3. Hukuk Dairesi 2012/21229 E. , 2013/3580 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.000 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacılar vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde taraflar ve vekilleri gelmediler. Evrak üzerinde inceleme yapılarak işin karara bağlanması için 05.03.2013 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davacıların murisi... ile dava dışı yüklenic... arasında düzenlenen Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereğince, yüklenicinin davacıların murisine ait arsaya inşaat yapmak için anlaştıklarını, yüklenicinin inşaatı yarım bıraktığını ve sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine karar verildiğini, dava konusu binanın 6 nolu dairesinde oturan davalıların daireyi yükleniciden aldıklarını beyan ederek kullanmaya devam ettiğini belirterek 6 nolu daireyi işgal eden davalılardan Eylül 2006 – dava tarihi 02.09.2010 tarihleri için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.000 TL ecrimisilin tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevabında, dava dışı yükleniciden harici sözleşme ile 6 nolu daireyi satın aldıklarını beyan etmiştir.
Mahkemece, davalıların dava dışı yükleniciden alacağın temliki hükümlerine göre taşınmazı kullanmalarının haksız işgal niteliğinde olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir.
Davacıların murisi ... ait 357 parselde inşaat yapılması için dava dışı yüklenici ... ile tarihsiz ve resmi şekilde (noterde) yapılmayan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yapıldığı, yüklenicinin inşaatı yarım bırakması nedeniyle Bağcılar Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/262 E. - 1998/453 K. sayılı ilamı ve 15.Hukuk Dairesinin düzeltilerek onama kararı ile tarihi olmayan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine karar verildiği, hükmün 19.11.1998 tarihinde kesinleştiği, davalıların ise dava dışı yükleniciden harici sözleşme ile 6 nolu daireyi satın aldıkları, eksik imalatları tamamlayıp taşınmazda oturmaya devam ettikleri anlaşılmaktadr.
Davada, davacılara ait taşınmazda davalıların dava dışı yükleniciden harici sözleşme ile satın aldıkları 6 nolu dairenin haksız işgali nedeniyle ecrimisil talep edilmektedir.
Ecrimisil, TMK.nun 995.maddesine göre ve 08.03.1950 tarih, 22/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında kabul edildiği gibi, başkasının taşınmazını haksız olarak kullanan kötü niyetli kimsenin, o taşınmazı haksız olarak elinde tutmasından (kullanmasından) doğan zararın ve elde ettiği ya da etmeyi ihmal eylediği semerelerin tazminidir. Başka bir deyişle işgal zararı, gelir getirebilecek bir yerin haksız işgali nedeniyle malikin o yerden olağan biçimde yararlanmaması yüzünden malvarlığındaki artışa engel olmaktır. Bu engel olmanın sağladığı malvarlığına girmeyen çoğalma en az kira, en çok da tam gelir yoksunluğu olarak değişebilir. Tazminatın amacı el atma olmasaydı malikin mal varlığı ne durumda olacak idiyse o durumun sağlanmasıdır.
Davalıların, davacılara ait binanın 6 nolu dairesinde oturdukları konusunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davalıların dava dışı yükleniciden harici sözleşme ile satın aldıkları 6 nolu daire yönünden haksız işgalci olup, olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
Davacıların murisi ile dava dışı yüklenici arasında imzalanan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespitine 19.11.1998 tarihinde kesinleşen mahkeme ilamı ile karar verildiğine göre dava konusu (sonraki tarih) Eylül 2006 -02.09.2010 tarihlerinde artık davalıların haklı kullanımından bahsedilemez.
Bir taşınmaz malın veya payının mülkiyetinin başkasına devri ya da devir vaadini öngören sözleşmelerin geçerli sayılması BK.nun 213 (TBK.nun 237), Tapu Kanununun 26. ve TMK.nun 706.maddesi uyarınca resmi şekilde yapılmasına bağlıdır. Burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerlilik koşulu olup, kamu düzenine ilişkindir ve re"sen gözönünde tutulur. Davalılar ile dava dışı yüklenici arasında 6 nolu dairenin satılması hakkında düzenlenen sözleşme resmi şekilde düzenlenmediğinden hukuken geçerli değildir.
Geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesine dayanılarak dava konusu dairenin kullanılması haklı bir sebebe dayanmadığı için davalıların haksız işgalci olduklarının kabulü gerekir.
Bu durumda, davalıların 6 nolu daireyi haksız işgal ettikleri ve fayda sağladıkları anlaşıldığına göre, mahkemece; dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre veya gerekirse alınacak ek rapor sonucuna göre ecrimisile karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.