17. Ceza Dairesi 2015/12657 E. , 2016/7856 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, resmi belgede sahtecilik, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet kararı ile sanık ... hakkında verilen beraat hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanık ... müdafiinin hükmü hasren vekalet ücretine yönelik olarak temyiz ettiği görülmekle,
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı resmi belgede sahtecilik suçunun sanık ... tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Kasten işlemiş olduğu suç nedeniyle hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanık ..."un, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması ile ayrıca T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-1136 sayılı Kanun"un 168. maddesi ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini müdafii ile temsil ettiren sanık ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık ... hakkında T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" resmi belgede sahtecilik suçu bakımından kurulan hüküm fıkrasından çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibarelerinin eklenmesine; beraat eden sanık ... hakkında kurulan hüküm fıkrasına "sanık ..."ın kendisini müdafii ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 1.200,00 TL maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak sanık ..."a verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Dosya kapsamından; 05.05.2008 günü tespit edilemeyen bir vakitte müştekinin ikameti önünde park halinde bulunan ... plakalı beyaz renkli 1991 model ...marka aracının çalındığı, olay yerinde herhangi bir delil elde edilemediği, tahkikat devam ederken, 24.08.2009 günü müştekinin kolluğa müracaat ederek, yan kaportadaki göçüğünden tanıdığı aracını,...semtinde gördüğünü söylemesi üzerine, tarife konu yere gidildiğinde, müştekinin kendisine ait olduğunu iddia ettiği .... plakalı araca el konulduğu, yapılan incelemede ve aldırılan uzman raporunda, üzerinde .... plaka takılı aracın, müştekiden çalıntı araç olduğu, ancak aracın motor ve şase bloğunun başka bir araçtan suça konu araca giydirilmek yoluyla change edildiği, aracın şase numarasının orijinal olmadığı, iğfal kabiliyetinin bulunduğunun bildirildiği, nitekim aracın ruhsatında da 1993 model siyah renkli .... marka araç olarak tescil edildiğinin anlaşıldığı, bu yolla el konulan aracın son kullanıcısı olan ve hakkında beraat kararı verilen ..."ün anlatımları ile sırasıyla aracı satan veya satışına aracılık eden yine haklarında beraat kararı verilen..., ..., ..., ... ve ..."a ulaşıldığı, ..."ın, suça konu aracı 07.04.2008 günü sanık ..."dan kazasız ve yürür şekilde aldığı, aynı gün ..."ya sattığını söylediği, sanık ..."un ise müdafii huzurunda soruşturma aşamasında dinlenmesinde, ... isimli şahsın 10.01.2008 günü... plakalı 1993 model siyah renkli .... aracı ile kazaya karıştığı, aracın hurdaya ayrılması işlemleri için kendisine yetki verdiği, kendisinin de kazalık bu aracın motor ve şase bloğunu kestiği, geri kalan kısmını ise hurdaya çıkardığı, 10.03.2008 tarihli fatura ile ... sanayide çalışan ...isimli şahıstan beyaz renkli ana kasayı 700,00 TL"ye aldığı, kazalık araçtan kestiği motor ve şase bloğunu ise bu ana kasaya macunlama ve kaynaklama işlemiyle aktardığını, şase kısmını araca kendisinin monte ettiğini, bu yolla yürür vaziyete getirdiği aracı ..."a sattığı,... isimli şahsın yerini polislere gösterdiği, ancak şahsın dolandırıcı olup ortadan kaybolduğu ve kendisine ulaşamadığını, aracı kendisinin çalmadığını sadece change yaptığını beyan ettiği,... isimli şahıs hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, suça konu aracın üzerinde... plaka takılı olduğu halde 06.05.2008 günü ..."ya satılıp, ..."nın aynı gün aracı kendi adına 1993 model siyah renkli...oto olarak tescil ettirerek, ... plakayı aldığı ve devamında aracın el değiştirerek diğer kullanıcılara, en sonda ..."e devredilip, bu şahsın kullanımında iken yakalanması şeklinde gerçekleşen temyize konu olayda; her ne kadar sanık ..., ana kasayı... isimli şahıstan para ve fatura karşılığı aldığını, bu yönde tanıkları olduğunu bildirmiş ise de dosyada örneği bulunan 10.03.2008 tarihli fatura incelendiğinde, beyaz renkli ana kasanın satışına ilişkin olduğu, ancak kasanın ayırt etmeye yarar herhangi bir özelliğinin belirtilmediği gibi sanık ..."un kendisine verilen süreye rağmen kasayı satın aldığına ilişkin dinlenmesini istediği tanıklarını hazır etmediği, kaldı ki faturanın 10.03.2008 tarihli olup, müştekiye ait aracın çalındığı tarih olan 05.05.2008 tarihinden önceki bir zamana ilişkin olduğu, makine mühendisi bilirkişiler marifetiyle araç üzerinde yapılan inceleme sonucunda tanzim edilen 22.02.2011 tarihli rapora göre, üzerinde ... plakalar takılı halde ele geçirilen aracın gerçekte müştekiden çalıntı olduğunun tespit edildiği, bu halde sanık ..."un ana kasayı suç tarihinden önceki bir tarihte satın aldığına ilişkin savunmasının gerçeği yansıtmadığı, sanık ..."un, kazalık araçtan kestiği motor ve şase bloğunu ana kasaya kendisinin monte ettiği yolunda müdafii huzurunda verdiği ikrarı da gözetildiğinde, dava dışı..."a ait olup ta kazalık olduğu için hurdaya ayrılan aracın, kat"i satış sözleşme süresi dolmadan elden çıkarılıp, hurda araca hukuki mevcudiyet kazandırılmak için sanık ... tarafından temyiz dışı ..."a, ... tarafından da kazalık aracın kendi plaka ve tescil bilgileri ile 07.04.2008 tarihinde yine temyiz dışı ..."ya satıldığı veya satılmış gibi gösterildiği, 05.05.2008 günü müştekinin aracını çalan sanık ..."un, çalıntı bu araca kazalık aracın motor ve şase numarasını işleyerek yürür hale getirip, müştekiden çalıntı aracın, suç tarihinden 1 gün sonra 06.05.2008 tarihinde ... adına tescil edildiğinin tüm dosya mündericatından anlaşılması karşısında, sanık ..."un atılı hırsızlık suçundan mahkumiyetine dair mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı görülmekle sanık ..."un eyleminin TCK"nın 165. maddesi kapsamında kaldığından bahisle bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekinin aracını 05.05.2008 günü saat 19.00 sıralarında park ettiği ertesi gün sabah saat 07.00 sıralarında aracının çalındığını anladığı yolundaki beyanı gözetildiğinde, UYAP sorgulamasında suç tarihinde güneşin yaz saati uygulaması da dikkate alındığında saat 04.13"te doğup, saat 20.21"de battığı, TCK"nın 6/1-e maddesine göre 21.21 ile 05.13 saatleri arasında kalan zaman diliminin gece olarak kabul edilmesi gerektiği, sanık ..."un hırsızlık suçunu kabul etmemesi karşısında, atılı suçun gece sayılan vakitte gerçekleştiğine dair delil bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde TCK"nın 143. maddesi uyarınca artırım yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
2-Kasten işlemiş olduğu suç nedeniyle hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması ile ayrıca T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.