Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1738
Karar No: 2013/4044
Karar Tarihi: 11.03.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/1738 Esas 2013/4044 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/1738 E.  ,  2013/4044 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle sözleşmeye konu daire bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda davalı yüklenici ve davalı arsa sahibinden müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davalı arsa sahibi aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine; davalı yüklenici aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanan 5.448,90 TL"nin davalı yükleniciden tahsiline karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı arsa sahibi yönünden davanın husumetten reddinde hukuka aykırılık bulunmadığından, davacı vekilinin bu husustaki temyiz itirazının reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekilinin diğer temyiz itirazına gelince;
    Satış vaadi sözleşmeleri; Türk Borçlar Kanununun 237.maddesi, Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri gereğince; noter önünde re"sen düzenlenmesi gereken, geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen, kişisel hak doğuran sözleşmelerdendir. Satış vaadi sözleşmesinin geçerli olması için vaat borçlusunun satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarihte tapuda kayıtlı taşınmazın maliki olması gerekmez.

    Bu bağlamda satış vaadi sözleşmesi geçerli olmakla birlikte, davalı yüklenici vaat olunan taşınmazın maliki olmadığından aynen ifa mümkün değildir. Bu durumda vaat alacaklısı davacı, aynen ifa yerine davalı yükleniciden tazminat talep edebilir. Burada talep edilecek tazminat, davacı alacaklının müspet zararının karşılığıdır. Müspet zarar; aktin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesinden doğan zarardır.
    Somut olayda davacı, noterde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığı taşınmazın tapu devrinin yapılmaması nedeniyle tazminat talebinde bulunmuştur. Davacı alıcı ile davalı yüklenici arasındaki sözleşme kanunun aradığı resmi şekilde yapıldığı için geçerlidir.
    Hal böyle olunca mahkemece; ifanın imkansız hale geldiği tarih itibariyle, taşınmazın rayiç değerinin bilirkişi marifetiyle tespiti ile belirlenen rayiç bedele hükmedilmesi gerekirken, yazılı ve yanılgılı gerekçelerle; hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken uygulanan denkleştirici adalet kuralına göre hesaplanan miktara hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    Diğer taraftan; davalı yüklenicinin, davacı alacaklıya yaptığı geri ödemelerin tazminat hesabında dikkate alınması da doğru görülmemiştir. Zira; ödemelerin kararın infazında dikkate alınması gerekmektedir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi