıkrasının 5. bendindeki “600,00 TL” ibaresi çıkarılarak yerine “2.986,19 TL” ibaresinin, C fıkrasının 5. bendindeki “416,00 TL” ibaresi çıkarılarak yerine “1.731,65 TL” ibaresinin, D fıkrasına 6. bent olarak “Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. ye göre 1.465,20 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,” ibarelerinin eklenmesine ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.