Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7669
Karar No: 2015/226

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/7669 Esas 2015/226 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/7669 E.  ,  2015/226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve arkadaşları ile davalı Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili 08/04/2009 havale tarihli dava dilekçesinde özetle;... İlçesi,...Köyü 110 ada 3 parsel sayılı 29784,93 m² yüzölçümündeki taşınmazın, hali arazi olarak Hazine adına tapuda kayıtlı olduğunu, dava konusu taşınmazın davacıların murisi ..."e ait olduğunu, murisleri ile birlikte zilyetliğinin elli yılı geçtiğini ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkileri adına 1/3 hisse ile tapuya kayıt ve tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne; ... Mevkiinde bulunan 110 ada 3 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile ... mirasçıları ... oğlu ... ve ... oğlu ... ve ... oğlu ... adına 1/3 oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından yargılama giderleri ve vekâlet ücretine yönelik, davalı Hazine vekili tarafından ise esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Davacılar tapu kaydına dayanmış olup, tapu kaydının ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir tapu kaydı getirilmemiş, tapu kaydında ""evrakı müsbitesine uygun olmakla tescil edildiği"" yazıldığı halde bu husus araştırılıp tapu kaydının herhangi bir kayıt ve belgeye dayanıp dayanmadığı, harita plan ve krokisinin bulunup bulunmadığı araştırılmamış, tapu kaydı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20/a-b-c maddesi gereğince usulünce uygulanıp değerlendirilmemiştir. Taşınmazın sınırında orman bulunduğu halde eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı getirilmemiş ve usûlüne uygun orman araştırması yapılmamıştır.
    Mahkemece öncelikle; orman kadastrosu yapılmış ise buna ilişkin tüm tutanaklar ve haritası ile eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ile çekişmeli taşınmazı tüm komşu parselleri ile birlikte gösterir orijinal kadastro paftasının bir sureti ile çekişmeli taşınmaza ve komşu parsellere ait kadastro tutanak örnekleri ile kesinleşmiş iseler, oluşum nedenini de gösterir tapu kayıtları, itirazlı iseler, dava dosyaları ve davacıların dayandığı tapu kaydının ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir tapu kayıtları tüm geldi ve gitti kayıtları ile birlikte ilgili yerlerden getirtilmeli, bu tapu kayıtlarının kadastro sırasında dava konusu parsele ve başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılmalı; revizyon görmüş ise, bu parsellere ait kadastro tesbit tutanak örnekleri, kesinleşmiş iseler, kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları, itirazlı iseler, dava dosyaları getirtilmeli;
    Mahkemece, yukarıda belirtilen eksiklikler tamamlandıktan sonra, önceki bilirkişiler dışında, halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi, bir fen elemanı bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01/06/1988 gün ve 31/13 E.K.; 14/03/1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13/06/1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3/3/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; orman kadastrosu yapılmış ise, orman kadastrosu ile irtibatlı kroki düzenlettirilmeli; yine, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; davacıların dayandığı tapu kaydı, yerel bilirkişi marifetiyle zemine uygulanmalı, tapu kaydı kroki ya da haritaya dayanıyorsa 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20/A maddesi uyarınca haritalarına göre kapsamı, taşınmazın kuzeyinde bulunan mera dizemesinin sabit sınır olup olmadığı dava konusu taşınmaz bölümüne kimin, ne zamandır, ne sıfatla zilyet olduğu hususları belirlenmeli, tapu kaydı herhangi bir kroki ya da haritaya dayanmıyor ise 3402 sayılı Kanunun 20/B maddesi uyarınca harita, plan ve krokiye dayanmayan kayıtlarda taşınmazın kayıt sahibi tarafından kullanılması hâlinde, değişmez sınırlı kaydın sınırlarına değer verilerek kapsamının belirleneceği, değişebilir sınırlı kayıtlarda ise aynı Kanunun 20/C maddesi gereğince miktarına değer verilerek belirlenmesi gerekeceği gözönünde bulundurulmalı, uygulama fen bilirkişi tarafından düzenlenecek kroki üzerinde gösterilmeli çekişmeli taşınmazın eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritalarında orman sayılan yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde tapu kaydının 4785 ve 5658 sayılı kanunlar kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği araştırılmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Kabule göre ise, dava, tapu iptali ve tescil davası olduğu ve davacıların davasının kabulüne karar verildiği halde, yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılması ve lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemesi de usûl ve kanuna aykırıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar ... ve arkadaşları ile davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/01/2015 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi