Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/686 Esas 2022/2754 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi


TÜRK MİLLETİ ADINA

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükmün, sanık ... ve müdafii, katılan ... Hizmetler Bakanlığı vekili ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmesi üzerine ilgili evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ...'in yüzüne karşı tefhim olunan kararı yasal süre geçtikten sonra 17/11/2020 tarihli dilekçesi ile temyiz ettiği anlaşıldığından katılan ...'in temyiz talebinin, 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince süre yönünden reddine karar verilmekle sanıklar, katılan Bakanlık vekili ve Cumhuriyet savcısının temyizi ile sınırlı şekilde sanık ... yönünden re'sen de temyize tabi olduğu anlaşılan hükümlerin incelemesinde;
A- Sanık ... hakkında verilen hüküm yönünden;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'in maktule yönelik kendisini savunamayacak durumdaki çocuğa karşı kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin ve takdiri indirim sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanık savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş; incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde isabetsizlik görülmemiş olduğundan, o yer Cumhuriyet savcısının sanık ... yönünden suçun olası kastla işlendiğine, katılan kurum vekilinin takdiri indirim nedenlerine, Yargıtay 12. Ceza Dairesince verilen bozma kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna, sanık ... müdafiinin, hatalı kabule, sübuta, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine usul ve yasaya uygun olan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B- Sanık ... hakkında verilen hüküm yönünden;
Her ne kadar sanık ... yönünden direnme kararı verildiği belirtilmiş ise de evvelce Yargıtay 12. Ceza Dairesi ve sonrasında Dairemizin 19/02/2020 tarih 2019/3244 Esas 2020/639 Karar sayılı ilamı ile verilen bozma kararları üzerine mahkemece sanık ...'ün yeniden savunmasının alındığı ve dava konusu olay ve süreçlere ilişkin bu yeni savunmaların kararda tartışıldığı dikkate alınarak, hükmün yeni hüküm niteliğinde olduğu kabul edilmek suretiyle yapılan incelemede; Cumhuriyet savcısının sanık ... yönünden suç vasfına, eylemin ihmali davranışla kasten öldürme suçunu oluşturacağına; katılan ... Hizmetler Bakanlığı vekilinin sanığa kendisini savunamayacak durumdaki kendi çocuğunu kasten öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiğine, takdiri indirim nedenlerine, ceza miktarına ilişkin temyiz istemlerinin reddine,
Ancak;
Sanık ...'ün eyleme bağlı açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olmadığı, bebeği ...'in ölümüyle ortaya çıkan neticenin oluşumuna sanık ...'in yanında iştirak ettiğine ilişkin yeterli delil bulunmadığı, ancak kısmen kendisinden çekinse de sanık ...'in ölen ...'e yönelik olarak devamlılık gösteren şiddet ve kötü muamelesine duyarsız kalması karşısında ortaya çıkabilecek ağır sonuçları öngördüğünün kabulünde zorunluluk bulunduğu dikkate alındığında, sağlık kuruluşu ve kamu kurumları nezdinde etkili bir girişimde bulunmaması karşısında ölüm sonucundan bilinçli taksirle sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeyerek oluşa uygun düşmeyen gerekçelerle TCK'nin 85. maddesinin uygulanması suretiyle suç vasfında yanılgıya düşülmesi,
Yasaya aykırı bulunduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 11/04/2022 gününde oybirliği ile karar verildi.