2. Hukuk Dairesi 2019/7510 E. , 2020/1412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafakalar yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı kadının tüm, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-İlk derece mahkemesince, karşılıklı boşanma davalarının kabulü ile kadın yararına nafakalar ile tazminatlara hükmedilmiş ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Hükme karşı, erkek tarafından kadının davası, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar; kadın tarafından da erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi ve nafakaların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesi, tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle, erkeğin kadın yararına hükmedilen tazminatlara, kadının da nafakaların miktarına yönelik istinaf başvurularının kabulüne karar vermiş, kadının tazminat taleplerinin reddine karar vermiş ve nafakaların miktarını arttırmıştır.
Bölge adliye mahkemesince boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurlu kabul edilmişse de yapılan yargılama ve toplanan delillerden, kadının bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında, erkeğin ailesi ile görüşmesini kısıtladığı anlaşılmaktadır. Bölge adliye mahkemesi tarafından davacı-karşı davalı erkeğe kusur olarak yüklenen "Kendisi ve ailesinin kadın ve ailesine ilgisiz" olduğu vakıasına davalı-karşı davacı kadının dilekçesinde usulüne uygun olarak dayanılmamıştır. Bu durumda, bu vakıanın erkeğe kusur olarak yüklenmesi yerinde olmamıştır. Gerçekleşen bu duruma göre, boşanmaya neden olan olaylarda eşine ve ailesine ağır hakaretlerde bulunan, eşine bağıran, eşinin kardeşine kıskanç davranışlarda bulunan, kayınvalidesinin üzerine dövmek için yürüyen ve onu boğmaya çalışan, eşinin ve ailesinin yaptıklarından memnuniyetsiz olan ve eşinin ailesi ile görüşmesini kısıtlayan kadın, eşine şiddet uygulayan erkeğe göre ağır kusurludur. Hal böyleyken, tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
3-Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen az kusurlu davacı-karşı davalı erkek yararına Türk Medeni Kanunu"nun 174. maddesi gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu taleplerinin reddi doğru bulunmamıştır.
4-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir (TMK m.175/1). Davalı-karşı davacı kadın boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı-karşı davalı erkeğe göre ağır kusurlu olup, kadın yararına yoksulluk nafakasının koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3., ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA,aşağıda yazılı harcın Fatma"ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 218.50 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Fatih"e geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 20.02.2020 (Prş.)