20. Hukuk Dairesi 2014/8058 E. , 2015/199 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil Işık mirasçıları vekili Av. ... ile davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü 101 ada 624 parsel sayılı 63.377,69 m² yüzölçümündeki taşınmazın genel mahkemede mülkiyeti davalı olduğundan, malik hanesi açık bırakılarak tutanak düzenlenmiştir.
Davacı gerçek kişilerin irsen intikal ve zamanaşımı zilyetliğine dayanarak Karacasu Asliye Hukuk Mahkemesinin 1990/39 Esas sayılı dosyasında açtığı ve Işık’ın müdahale talebinde bulunduğu tescil davası, çekişmeli yer hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği için kadastro mahkemesine görevsizlik kararı ile aktarılmıştır. Yargılama sırasında Orman Yönetimi taşınmazın kesinleşen orman tahdidi içinde kaldığı iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve (A) harfi ile gösterilen 53.351.69 m² yüzölçümündeki bölümün davacı ... Işık mirasçıları adına, (B) harfi ile gösterilen 5804 m², (C) harfi ile gösterilen 2516 m², (D) harfi ile gösterilen 964 m², (E) harfi ile gösterilen 416 m² ve (F) harfi ile gösterilen 326 m² yüzölçümündeki bölümlerin ise orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; davacı ... ..., ... ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 22/04/2004 tarih ve 2004/4134 E. - 4487 K. sayılı kararıyla yapılan incelemenin yetersiz olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “... Köyü, ... Mevkii l0l ada 624 parsel sayılı taşınmazın tesbitinin iptali ile; 08.05.2008 tarihli bilirkişi raporunda ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 5804,00 m², (C) harfi ile gösterilen 2516,00 m², (D) harfi ile gösterilen 964,00 m², (E) harfi ile gösterilen 416,00 m² ve (F) harfi ile gösterilen 326,00 m² yüzölçümündeki bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına tesciline, (A) harfi ile gösterilen 53351,69 m² yüzölçümündeki bölümünün tarla niteliği ile 04.05.1993 tarihli verâset ilâmındaki paylarına göre ... ve arkadaşları adlarına tesciline, davacılar ... mirasçıları ile ...’in taleplerinin reddine karar verilmiş, davacılar ... ve arkadaşları vekili, davalı Hazine vekili ve katılan davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmekle hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 17/07/2009 tarih ve 2009/8324 E. - 12063 K. sayılı kararı ile ikinci defa bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Hükme dayanak alınan orman bilirkişi raporu yetersiz olup bu nedenle; kesinleşen orman tahdit haritası uygulanıp, kesinleşen tahdit dışında kalan taşınmaz bölümü yönünden eski ve yeni tarihli memleket haritası ile dayanağı hava fotoğrafları ile yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olup olmadığı belirlenmeye çalışılmalı, yapılan araştırma neticesinde taşınmazın orman sayılmayan ve zilyetlikle kazanılacak yerlerden olduğu belirlendiği takdirde, taşınmazın ortak miras bırakandan kaldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, miras bırakanın ölümünden sonra terekenin mirasçıları arasında yöntemince paylaşılıp paylaşılmadığı ve uyuşmazlığa konu taşınmazın paylaşım sonucu hangi tarafa isabet ettiğine ilişkin olduğu, paylaşıma dayanan tarafın, Medenî Kanunun 6. maddesi gereğince paylaşımın varlığını, paylaşım tarihini, paylaşıma bütün paydaşların veya yetkili temsilcilerinin katıldıklarını, paylaşımda paydaşlara verilen paylar le bunların akıbetlerini, Kadastro Kanununun bölgede uygulandığı tarihe kadar paylaşımın bozulmadığını kanıtlamakla yükümlü olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15. maddesi uyarınca harici paylaşımın belgeler, bilirkişi ve tanık beyanları ile kanıtlanabileceğinden mahkemece, paylaşıma dayanan taraftan bu konuya ilişkin delilleri sorulmalı, paylaşım yapılmışsa, paylaşımın yapılmadığını iddia eden tarafın bu taşınmazdaki payına karşılık ne aldığı, taşınmaz almışsa nereden aldığı ve kadastro sırasında kimin adına tesbit edildiği araştırılmalı, gerektiğinde ilgili tutanaklar getirtilip incelenerek bilirkişi ve tanık beyanlarının doğruluğu denetlenmeli, uzun süreli kullanmanın harici paylaşımın karinesi olabileceği, paylaşımda eşitliğin zorunlu bulunmadığı gözönünde tutularak bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.” denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davacılar ... mirasçıları ile ..."in taleplerinin reddine, çekişmeli 101 ada 624 parselin tesbitinin iptali ile 10/03/2012 tarihli bilirkişi raporunda ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 3386,98 m², (C) harfi ile gösterilen 3141 m², (D) harfi ile gösterilen 554,31 m², (E) harfi ile gösterilen 2438,29 m², (F) harfi ile gösterilen 225,59 m²"lik kısımlarının orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, aynı raporda (A) harfi ile gösterilen 53631,52 m²"lik kısmın tarla vasfıyla 04/05/1993 tarihli veraset ilâmı doğrultusunda 16 pay kabul edilerek 4 pay muris Işık"ın eşi ..., 3 payının kızı ..., 3 payının kızı ..., 3 payının oğlu ..., 3 payının oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından (A, B, C, D, E ve F) harfleriyle işaretli bölüme yönelik, davalı Hazine vekili ve katılan Orman Yönetimi vekili tarafından (A) harfiyle işaretli bölüme yönelik olarak temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 30/04/2013 gün ve 2013/57-4824 sayılı ilamıyla davacılar Hanife ... ve Arkadaşları vekilinin çekişmeli taşınmazın (B, C, D, E ve F) harfiyle işaretli bölümlere yönelik temyiz itirazları çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle onanmış, Hazine ve Orman Yönetiminin (A) harfiyle işaretli bölüme yönelik temyiz itirazlarının çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden ve tarım arazisi niteliğinde olduğu gerekçesiyle reddedilmiş, davacı ... ve Arkadaşları vekilinin (A) harfiyle işaretli bölüme yönelik temyiz itirazları kabul edilerek bu bölüm yönünden hüküm üçüncü defa bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında “1) Davacı Hazine ve katılan Orman Yönetiminin (A) harfiyle işaretli bölüme yönelik temyiz itirazları yönünden; İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfiyle işaretli bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
2) Davacı ... ve Arkadaşları vekilinin çekişmeli taşınmazın (B, C, D, E ve F) harfiyle işaretli bölümlerine yönelik temyiz itirazları yönünden;İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (B, C, D, E ve F) harfiyle işaretli bölümlerinin orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
3) Davacı ... ve arkadaşları vekilinin çekişmeli taşınmazın (A) harfiyle işaretli bölümüne yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece çekişmeli taşınmazın (A) harfiyle işaretli bölümünün uzun zamandır Işık zilyetliğinde bulunduğu gerekçesiyle bu bölümün Işık mirasçıları adına tesciline karar verilmiş ise de, bozma kararında, “çekişmeli taşınmazın ortak miras bırakandan kaldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, miras bırakanın ölümünden sonra terekenin mirasçıları arasında yöntemince paylaşılıp paylaşılmadığı ve uyuşmazlığa konu taşınmazın paylaşım sonucu hangi tarafa isabet ettiğine ilişkin olduğuna” değinilmiş, mahkemece bozma kararına uyulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulmakla taraflar lehine usûlî kazanılmış hak, mahkeme hâkimi yönünden ise, bu karara uygun karar vermek konusunda yükümlülük doğmuş olmasına rağmen, mahkemece paylaşım yönünden hiçbir araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Bu nedenle; mahkemece, çekişmeli taşınmazın paylaşılıp paylaşılmadığı konusunda bozma ilâmı doğrultusunda araştırma yapılıp sonuca göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyulduktan sonra; davacılar ve müdahil davacıların davasının kısmen kabulü ile kısmen reddine, dava konusu 101 ada 624 parsel sayılı taşınmazın 10/03/2012 tarihli bilirkişi raporunda ekli krokide (B, C, D, E ve F) harfleri ile gösterilen kısımları yönünden daha önce mahkememizce verilen karar kesinleşmiş olduğundan, dava konusu taşınmazların bu kısımları yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, (A) harfi ile gösterilen 53631,52 m²"lik kısmının tarla vasfıyla 06/10/1321 tarihinde vefat eden Musa ..., ekleme Musa"nın mirasçıları adına Karacasu Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 1990/212 Esas 1991-56 Karar sayılı verâset ilâmındaki payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, müdahil Işık mirasçıları vekili Av. ... ile davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkidir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 24/07/1970 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1996 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılıp dava tarihinde kesinleşmeyen orman kadastro çalışması vardır.
1) Davalı Hazine ve asli müdahil Orman Yönetiminin temyiz itirazları yönünden:
Hüküm, her ne kadar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından (A) harfiyle işaretli bölüme yönelik temyiz edilmiş ise de, mahkemenin 15/07/2008 gün 2004/3-4 sayılı kararın ile (A) harfiyle işaretli bölümün kişiler adına tesciline karar verilmiş, Hazine ve Orman Yönetiminin bu bölüme yönelik temyiz itirazları Dairenin 30/04/2013 gün ve 2013/57 E. - 4824 K. Sayılı ilâmıyla reddedilerek Hazine ve asli müdahil Orman Yönetimi yönünden kesinleşmiş olması nedeniyle temyiz dilekçelerinin REDDİNE,
2) Davalı Hazine ve müdahil Orman Yönetiminin yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazları bakımından;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 3402 sayılı Kadastro Kanunun 31/3. maddesi uyarınca vekâlet ücreti takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
3) Müdahil Işık mirasçıları vekili Av. ... mirasçıları temyiz itirazlarına gelince:
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimi ve Işık mirasçılarına ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 21/01/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.