Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/3889
Karar No: 2006/5098
Karar Tarihi: 22.05.2006

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/3889 Esas 2006/5098 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/3889 E.  ,  2006/5098 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Uzunköprü Asliye Hukuk İş Mahkemesi
    Tarih : 30.11.2005
    No : 246-713

    Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava, davacıların yakınlarının ölümü ile sonuçlanan zararlandırıcı olayın işkazası olduğu iddiasına dayalı bu olay nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğunun kabulüyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Yapılan incelemede davacı anne N. T."un davalı işverenin işçisi olduğu olay günü ölen M. T."un tohum ayırt etme makinasında annesine yardım ettiği ve bu duruma işverence ses çıkarılmadığı, M. T."un başına sardığı bez parçasının makinayı hareket ettirilen demir mile dolanması sonucu kafasının mile çarparak ölmesi şeklinde cereyan eden olayın Sosyal Sigortalar Kurumunca yapılan işin özel sektöre ait tarım işi olması ve süreklilik arzetmemesi sebebiyle 506 sayılı Yasanın 3.maddesi gereğince ölenin sigortalı olamayacağı gerekçesiyle iş kazası olarak kabul edilmediği anlaşılmaktadır.
    506 sayılı  Yasa"nın 27. ve müteakip maddelerinde işverenin iş kazasını  en geç iki gün içinde Sosyal Sigortalar Kurumuna bildirmekle yükümlü olduğu, haber verme kağıdındaki bildirilen olayın  iş  kazası sayılıp sayılmayacağı  hakkında gerekirse   Kurum’ca soruşturma  yapılabileceği ve varılan sonucun en geç üç ay içinde ilgililere  yazı ile bildirileceği,  ilgililerce  yetkili mahkemeye  başvurularak Kurum kararına  itiraz  olunabileceği,   itiraz halinde Kurum kararının ancak mahkeme kararının kesinleşmesi ile kesin hale geleceği bildirilmiştir.  Öte yandan  Sosyal Sigortalar Kurumu  tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin  davalarda (tazminat davaları) öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası niteliğinde  olup olmadığı, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi  önlemek için Kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan  gelirin peşin sermaye  değerinin belirlenen tazminattan  düşülmesi gerektiği Yargıtay"ın  oturmuş ve yerleşmiş  görüşlerindendir.  Bu bakımdan tazminat davasının niteliği göz önünde tutularak öncelikle hak sahiplerine  Sosyal Sigortalar  Kurumu  tarafından iş kazası nedeniyle 506 sayılı Yasa"nın 23. ve 92. maddelerine göre aylık  bağlanıp bağlanmadığının araştırılması  bağlanmış ise,  bildirilen miktarın tazminattan düşülmesi, gelir bağlanmamış ise bu yön hak sahiplerinin tazminat hakkını doğrudan  etkileyeceğinden hak sahiplerine  gelir bağlanması için Sosyal Sigortalar  Kurumuna başvurması, taleplerinin kurumca kabul edilmemesi halinde Sosyal Sigortalar  Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden    işveren aleyhine  dava açması için önel verilmesinde yasal zorunluluk olduğu açıktır.  Somut olayda davacılar olayın iş kazası olduğu iddiasında olduklarından ve Sosyal Sigortalar Kurumunca"da olay iş kazası olarak kabul edilmediğinden yapılacak iş; hak sahibi davacılara iş kazasının tesbiti davası açmaları için önel vermek, tesbit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre karar vermektir.
    Mahkemece açıklanan doğrultuda işlem yapılmaksızın sonuca gidilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Diğer yandan 5521 sayılı Yasa"nın 1. maddesinde işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş aktinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Madde de belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olabilmesi için uyuşmazlığın tarafların işçi ve işveren  veya işveren vekili olması, uyuşmazlığın iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanması koşuldur. Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgili olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilemez yahut değiştirilemez.
    Mahkemece zararlandırıcı olayın iş kazası olmadığı, davanın haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istimine ilişkin olduğu sonucuna varıldığı halde görevli mahkemenin genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilmeksizin İşMahkemesi sıfatıyla karar verilmesi de kabul şekli bakımından isabetsiz olmuştur.
    O halde,  davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcinin istek halinde temyiz edene iadesine, 22.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi