Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/1137 Esas 2022/2580 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA

... 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.09.2014 tarih ve 2014/441 Esas – 2014/137 Karar sayılı kararının Sanık ... müdafii, sanık ... tarafından temyizi üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 21/12/2017 tarih ve 2017/ 4274 Esas, 2017/17188 Karar sayılı onama ilamına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 31.01.2022 tarih KD - 2021/159341 sayılı itiraznamesi ile;
"Sanıklara atılı basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde kasten yaralama suçu şikayete tabi bir suçtur. Eylemin bir bütün olarak değerlendirilerek şikayetin fail hakkında değil, fiil hakkında olduğu, iştirak halinde işlenen suçlarda müştekinin şikayetin bölünmezliği kuralı gereği bütün faillerin tek tek isimlerini bildirerek şikayetten vazgeçmesinin gerekmediği, TCK'nun 73/5 maddesi gereğince iştirak halinde suç işleyen sanıklar hakkındaki şikayetten vazgeçme, diğerlerini de kapsar hükmü gereğince müştekinin sanıklar ... ve ... hakkındaki şikayetten vazgeçmesinin haklarında mahkumiyet hükmü kurulan sanıklar ... ve ...'a da sirayet edeceğinin gözetilmemesi hukuka aykırılık oluşturmaktadır." gerekçesiyle itirazda bulunulduğu,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10.07.2012 gün ve 2012/280, 2012/928 sayılı kararı 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı "Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında" yasanın 99. maddesiyle, 5271 sayılı CMK'nin 308. maddesinde yapılan değişiklik ve 101. maddesiyle 5320 sayılı yasaya eklenen geçici 5. madde uyarınca itiraz hakkında karar verilmek üzere dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla:
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz gerekçesi yerinde görüldüğünden İTİRAZIN KABULÜNE, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 21/12/2017 tarih ve 2017/4274 Esas, 2017/17188 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA,
Müşteki Mehmet 29.05.2014 tarihli duruşmadaki ifadesinde, sanıklar ... ve ... hakkında şikayetçi olup davaya katılmak istediğini ve sanıklar ... ve ...'in suçu iştirak halinde işlediği ve haklarında şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararları verilen sanıklar ... ve ... ...'den şikayetçi olmadığını beyan ettiğinin görüldüğü, müştekinin sanıklar ... ve ... ... hakkındaki şikayetinden vazgeçmesinin, 5237 sayılı TCK'nin 73/5. maddesi uyarınca iştirak halinde suç işlediği anlaşılan diğer sanıklar ... ve ...'e de sirayet edeceği, bu haliyle sanıklar ... ve ...'e şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmedikleri hususu da sorularak sonucuna göre, soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan TCK’nin 86/2. maddesi uyarınca kasten basit yaralama suçundan TCK'nin 73/4 ve CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerekip gerekmediği değerlendirilmeden, yazılı şekilde sanıkların mahkumiyetine dair karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin, sanık ...'in temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.04.2022 gününde oy birliği ile karar verildi.