Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3783
Karar No: 2021/7059
Karar Tarihi: 23.06.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/3783 Esas 2021/7059 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/3783 E.  ,  2021/7059 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen menfi tespit ve istirdat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi üzerine, ilk derece mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı idareyle 01/07/2005 tarihinde atıksu aboneliği sözleşmesi imzaladığını, işletmesinin bulunduğu yerde kanalizasyon hattının bulunmaması nedeniyle kullandığı suları arıtarak alıcı ortama verdiğini, bu nedenle davalı idarece çıkartılan Tarifeler Yönetmeliğinin 21 inci maddesi uyarınca ait olduğu tarife grubunun su bedelinin %10"u oranında atıksu bedeli ödediğini, ancak 22/11/2005 tarihli ve 2005/14 sayılı genel kurul kararı ile davalı idarenin almakta olduğu atıksu bedelini %25 oranına çıkardığını, bu kararın iptali için idari yargıda iptal davası açtığını, ayrıca anılan değişikliğin atıksu abonelik sözleşmesine de aykırı olduğunu ileri sürerek; davalı idare tarafından muhtelif su abonelikleri nedeniyle 16/01/2006 ila 06/06/2006 tarihleri arasında gönderilen atıksu faturalarının iptali ile ihtirazi kayıtla ödediği bedellerin fazlaya ilişkin kısmının faizi ile iadesini talep etmiştir.
    Davalı; 2560 sayılı İSKİ Kanunu"nun 23 üncü maddesi uyarınca hazırlanan Tarifeler Yönetmeliğinin 17/06/2003 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girdiğini, anılan yönetmeliğin yetki alanının genişlemesi nedeni ile revize edildiğini, davacı ile akdedilen atıksu aboneliği sözleşmesinin 5 inci maddesinde atıksu bedelinin İSU Tarifeler Yönetmeliğine göre tahakkuk ettirileceği, 6 ncı maddesinde ise yönetmelik değişikliklerininin sözleşmeye aynen yansıtılmasının taraflarca baştan kabul edildiği düzenlemelerine yer verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince; taraflarca akdedilen sözleşmede İSU Tarifeler Yönetmeliğinin uygulanacağının ve tarifede İSU Genel Kurulunca yapılacak değişikliklerin taraflarca baştan kabul edildiğinin kararlaştırıldığı, davacı her ne kadar "hizmet almaması sebebi ile tarifenin 21 inci maddesindeki ifadenin idare mahkemesince iptali" sonrası arttırımın kendilerine uygulanması imkanının ortadan kalktığını iddia etmiş ise de, normlar hiyerarşisinde yönetmelikten daha üst düzeyde olan Çevre Kanunu"nun 11 inci maddesi gereği davacının kanalizasyon hizmeti almasa bile tükettiği su kadar kirlilik yaratması sebebi ile atıksu ödemesi yapması gerektiği, keza tacir olan davacının imzalamış olduğu sözleşme maddelerinin neticelerinin neler olabileceğini öngörmesi ve buna göre basiretli tacir gibi hareket ederek sözleşmesel taahhüt altına girmesi gerektiği, akdedilen sözleşme kapsamında davalı idarece tahakkuk ettirilen faturaların sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; taraflar arasında akdedilen Atıksu Abonelik Sözleşmesi ile davacının atıksu bedelini ödemeyi yükümlendiği, anılan sözleşmenin 5 inci maddesi ile atıksu bedelinin İSU Tarifeler Yönetmeliğine göre belirleneceğinin, 6 ncı maddesi ile de yönetmelik maddesinde yapılacak değişikliklerin aynen yansıtılacağının taraflarca kabul edildiği, davacı tarafın 17/07/2014 tarihli dilekçesindeki "kanalizasyon şebekesi olmayan yerlerde atıksu bedelinin alınmayacağı tarafımızdan ihtilaf konusu edilmemiştir" şeklindeki uyuşmazlık konusunu sınırlayan beyanı ve idare mahkemesince verilen iptal hükmünün yalnızca "ve bulunmayan" yerler ibaresine ilişkin olması dikkate alındığında, davacı tarafın %10 oranı ile artırılan %25 oranı arasındaki farkı talep ettiği, %25 artış oranı iptal edilmediğinden geçerli ve yürürlükte olduğu, bu sebeple davalı idarenin dava konusu edilen faturalarla ilgili tahakkuk işleminin hatalı olmadığı, ilk derece mahkemesince alınan son bilirkişi kurulu raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, istinaf konusu kararın usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, davacı tarafın temyizi üzerine; Dairece verilen 2017/16030 E. 2019/3955 K. sayılı 30/04/2019 tarihli kararla; “...ilk derece mahkemesince; davalı idarece Tarifeler Yönetmeliğinde yapılan değişikliğin idare mahkemesi tarafından geçmişe etkili olarak iptal edildiği, bu nedenle davaya konu dönemde tahakkuk ettirilen atıksu bedellerinin değişiklikten önceki hüküm çerçevesinde tahsil edilmesi gerektiği yönündeki davacı isteminin yerinde olduğu gözetilerek; davacı tarafından ödenilen atıksu bedellerinin %10"u aşan kısmının bilirkişi marifetiyle belirlenmesi ve (taleple bağlılık ilkesi gözetilerek) bu tutarın davalı idareden tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı” olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
    Bozma ilamına uyan ilk derece mahkemesince; davacı tarafından ödenilen atıksu bedellerinin %10"u aşan kısmının bilirkişi marifetiyle belirlenmesi neticesinde; davanın kısmen kabulü ile fazla ödenen 143.090,64 TL asıl alacağın ödeme tarihlerinden dava tarihine kadar işleyen 7.923,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 151.014,22 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, bozmaya uyularak karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) Dava dilekçesinde; toplam 238.994,68 TL tutarında faturaların iptali ile ihtirazi kayıtla ödenen fatura bedellerinin fazlaya ilişkin kısmının faiziyle iadesinin talep edildiği, faiz türünün belirtilmemesine rağmen, hükme esas bilirkişi raporunda ise avans faiz hesaplandığı, mahkemece de işlemiş faize ve toplam bedele dava tarihinden avans faizi işletilmesine karar verildiği görülmektedir.
    Faiz türünün açıkça talep edilmediği halde, talebin yasal faize ilişkin olduğu anlaşılmalıdır.Buna göre; davacının talep edebileceği alacak bedeline yasal faiz uygulanarak faize hükmedilmesi ve asıl alacağa dava tarihinden yasal faiz işletilmesi gerekirken, yazılı şekilde avans faiz üzerinden hesaplama yapılmış ve işlemiş faizin asıl alacağa dahil edilerek belirlenen tutarın faiziyle tahsiline karar verilmesi suretiyle, faize faiz yürütülemeyeceğini düzenleyen TBK"nın 122 inci maddesinin açık hükmünün ihlali, bozmayı gerektirmiştir.
    Buna göre, ilk derece mahkemesince yapılacak iş asıl alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar vermek olmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 371 inci maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, 23/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi