3. Hukuk Dairesi 2012/20770 E. , 2013/3967 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalılar vek.Av. ... geldi. Aleyhine temyiz olunan davacılardan ..., ... ..., ..., ... ve ... vek.Av. ... geldi. Diğer davacılar ve birleşen dosyada davacılar ve vekilleri gelmedi Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için 07.03.2013 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Asıl dava dilekçesinde; dava konusu taşınmaz, davacıların murisi .... adına kayıtlı iken, davalılardan ..."ın geçersiz vekaletname ile İsmail Doğan"ın yarı hissesini önce kendi adına tapuya tescil ettirdiğini, daha sonra da diğer davalı (arkadaşı) adına devrettiğini, açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda, davanın davacılar lehine sonuçlanıp kesinleştiğini; fakat, taşınmazın (Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü tarafından) kamulaştırılmış olması nedeniyle tapuda işlem yapılamadığını; kamulaştırma bedelinin davalılar tarafından alındığını, kamulaştırma bedeline yasal faiz talep edilerek tahsilinin istenmesi halinde zararlarının karşılanmayacağını; bu nedenle, taşınmazın sanayi bölgesinde olduğu ve şuanki değerinin 100.000-YTL.nin üzerinde olması gözetilerek, munzam zarar alacağı olarak; fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 100.000-YTL.nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen Küçükçekmece 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/918 Esas ve 2010/524 Esas sayılı dosyaların da ise; diğer mirasçılar tarafından aynı iddialarla fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak şimdilik her dava için 10.000 TL alacağın davalılardan tahsili talep ve dava edilmiştir.
Davalılar, zamanaşımı def"inde bulunmuşlar, esas yönünden de davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 120,000 TL"nin davalılardan müşterek ve muteselsilen tahsili ile veraset ilamlarındaki oranları üzerinden davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekil tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda; asıl davada, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak şimdilik 100.000 TL"nin, birleşen davalarda ise ayrı ayrı 10.000"er TL"nin davalılardan tahsili talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece asıl ve birleşen davalarda ayrı ayrı hüküm kurulmadan tek bir hüküm kurulmuştur. HUMK.nun 388/son maddesi gereğince hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Yine aynı Kanunun 389 maddesinde de, hüküm kısmında iki tarafa yükletilen hak ve borçların tereddüde yer vermeyecek şekilde belirtilmesi zorunluluğu tekrarlanmıştır. Öte yandan davaların birleştirilmesi durumunda da, asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, birleştirilen dava dosyasının tarafları, iddia, savunma özeti, delilleri kararda belirtilip, değerlendirilip, asıl ve birleşen her bir dava için kararda ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Somut olayda asıl ve birleştirilen davalar ayrı ayrı hüküm kurulmamıştır. Bu hali ile verilen karar HUMK.nun 388.maddesine uygun değildir. Mahkemece asıl ve birleşen davalar bakımından az yukarda açıklandığı şekilde ayrı ayrı, HUMK.’nun 388. maddesine uygun olarak hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Bozma nedenine göre davalı tarafı diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarını incelenmesine yer olmadığına davalılar için duruşma vekalet ücreti verilmesi Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.